Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gökhan

Gökhan
@swank
Zamanın dairesel çapında başlangıca doğru yolculukta ..
Bakışlarımla kızı süzdüm. Onu gördün, değil mi? Gerçekten güzeldir. Ama o anda bambaşka bir güzelliği vardı, soylu bir güzelliği...
Sayfa 147Kitabı okudu
Reklam
Kolombiya'nın Choco bölgesindeki yaşlı bilgelere göre, Adem ve Havva siyahtı. Kabil kardeşi Habil'i bir sopa darbesiyle öldürünce Tanrı'nın öfkesi gümbürledi. Tanrı'nın öfkesi karşısında katil korkudan ve suçu yüzünden soldu, o kadar soldu ki ömrünün sonuna kadar beyaz kaldı. Biz beyazlar, hepimiz Kabil'in çocuklarıyız.
Hayal-i bi-kararında geçip bir sussuz badiyeyi bekler zumumu intizarla Adalar sahilinde serian Şadiye'yi. Ve der ki : "nerede o mis kokulu leylaklar?" der ki : "sararıp solmak üzre yapraklar," der ki : "bana mesken olunca topraklar, beni şad et Şadiye başın için..."

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Bir yabancı kent gibi mutluluk saçan bir kadın, gitmek ve kalmak arasında susmak ve konuşmak arasında, Beklenmedik bir kadın gibi mutluluk saçabilen bir kent susmak ve konuşmak arasında gitmek ve kalmak arasında. Yalınayak yürüyor genç kanım bir pıtrak tarlasında, tarih ve coğrafya arasında görmek ve unutmak arasında. ...
Hayatını kuyu diplerinde arayan ben fukara, artık işsiz tanrılar bile yardım edemez bana. Öyle bir yerdeyim ki kendime kavuşmak için ne kent var, ne deniz var, ne de bir ben!
Reklam
Bir ara ufacık bir serçe kuşu bir an Kaptan'ın penceresine kondu, içeriye doğru bir şeyler bıcırdadı bıcırdadı... Sonra şaşkın, ürkek, aşağıya baktı. Aşağıda, ta aşağıda, dipte, karlar üzerinde gördüğü bir taneye doğru kendini bıraktı.
Gerçekten bizim olan hiçbir şey kalmamıştır; bizim dediğimiz, yapay bir şeydir.
"Niçin başka bir güneşle ısınan topraklar aramalı? Kendimizden kurtulmak için vatandan kaçmak kafi mi?"
Hatırlamak büyük ve güçlü bir tanrıçadır.
Kase temiz değilse içine koyduğun her şey ekşir.
Reklam
En yiğit kişiler en mutsuz insanlardır kimi zaman...
Zafer zafer değildir, yenilen düşman yenilgiyi kabul etmedikçe.
"Acımak bir süre sonra hissizleştiriyor insanı."
Fakat insanoğlu satrancı yalnızca bir oyun olarak adlandırmakta aşağılayıcı bir kısıtlama yapmış olmuyor muydu? O aynı zamanda bir bilim, bir sanat değil mi?
Aylarca sessiz kalırım, neredeyse konuşmayı unutacak kadar, sonra birden baraj yıkılır ve ne varsa; neyi tutmuşsam her şeyi koyuveriririm. Bitmez tükenmez bir gevezelik başlar ve daha susmadan pişman olurum.
Bir kadının kudret ölçüsü, aşığını cezalandırırken ona verdiği acının büyüklüğüdür.