1000K 10. İzmir Buluşma Duyurusu
Merhaba Arkadaşlar.
10. İzmir 1000 Kitap Buluşmasında bu ay Toplumsal Cinsiyet üzerine kafa yorup fikir alışverişinde bulunacağız. Her ay olduğu gibi bu ayda masamız da herkese bi yer mevcut. Bu güzel etkinliğin bir parçasıda siz olabilirsiniz.
13 Mayıs Pazar günü biz arkadaşlar ve dostlarla yine birarada olacağız.Programımızda yine
Toplumsal cinsiyet adı altında okunan kitaplar erkek ve kadının hür olup, birbirilerine bakış açılarını erkek ve kadın olarak değil sadece “insan” adıyla söylenerek tek bir cinsiyet altında toplama gayretin de. Erkek erkektir kadında kadındır diyemiyorlar yani. Kadın erkek eşitliği yine bugün toplumumuzda tetiklenmek üzere türk aile toplum yapısını değiştirmeye kalkışıyorlar. Açıkçası ben erkeğin erkek olarak kadının kadın olarak yerini bilmesinin gerekli olduğunu düşünüyorum. Kadın ve erkeğin rolleri değişmeye yüz tutmuş. Bu yüz tutma eğilimi cinsiyet anlamındadır. Sömürü, şiddet, eza ve cefa anlamında değildir. Güçlü olanın güçsüzü her anlamda ezmeye çalıştığı bir ortam da cinsiyetlikten bahsedilemez. Avrupa dizilerini izlerken bizlere verilen tek tip aile, yalnız yaşamaya meyil veren sahneler görüyoruz, bunlar özgürlük kılıfında bizlere sunuluyor. Gökkuşağı rengini kendilerine sloganlaştıran, sembol haline getiren bir kitlenin varlığı ülkemiz de bu vahim durumun kimler tarafından desteklendiğini belirtiyor. Şu haber de ünlü bir oyuncu var ve bunu destekleyen normalleştiren insanların filmlerini hayranlıkla izliyoruz gabile.com/haber/colin_far...
Antik Pers Medeniyetinde 3 Cinsiyet Normal Karşılanıyordu
Antik Pers medeniyetine ait 3000 yıllık mezarların incelenmesi sonucu, günümüzde yeni yeni aşılmaya başlayan bir cinsiyet sorununun Pers’lerde olmadığı ortaya çıktı. Persler, 3 farklı cinsiyeti normal karşılıyordu. Cinsiyetle ilgili tartışmaları ve onların doğumda belirlendiğini reddeden insanların varlığı adeta kültürel bir savaş alanına dönmüş
Bayan değil, kadın. Ama neden?
Herkesin korkmadan kadın diyebildiği, kadınların bayan değil, 'bağyan' hiç değil, kadın olduğunu yüksek sesle haykırabildiği günlere...
Geçen gün sosyal medya üzerinden Türkiye’deki adaletsizliği konuşurken arkadaşlarımızdan birisi “Adalet artık sadece bir bayan ismi” dedi. Ben ve kadın arkadaşlarım durur muyuz,
Film Tavsiyesi - Toplumsal Cinsiyet Rolleri Üzerine
je ne suis pas un homme facile ( ben senin bildiğin erkeklerden değilim )
Hayatı boyunca çapkın olan ve sürekli kadınları tavlayıp zaman geçirdikten sonra bırakan bir adamın öyküsü. Bir sabah uyandığında o fazla yükseklerde görmediği kadınların hakim olduğu bir dünya'ya uyanacak ve onlar ne derse onu yapmaya çalışacaktır.
Utanmaz bir şovenist, kadınların egemen olduğu bir dünyada uyanıp, güçlü bir kadın yazarla karşı karşıya geldiğinde kendi silahıyla vurulur.
Bu film Fransız yapımı bir film. Şöyle bir dünya düşünün ki kadınlar yerine erkekler vücut kıllarını alıyor, yolda şort giyen bir erkek iki kadından tacize uğruyor. Ne kadar komik ve saçma değil mi ? Benimle aynı fikirde olmayan var mı?
Sanırım bu filme, paralel evren teorisini kullanarak yapılmış fantastik komedi karışık bir film diyebiliriz. Çünkü tam bir türü olduğunu sanmıyorum. Bu film empati duygusunu hissettirmeyi aşmış , empatiyi resmen gösteriyor. Kadınlarla erkekler arasındaki eşitsizliği iş ortamından sosyal hayata kadar açıkça ve sertçe yüzümüze vuruyor. Bolca kahkaha olduğunu da hatırlatayım , biliyorsunuz ki eğer birilerine bir şey aktarmak istiyorsa bir film bunu en iyi şekilde komediyle yapabilir.
Bizim ülkemizde de Orhan Kemal'in sinemaya uyarlanan Tersine Dünya romanı var. Onuda tavsiye ederim.
Alıntı
Roller ve kullanım
Cinsiyet rolleri ve bu rollerin yanlış tanımları buna bağlı olarak toplumda bir kült haline gelen absürt söylemler ezilenin ve sömürülen bir diğer varlık olarak cinsiyet kaybı ve bunun bir diğer etkisi toplumsal cinsiyettir ki Katl edilen bir diğer olgudur var olan içi boş yeni kavramlardır
Hz. Oğur