Kolay imân bir inkâra dönüşebilir. Ama çile
çekilerek erilen inanç, inkârların fırtınasına dayanıklıdır. Zelzele geçirmiş, sel baskınına uğramış, rüzgârlarla sarsılmış, fakat yine de yerinde sapa sağlam duran bir yapı ile her türlü dış etkiden uzak veya mahrum tutulan bir yapı bir midir?
Hakikat ruhumuzun kulağına fısıldayarak
der ki: boş durma insanoğlu, imânını imtihan ettir. İbrahim ol, inkârların ateşine bulan, ama yanmamak şartıyla insanoğlu. Yusuf gibi eşyanın karanlığına in ve orada da Allah'ı anmayı unutma. El kervanlarına katıl, düşünce ve sanat oymaklarını kelebek gibi değil, arı gibi dolaş, karınca gibi
bilgi harmanlarını arşınla. Ta çıktığın noktaya döndüğün zaman mâna gelini kendini sana teslim edinceye kadar.
Hazreti Hüseyin'in ve beraberindekilerin hakikat uğruna kendilerini kurban olarak adaması, İslam medeniyetinin fedakârlıklar üzerine kurulu olduğunun baş örneğidir.
♤...Dünü, içinde bulunduğumuz olağan şartların ışığında yorumlama eğilimini taşıdığımız gibi geleceğe de aynı durumların tekrarı olmaktan öte bir hayat hakkını yakıştıramayız.
Haberlerinin kalesi, kulesi gibi dikti Hacer-i Esvedi dünyanın ortasına.Yerin ve göğün tanrılaştırılışına ayarlı insanlığı Allah'ın tanrılığına ayarladı.Böylece insan yine şeref ve haysiyetine kavuştu