Dostoyevski Kur'an-ı Kerim'i Okumak İstemiş!
Dostoyevski'nin Sibirya sürgünü sırasında kardeşine yazdığı mektuptan:
“Kur’an-ı yolla bana. Sonra Kant’tan, Hegel’den kitaplar yolla. Geleceğim bütün bu kitaplara bağlı… Şimdi romanlar dramlar yazacağım. Ama okuyacak daha çok, pek çok şeyim var. Beni unutma sakın.”
Dostoyevski / Ölüler Evinden Anılar
"Dostoyevski bir toplantıda yüksek sesle okuduğu bir şiir nedeniyle Çar tarafından Sibirya'da hapse mahkum edilir. Hapis cezasını bitirdikten sonra anılarını kaleme aldığı "Ölüler Evinden Anılar" adlı kitabı yazar. Kitapta, hapishanedeki hayatından önce insanları tanıdığını sandığını ama yanıldığını burada anladığını belirtir. Yazar, "kara halk" olarak tanımladığı bu kitleyle karşılaştıktan sonra insanları çözümlemeye ve kendi iç dünyasının derinliklerine inmeye başlar.
Dostoyevski hapishanedeki bir köpeğin yanından geçen her mahkum tarafından tekmelendiğini gözlemler. Köpek mahkumlardan kaçmadığı gibi yanına bir mahkum yaklaştığında eğilerek tekmelenme pozisyonu almaktadır. Dostoyevski bir gün köpeğin yanına yaklaşıp başını okşar. Köpek şaşkın şaşkın ona bakarak hızla yanından uzaklaşır ve acı acı havlamaya başlar. O günden sonra köpek Dostoyevski'yi her gördüğünde ondan kaçar.
Ruhu köleleştirilmiş bu köpek bir sevgi açıdır. Bu durum insanlar için de geçerlidir. Hayatları boyunca haksızlığa ve kötü davranışlara uğramış sevgi açları iyi bir davranışla karşılaştıklarında nasıl davranacaklarını bilemezler. Bazen kötü davrandığınız insanlar size tapar, bazense iyi davrandıklarınız sizden nefret eder. Böyle insanların gözünde onları aşağılamanız onlar için bir beklentidir. Sizi gözlerinde yüceltirler. Eşit ve iyi davrandığınızda ise onların gözündeki değeriniz birdenbire düşer..
Ayva çok çiçek açarsa :)
Büyükler der ki; ayva çok çiçek açarsa, takip eden senenin kışı ağır olur. Anadolu topraklarında Sibirya kafası yaşayacağız gibi görünüyor.
Yazımız, kışımız güzel olsun 🙃🙃🙃🙃
Balkona hava almaya çıkayım dedim, nasıl bir fırtına var. Ben havayı değil, hava beni alıyordu az kalsın. Yiğidim yine formunda tabii 😅. Sibirya değilsin kendine gell. Dışarıya iki tane ren geyiği atsak tam olacak da yook. Sonra bizim insanımız neden sert🤷 İnsanlar sevinçten uçar biz burada fırtınadan uçuyoruz🌀 Uçmak için de kuş olmanıza gerek yok 65 kg'ın altında olmanız yeterli 😄🌪️🌬️
BAYRAM KELİMESİ ÜZERİNE
En eski yazılı kaynaklarımız olan Göktürk ve Uygur metinlerinde “bayram” mefhumunu ifade eden Türkçe bir kelime bu güne kadar tespit edilememiştir. Bayram mefhumunu karşılamak üzere Sanskritçe, Sogdça > Farsça, Arapça gibi dillerden Türkçeye giren kelimeler de Türk dilinin kuralları içerisinde yoğurularak
Dostoyevski'nin Sibirya sürgünü sırasında kardeşine yazdığı mektup:
“Kur’an-ı yolla bana. Sonra Kant’tan, Hegel’den kitaplar yolla. Geleceğim bütün bu kitaplara bağlı… Şimdi romanlar dramlar yazacağım. Ama okuyacak daha çok, pek çok şeyim var. Beni unutma sakın.”