Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
262 syf.
·
Puan vermedi
·
6 saatte okudu
Merhaba sevgili kitap kurtları bugün sizlere psilolojik roman tarzında yazılmış bir kitapla geldim Yazarın kaleminden okuduğum ikinci kitap. İlk kitaba göre kendini geliştirdiğini ve kitabı beğendimi söylemeden geçemeyeceğim. Kitap İsmail'in hayatını ele alıyor. Onun yaşadıkları karşısında duygu ve düşünceleri anlatılıyor. 1960 darbesinde yaşanan olaylar da ele alınmış. İsmail derslerinde başarısız bir öğrenci. Bunun için kız arkadaşını kullanacak kadar da karaktersiz (bence). İsmail'in hayatında olayların değişikliğinin nerede başladığı bilinmez ama yaptıkları çok sinir bozucu. 1 günde sonunu merak ederek okuduğum bir kitap oldu. İsmail'e sinirlenerek okudum kitabı. Böyle boş vermiş insanlar hep var ve var olacak hayatta. Öyle bir ölümü hak ediyor muydu bilinmez. Gururuna yemin düşmesinin bir sonucu da olabilir. Betimlemelerin ve kurgunun yerinde olduğu, severek okuduğum bir kitap oldu. Yetişkin içerik daha az olabilirdi. Yine de bu tarz seviyorsanız okumalısınız Yazarımızın kalemine sağlık
Pusula Şaşarsa
Pusula ŞaşarsaSelim S. Hacısalihzade · Servet Yayınevi · 20235 okunma
1000k lütfen gereğini yapınız!!!
Her dakika alt yapı düzenlemesi yapıp bir türlü var olanı koruyamayıp üstüne daha da sinir bozucu hale getiriyorsunuz. Şu an yazar, okur ve kitap etiketi yapamıyorum. Sorunu tek ben yasıyor olamam değil mi? 🤔😏
Reklam
Muntazaman kitap eleştirisi yazan herkese -her yıl, diyelim en az yüz kitap incelemesi yazan kişilere- soralım, acaba alışkanlıkları ve karakterlerinin tarif ettiğim gibi olduğunu inkâr edebilecekler mi? Her yazar biraz böyledir zaten, fakat uzun süre ayırt etmeden kitap incelemesi yazmak özellikle nankör, sinir bozucu ve tüketici bir iştir. Yalnızca çerçöp kitapları övmeyi değil- gerçi az sonra göstereceğim üzere bunu da içerir- kişinin kendiliğinden bir şeyler hissetmediği kitaplar için sürekli tepkiler uydurmasını gerektirir.
Sayfa 27 - Can YayınlarıKitabı okudu
400 syf.
9/10 puan verdi
Kendini tekrar eden onca türün içinde ilaç gibi geldi ve itiraf etmek gerekirse bunu hiç beklemiyordum. Hem kitabın ismi, hem de kapağı bana çok vasat bir şey okuyacağımı düşündürmüştü, sırf can sıkıntısından başlamıştım ama o kadar çok sevdim ki... Öncelikle konu kesinlikle çok özgün, daha önce benzerlerini elbette okudum ama bu kitap, türün içinden sıyrılmayı başarmış, farklı bir seyler vardı. Yazarın dilini de sevdim, akıcı ama sadeydi. Sevmediğim tek şey aşk üçgeni ki puanı oradan kırdım. Cidden bunu yapmak zorunda mısınız? Genelde kafamda bir kişi olur ama bu sefer ben de karar veremeyip sadakatsiz Volkan gibi ikisini de seviyoruma bağladım ve bu cidden çok sinir bozucu çünkü bu, kız kimi seçerse seçsin üzüleceğim demek oluyor... Kitabın sonuna geldiğimde daha farklı olabilir miydi acaba diye düşünmedim değil ama seri kitabı olduğu için yazar nasıl bir yönde gidecek bilemiyorum, bu yüzden de ilk kitaptan peşin hükümde bulunmak istemedim. Genel itibariyle sevdiğim bir kitap oldu ve ikinci kitabını da en yakın zamanda okuyacağım.
Sadece Bir Canavar
Sadece Bir CanavarVanessa Len · Olimpos Yayınları · 2022282 okunma
626 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitapta yetim bir kızın iç dünyasına dair derin ve içten bir yolculuğuna şahit oluyoruz. Jane'in küçüklükten beri yaşamı, yoksullukla, acıyla ve yalnızlıkla doludur. Ancak onun içindeki ateş, her zorluğun üstesinden gelmesini sağlar. Thornfield Malikanesi'ndeki yeni işiyle, özellikle de gizemli işvereni Mr. Rochester ile tanışması,
Jane Eyre
Jane EyreCharlotte Brontë · Can Yayınları · 201831,3bin okunma
2/10 puan verdi
ne desem ben de bilmiyorum
Kötü anlamda eleştirdiğim bir kitap oldu, kitabın sevenleri görmezden gelsin bence. Sevdiğim kitapların gömülmesinden nefret eden biriyim ve hemen o tarz yorumları geçiyorum siz de öyle yapın canınız sıkılmasın. Yağmur'un bir an önce yazmaya ara verip karakter derinliği üzerine çalışması gerekiyor. Çünkü şimdiye kadar yayınlanan tüm
Buzdan Kıvılcım
Buzdan KıvılcımAdora Yağmur · İndigo Kitap · 202426 okunma
Reklam
720 syf.
