Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.13
Oldukça sakin ilerleyen gerilim dozu biraz düşük kalmış bir kitap. Yazarın diğer kitaplarını da okumuş biri olarak serinin en zayıf kitabı olduğunu söyleyebilirim. Seriye ait Sırlar Şehri, Sesler ve Kutup Soğuğu kitapları bu kitaba göre heyecan dozu daha yüksek kitaplar.
paramparça oldum
az önce okumayı bitirdim. kitabın etkisi hala bende çok tazeyken bana hissettirdiklerini düşündürttüklerini paylaşmak istiyorum. üzücü yıkıcı içeriklere sahip birçok kitap dizi film tükettim fakat bu kitaptaki yaralayacılığı baska hiçbir yerde görmedim bi ara okurken yazarın okuyucuların sınırını test etmek, ne kadarını kaldırabileceklerini görmek amacıyla yazdığını düşündüm. beni kötü etkilediği için birkaç kez okumaya ara verdim ama ara verdiğim süreçte jude'u çok düşündüm ve kitabı sonunda bitirebildim. sevgili yoldaş kısmında kalbimin paramparça olduğunu hissettim hıçkırıklarla ağladım. okumadan önce trigger warnings'e bakmanızı öneririm.
·
Puan vermedi
Polisiye deyince akla ilk gelen isimlerden biri Tess Gerritsen. Kendisi bir doktor bunu kitaplarında çok güzel kullanıyor. Tıp bilgisi işin içine girince de olaylar daha ilginçleşiyor. Bu kitabında konu kısaca organ hırsızlığı.
Kimi zaman kendimi Abby'nin yerine koydum. Onunla beraber etik ve mesleki sorgulamaya girdim ben olsam ne yaparım diye düşündüm. Kimi zaman da hastaların ve yakınlarının yerine koydum.
Kitap beni öyle içine çekti ki okurken yerimden fırlayıp ben de karakterlerle beraber nefes nefese kaldım.
Çok anlatmaya gerek yok yine Tess Gerritsen yine harika bir kitap.
İnsanların dünya üzerindeki egemen primat olmadığı bir “diğer” kitaba “Büyük Maymunlar” denir. Eser, evrimin bizden değil de şempanzelerden yana oy kullandığı bir Will Self kitabı. Tanıdığımız bütün sanat, teknoloji, bilim ve benzeri atılımın ve dahi gelişimin bu kıllı arkadaşların tekelinde olduğu kitap, okura tabii ki Maymunlar Gezegeni’ni hatırlatıyor. Ama burada işler çok daha “net” ve çok daha “hayatın içinden”.
Kitabın arka kapağında okuduklarımız, Gregor Samsa’nın yaşadığına benzer bir olaya şahit olacağımızın habercisi. Kafka’nın bürokrasi kıskacında sıkışan karakteri bir sabah böcek olarak uyanıyordu. Burada ise hikayemizin ana karakteri, ressam Simon Dykes, sabah uyandığında etrafındaki herkesin şempanze olduğuna tanık oluyor. Bu maymunluktan kendi payını da alan Simon, ne oldu ne bitti diyemeden kendisini akıl hastanesinde bulur. Başarılı bir ressam ve başarısız bir aile babası olan adamımız, çalkantılı sosyal hayatıyla hikayenin ilk sayfasından beri dikkat çekici bir şekilde tasarlanmış. Uyandığı kabus gibi sabahın öncesinde alkolden uyuşturucuya her türlü herzeye bulaşan arkadaşımız, başına gelenleri geçirdiği o son günah gecesine bağlar. Ancak kazın ayağı tabii ki öyle değildir.
lagaribilimkurgu.com/buyuk-maymunlar
Kitapta Sıla adında bir genç kızın hayat hikayesinden bahsedilmis.Universite yıllarında Sıla'nın Erdem adında yakışıklı bir gence aşık olmasi ve yakın arkadaşı Vildanin Erdemle yakinlasmasiyla başlar .
Sıla üzülür Vildandan nefret eder ve bir daha adını duymak istemiyordur.
Sıla birkac zaman geçtikten sonra yine üniversite sıralarından tanıştığı Birkan ile tanışıp anlaşıp evlenir.Elif adında bir çocukları olmuştur.
