Hayat tezatlarla dolu… insanı kah sarayda ihtişam içinde yaşatıyor, kah menkup bir hükümet adamının ailesi gibi düşman kuvvetleri tarafından evinden attırılıyor.
Eski debdebeli hayatı düşündüm. İmparatorları bile hayrete düşürmüş olan bir ihtişam içinde yaşamıştım. Şimdi ise bir muhacır olarak yabancı memleketlerde belki de sürünecektim.
Enver Bey’in yanında yüz Türk Lirası, yüz fişek ve bir tabancadan başka bir şey yokmuş İtalyan ordularına karşı çarpışmak üzere bu şekilde yola çıkmış.
1402 yılında vefat eden Sultan Beyazid’in bütün oğulları ve torunu 2.Murat Çelebi ünvanını taşımışlardır. Bu ünvan, Mevlevi tarikatının üst temsilcilerinin kullandıkları ünvan idi.
İbn Battuta, yerli Türk halklarının Müslümanlar’a has olmayan geleneklerinden bahsetmektedir. Mesela, Sinop’ta bir yöneticinin cenaze törenine katılan İbn Battuta, dini görevliler hariç cenazeye refakat eden herkesin başının açık olduğunu yazmıştır.
İncil, insanlardan Allah ve yakınları hariç herkesi ve her şeyi unutmalarını, Kur’an ise, insanların Allah’ı ve yakınlarını unutmamalarını talep etmekle birbirinden ayrılmaktadır.
“Kendisini Allah’a veren” manasına gelen Müslüman kelimesi de bundan gelmektedir. İnsan, Allah’a ve ahirete inanmalı, gururlu olmamalı, fakir ve yetimlere merhametli davranmalı. Zira, inançsız ve günahlarların cezalandırılacağı gün yakındır.
Avrupa’daki burjuva sınıfı gibi bir sınıf Osmanlı’da yer almıyordu. Devrimci ve özgürlükçü yapısı ile Avrupa’daki burjuva, itaat kültürü ile yıllarca gelir elde etmeye alışmış Osmanlı esnafından ayrışıyordu.
Ulus devlet oluşumunun önemli gelişmeleri,Cumhuriyet döneminden kısa bir süre önce ittihad ve terakki eliyle kısmen gerçekleşmiş ve uygulamaya konulmuştu.
İttihad ve Terakki Cemiyeti; Osmanlı imparatorluğunun pek çok alanda iflas yaşadığı, üzerinde paylaşım planlarının yapıldığı, ayrılıkçı hareketler ile terör hadiselerinin etkisini gösterdiği, toprak kayıplarının ağır travmalara sebebiyet verdiği bir dönemde kuruldu.