Gamze

Gamze
Bu metin İngilizce dilinden otomatik olarak çevirilmiştir. Orjinali Göster
Kadir Akbaba
Kadir Akbaba
𐱅𐰀𐰤𐰼𐰃 𐱅𐰇𐰼𐰜𐰃𐰏 𐰴𐰆𐰺𐰃𐰔𐰆 𐰘𐰀𐰏𐰓𐰔𐰇!
Felsefe Öğretmeni
Yüksek Lisans
Erzurum
805 okur puanı
Mayıs 2018 tarihinde katıldı
128 syf.
5/10 puan verdi
·
Beğendi
“Tüm muhakememi de, karşı koymayı da bir kenara bırakıp o arabaya bindirilmiş, bu hastaneye getirilmiş ve deli olmuştum. Artık oradan çıksam da deli olarak damgalanacaktım. Hayır. Deli değil. Bir sakat. Arızalı bir insan. Artık tam anlamıyla insanlığımı yitirmiştim.” Evet Dazai’ nin otobiyografi tarzındaki kitabı yaşamış olduğu büyük çıkmaz ve bunalımlara rağmen (kitabı yazdığı yılda intihar ederek hayatını kaybettiği bilgisini de akılda tutunca) yazılmasında berrak bir zihinin gerekliliğini okuyucuya gösteriyor. Hayattan bu denli kaçan ve bir beklentisi olmayan birinin nihayetinde ölmeden önce hissettiklerini yazıya dökmesi kişinin ya rahatlama ya da ölüp gitse bile bir umutla anlaşılma isteğinden doğuyor gibi geliyor. Aslında umudun onu inkar eden insanda bile gizli bir şekilde bulunduğunu görmekteyiz. Bu bir yazma eylemi olarak açığa çıkıyor. Kitap Dazai’ nin çocukluktan beri hissettiği karamsarlık üzerine odaklanıyor. Eser açık ve akıcı bir anlatıma sahip bir solukta okunabilen yormayan bir eser.
İnsanlığımı Yitirirken
İnsanlığımı YitirirkenOsamu Dazai · İthaki Yayınları · 202343,9bin okunma
Reklam
Gamze

Gamze

, bir kitap okudu
128 syf.
5/10 puan verdi
·
Beğendi
İnsanlığımı Yitirirken
Osamu Dazai
7.1/10 · 43,9bin okunma
Artık ne mutlu ne de mutsuzum. Her şey geçip gidiyor. Bu zamana kadar yaşadığım, soğuk bir cehennemi andıran sözde "insan" dünyasında tek gerçek şey bu. Her şey geçip gidiyor. Bu yıl yirmi yedi yaşına gireceğim. Saçlarım beyazladı diye insanlar genelde kırkımı geçtiğimi sanıyor.
Tüm muhakememi de, karşı koymayı da bir kenara bırakıp o arabaya bindirilmiş, bu hastaneye getirilmiş ve deli olmuştum. Artık oradan çıksam da deli olarak damgalanacaktım. Hayır. Deli değil. Bir sakat. Arızalı bir insan. Artık tam anlamıyla insanlığımı yitirmiştim.
İnsan toplumuna karşı gardımı giderek düşürmeye başlamıştım. İnsanlar âlemi denen yerin korkunç olduğuna dair dehşetim artık batıl inanç gibi gelmeye başlamıştı. Bahar rüzgârlarının milyonlarca boğmaca mikrobu taşıdığına ya da hamamların kör olmanıza neden olan bakterilerle dolup taştığına, berber dükkânlarında kelliğe neden olan milyonlarca mikrop olduğuna, trenlerdeki kayışları tutarsanız uyuz kapacağınıza, az pişmiş domuz eti ve sığır etinin, saşiminin tenya, solucan kaynadığına, çıplak ayakla bir cam parçasına basarsanız bunun kan dolaşımına girip sonunda gözünüzü çıkaracağına dair "bilimsel efsaneler" gibi. Eminim "bilimsel olarak" gittiğimiz her yerde milyonlarca mikrobun gezip dolaştığı bir gerçekti. Bununla birlikte, tek yapmamız gerekenin bu gerçekleri tamamen görmezden gelmek olduğunu fark ettim ve bunu yapınca onlar bizim uzerimizdeki hakımıyetlerini kaybediyorlar, sonunda tamamen ortadan kayboluyorlar ve "bilimsel hayaletlerden öteye geçemiyorlardı
3.855 öğeden 1 ile 6 arasındakiler gösteriliyor.