Bir gün Sıla'nın arkadaşları bir çay partisi düzenleyip Sıla'yi davet ederler.Birkan'a durumu anlatıp Elif'e bakmasini rica eder.Birkanin telefonuna birkaç saat önce tanımadığı birisinden mesaj gelmistir.Merak Edip okumustur .Mesajda "akşam çok eglenecegiz mutlaka gel " yaziyordur.Sila arkadaşlarıyla buluşur fakat kadın iç güdüsüyle acaba Birkan beni aldatiyormu tarzında düşüncelere dalmış tır.
Sıla Birgün baş ağrısı nedeniyle doktora görünür .Hikayenin önemli bölümü burdan sonra başlar ..
Acaba sıla amansız bir hastaligami yakalanmıştır?
️ Ya da ufak tefek bir baş agrisimi vardır?
Yoksa her şey bir rüya mıdır? Sıla gerçekten de aşka mı uyanır?
Bazı bölümlerini ağlayarak okuduğum bu duygu yüklü roman beni çok etkiledi.Ama çarpıcı bir son olmuş yazarımız Seda Topal 'ın emeğine sağlık diyorum ve bol okuru olmasını temenni ediyorum
Kitap zamanında vergi rekortmeni bir avukat büyüğümüz tarafından yazıldığından merak edip almıştım. Avukatlık mesleğinin uygulamasına ilişkin öğretici nitelikte sayılabilir. Lakin kitapta kimi tecrübelerin yer aldığı anılarda bahsedilen etik değerlerin başka bir anıda bu etik değerden yoksun bir şekilde davranılmasını yaman bir çelişki olarak gördüm.
120 syf.
·
Puan vermedi
Bu kitap tam bir ironidir. İnsanın veya insanların nasıl bozulabildiklerini, şartların değişen koşulların kişinin lehine ve yararına göre nasıl legalleşebileceğini en güzel anlatan, örnekleyen, tasvir eden bir kitap.
Ne yazık ki insan ve beslediği nefsi hep başkanına karşı adil ve barışçıl olmuyor.
Zevkle okunacak bir kitap...
Paris ve Londra şehirlerinde, Fransız ihtilali dönemlerini konu alan severek okuduğum bir kitap oldu. Başta biraz ağır ilerliyor gibi ama sonra bırakamıyorsunuz kitabı.
Hasat
Oldukca sürükleyici tıbbî/polisiye bir roman. Karakterler yeterince derinlesmiyor, fakat olay örgüsü çok başarılı. Yazarin diğer kitaplarına merak uyandiriyor.
Sıla ÖZKAN'ın kitap yorumu videosunda görmüştüm bu kitabı yıllar önce. Bir ara merak da ettim ama okumak için de acele etmedim. Kitap fiyatları malum-u aliniz.
İndirimde görünce aldım.
Konusu tam yaz ayına göre tatlı, çok fazla güldürmese dahi tebessüm ettiren birkaçı Facebook esprisi niteliği içeren çerezlik bir metin. Okumasanız kaybedeceğiniz bir şey yok.
Defne ve Selim'in 8 yıllık bir birliktelikleri var ve Defne'nin tek isteği bu ilişkiyi evlilikle taçlandırmak. Fakat gelin görün ki birçok erkeğin aynı problemi yaşadığı bir gerçek var: Evlilik korkusu. Tahmin edileceği gibi bu baskının sebebi aile temelli.
Babasının sürekli olarak "Evlenme!" diyerek baskıladığı Selim, Defne'yle bir düğünde tartışıp yollarını ayırıyor. Ayrılığın getirdiği gerginlik Defne'yi bambaşka bir yola itiyor aslında.
İntikam alma hissiyle çıktığı yolda işleri karışsa da yapacağından vazgeçmeyip yabancı bir model fotoğrafı bulup allayıp pulladıktan sonra fake bir twitter hesabı açıyor. Taylan ismini verdiği bu hesap bir anda fenomen haline geliyor.
Edebiyata olan sevgisi ve yazma yeteneğini de kullanarak, yazdığı tüm yazıları oluşturduğu bu fake hesap üzerinden yayınlayan Defne, bir gün yayınevinden gelen kitabı basma teklifiyle adeta dumura uğruyor.
Fotoğrafını kullanıp Selim'i kıskandırmak için fotoğrafını shopladığı Jose'yle karşılaştığında neler olmuştur sizce? Bu tarz kitapları seven,çerez tadında kitap arayanlar için tavsiyedir.