8/10 puan verdi
·
8 günde okudu
on üç'ü bağlamak.
Merhabalar yeniden, hemen incelemeye geçiyorum... Aşırı slowburn destekleyen biriyim ben, o yüzden 2000 sayfa olsa da okurum, sıkıntım yok sayfa sayısı ile alakalı. Birde ben aşırı duygusal bir insanımdır, tatlış sahnelere bile ağlarım ama bu kitapta gözlerimin şiştiği ana kadar ağlamayı beklerken sadece 2 sahnede gözlerim doldu + sonda bir iki gözyaşı döktüm. İlk 100 sayfası berbattı, 400tl boşuna mı verdim diye hallendim hep ama sonra gerçekten bu kitap mutlu etti beni. Yaş farkı rahatsız edici, kitabın arkasına uyarı koymaları da lazım. Ama hikaye güzeldi. 10 üzerinden 7.5 veya 8 verebilirim kitaba. SPOİLER Kitapta son sahnede çok kırıldım. O annenin yüzünü şeytan görsün. Çocuklarını seçmeyeceğinden eminim, o aptal adama gidecek yine! Son sayfalarda Johnny Shannon'a haksızlık etti. Kız onun yanında kalmak için babasının onu öldürmesini bile göze aldı ama Johnny ona lüzumsuz şekilde kaba davrandı. Neyse ki bunu sonradan fark etti. Ama Johnny ilaç etkisindeyken kızın sadece "Babam" dediğini hatırlaması çook sinir bozucu. Oğlum, az daha zorla hadiii! Hatırlaman lazım! Ama o ilaç etkisinde olduğu tüm bölümü güle güle okudum. Eğlendirdi beni. Ben kitapların sonunda hep en sevdiğim karakteri belirlerim. Bu kitapta ise en sevdiğim karakter(ler) Gibsie ve Shannon'du. Gibsie çok komik biri bence, güldürdü beni. Shannon ise "Keşke benim kızım olsaydı da ona çok iyi baksaydım" diyip durduğum bir ponçik oldu. Çok seviyorum, çook! Shannoncuğum… Güzeldi kitap, beğendim ben. Öneririm, ama kesinlikle 18+ unsurlar var, cinsellik olsun zorbalık olsun.
On Üç’ü Bağlamak
On Üç’ü Bağlamak
Chloe Walsh
Chloe Walsh
On Üç’ü Bağlamak
On Üç’ü BağlamakChloe Walsh · Martı Yayınları · 2024302 okunma
Evimize gelişin güzeldi sonrası daha güzel
LED ışıklı olan süs eşyalarına bayılırken kardeşim bunu getirmişti. İlk kontrol ettiğim şey: Gece kitap okumama yetebilecek kadar ışık verip vermediğiydi. -Çünkü mumlar el yazısı için kullanışlı ama okumak için o kadar değil.- Sonra mutlu haberi verince baktım ki ışığı olmasına rağmen cansız duruyor. "Hoş geldiin, sen evimize katılırken bakalım biz sana neler katabiliriz?" deyip onu birkaç gün sonra bu hâle getirdim. Sonradan öğrendim ki, erkek kardeşim de seviyormuş ama benim ondan daha çok sevdiğimi ve benim için daha kullanışlı olacağını düşündüğü için bana vermiş. Benim için özel olan eşyalarımı paylaşmayı o kadar sevmem - çünkü başkaları için özel konumunda olmuyorlar genelde- ama "Olayı öğrendim teşekkür ederim, bunda ortaklık teklif ediyorum, bence kabul etmelisin. -düşündüğünü görünce- Etmezsen çokta ısrarcı olmam ona göre." deyip pis pis gülmüştüm. Direkt ona da verebilirdim ama paylaşma fikri daha özel hissettirmişti o yüzden öyle yaptım. Ve "Şeyy, şimdi ortak olduk ya, senin eklemek istediğin bir şey var mı tabi becerime göre?" demiştim. Ve "Hayır, gayet hoş ve bana da hitap ediyor." cevabını almıştım. Kabuklara laf eder veya aşırıya kaçan bir uğraşma ile beni pişman eder sanmıştım ama kardeşimin büyüdüğünü ve cici olduğunu gördüm. Buna da en az hediye kadar sevindim hatta anne edasıyla duygulandım biraz. Ama lafta gülen ve sinir bozucu bir tonda "Beğenin kalite kazanmış, böyle devammm şirin çocuk." deyip gitmiştim. Çünkü kardeşlik dengesi böyle işliyor: biri normal davranıyorsa öbürü illa ki anormal davranmalı...
448 syf.
6/10 puan verdi
·
24 saatte okudu
Saklambaç
SaklambaçN. G. Kabal · Martı Yayınları · 20224,760 okunma
Kitap okurken hızlı okumayı severim genelde öyle okurum 🙃hızlı okumak sinir bozucu değil💯 gayet güzel ve zevkli !❤️ne kadar cook okursan senin için o kadar iyi ve değerli🤩
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.