Çok güzeldi.
717 sayfa ne yazmış ya fantastik de değil demiştim ilk başta ama iyi ki almışım ve okumuşum.
Shannon’un yaşadıkları o kadar üzücü ki, Johnny’in annesinin dediği gibi insan alıp sıkı sıkı sarmalamak ve her şeyden korumak istiyor. Yaşadığı o kadar travma var ki, karşı koyması bile mümkün değil olanlara. Babası denilen o mahluk ayrı sinir bozucuydu ama o karaktersiz anneden her satırda nefret ettim.
Joey, sen mükemmel bir abisin, o kadar iyiydi ki. Onunla ilgili her şey resmen kalbimi kırdı. Keşke her şey onun için daha güzel olsa dedim hep.
Johnny ise tam tersine aile ve arkadaş bakımında o kadar şanslı ki. Shannon’a Yapılan kötülülükleri asla anlayamıyor. Ve ragbi’ye olan delice tutkulu, başarılı olmak için kendini gereğinden fazla zorlaması :(
Duyguları o kadar güzel ki, okurken Shannon ve Johnny arasındaki şapşallıklar, Gibs ve Clarie gibi mükemmel arkadaşların olması, bürün o duyguları çok güzel vermiş yazar.
Gibs o kadar iyi bir arkadaş ki, o ve Johnny’in olduğu her bölüm güzeldi. Ve komikti.
Kesinlikle çok sevdim, sayfalarca sevdiğim yerlerden bahsedebilirim ama ne gerek var gidip okuyun iştee :)