suleirem

suleirem
@suleirem
yükselmeyi başaran insanlar vs korkaklar
Bay Motshill, "Şunu unutma ki, Morgan." dedi, "yükselmeyi başaran insanlar, söyleyecek sözleri olan ve bunları zamanında ve yerinde söylemekten çekinmeyen insanlardır. Baskı altında susanlar, kişiliklerini yitirmiş birer korkaktırlar. Ne demek istediğimi anlıyorsun, değil mi?"
Sayfa 297 - Bay MotshillKitabı okudu
Reklam
Yaşamınızda bazen, cevabını pekala verebileceğiniz bir soruyla karşılaşırsınız, ama taşı gediğine koyacak kelimeleri de bir türlü bulamazsınız. Söyleyecekleriniz size o kadar ruhsuz, o kadar budalaca gelir ki, utancınızdan bunları söyleyemezsiniz.
Sayfa 297 - huwKitabı okudu
bekleme sıkıntısı
İçimin ta derinliklerinde, korkudan değil de beklemekten ileri gelen o sıkıntıyı duydum. Başınıza gelecek bir şeyi, zamanını bilmeden bekler, bunun bir an önce olup bitmesini istersiniz; bu arada avuçlarınızın sırılsıklam olduğunu, tepenize çıkan kanla yüzünüzün karıncalanmaya başladığını görürsünüz.
Sayfa 263Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Huw'ın küçük kalem kutusu
Cinayet işlemek isteme duygusunu çok iyi bilirim ben. Bu, sıcak, insanın içinde tutamayacağı kadar sıcak ve başa doğru çıktıkça da boğazı kurutarak yakıp kavuran, insanı boğuk hırıltılarla hırslı hırslı burnundan solutan bir şeydir. Her tarafınız titremeye başlar, gözleriniz dolar, ama yaşlar değil, bir bulut örter onları. Bu karanlıkta sizi kemiren, kışkırtan birtakım istekler uyanır içinizde; birinin canını yakmak, ona eziyet etmek istersiniz. Ya parmaklarınızı insan etine daldırıp onu kanatıncaya kadar yırtmak, ya elinize bir bıçak geçirerek, ucu körelinceye kadar onu saplamak ya da kaptığınız bir şeyle bütün gücünüz tükeninceye kadar vurmak istersiniz. Yumruklamak, bıçaklamak, boğmak, ezmek, öldürmek, öldürmek, öldürmek istersiniz. Ah, bu duyguyu çok iyi bilirim ben. Ama çok geçmeden bir durgunluk çöker üstünüze, Hala titremekte olduğunuz halde içinizde herhangi bir duyguya artık yer kalmamıştır. Yaşayan bir ölüden farkınız yoktur ve durup dururken ağlamak istersiniz. Küçük kalem kutuma bakarken, gözyaşlarımı zor tutuyor ve ağlamamak için dua ediyordum. Ama üstü işlemeli sürgülü kapağı ile, her bir yanı mürekkep ve pisliğe bulanmış, bütün güzelliği bir harabeye dönmüş olan küçük kutunun, insafsız yaralarla kanayan her bir parçası üzerinde gözlerimi dolaştırınca, dayanamayıp onlar için ağladım. ... Sonra ağlamanız kesilir. Vücudunuza bıçaklar saplansa bile artık gözünüzden bir damla yaş akmaz.
Sayfa 218 - huwKitabı okudu
Yeni bir okula başlamak eminim ki diş çektirmekten çok daha kötüdür.
Sayfa 207 - huwKitabı okudu
Reklam
Reklam
41 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.