Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Tuğba

Tuğba
@tugbabgdyl
86 okur puanı
Ekim 2018 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
300 syf.
·
Puan vermedi
·
11 günde okudu
Kitap yazarın kendisine bırakılan dosyayı yayımlama isteğiyle başlıyor. Dosyada, yaşadığı anıları, hayatına giren insanları, hislerini anlatmak isteyen bir kadın karakterimiz var. Roman bu karakter ve onun hayatına giren insanların onda bıraktığı izler üzerine şekillenmiş. Okuması kolay, açık bir dille yazılmış olsa da kitap benim için yazarın da deyimiyle "modern, kentli ve farklı bir genç kadının yaşamı" olmaktan çok öteye gidemedi. Sebebi sanırım romanda olay örgüsünden çok anların ön planda olmasıydı ve anlatılan karakterlerle pek yakınlık kuramadım. Bunun dışında yazar da sanırım bu durağanlığa bi hareketlilik katmak için sonu sürpriz sonlu yapmak istemiş ama bu işleri karışık hala getirmekten başka bir işe yaramamış bence. Şaşırtıcı son yerine daha normal bir sonla bitseydi beni daha az rahatsız ederdi. Yazarın daha önce Kumral Ada Mavi Tuna romanını okumuştum ve içerik olarak daha başarılı bulmuştum. Bu eseri aile ilişkileri ve kadın erkek ilişkileriyle ilgili değindiği sorunlar dışında içerik olarak sıradan geldi.
İki Yeşil Susamuru
İki Yeşil SusamuruBuket Uzuner · Everest Yayınları · 20195,7bin okunma
Reklam
736 syf.
·
Puan vermedi
·
11 günde okudu
Eser her ne kadar polisiye roman olarak anılsa da bana diğer polisiye romanlarının aksine fazla durağan geldi. Sanırım bunun sebebi kitabın geneline yayılan dönemin inanç sistemiyle ilgili bölümlerin fazla olması. Bölümlerde bahsedilen bu tarz konuları bazen anlamak da zorlandım ve okurken o kısımlarda sıkıldım. Bunun dışında kitaptaki cinayetler, bu cinayetlerin işleniş şekilleri ilgi çekiciydi ama bu cinayetleri çözmek için yürütülen yöntem, ipuçlarının değerlendirilmesi beni fazla heyecanlandırmadı maalesef. Kitabın özellikle son 50 sayfasını beğendim. Bu tarz kitaplarda katil genellikle başta elenen kişilerden çıktığı için katili tahmin edebilmiştim. Bana göre içindeki felsefi diyaloglar biraz daha az olsa daha rahat okunulabilir bir eser olabilirdi. Ama yazar, okuyucuyu dönemin içine çekmek için bunu bilerek yaptığını ifade etmiş. Biraz yorucu olsa da şans verilmesi gereken bir eser olduğunu düşünüyorum.
Gülün Adı
Gülün AdıUmberto Eco · Can Yayınları · 202012,5bin okunma
432 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Kitabın ilk kısmı daha roman gibi dururken ikinci kısmı daha çok yazarın düşüncelerini örnek yaşamlarla anlattığı bir kitaba dönüşmüş. İlk kısımda Zehra ve onun hikayesi daha baskındı ve onun üzerinden oteldeki kişileri de görüyorduk ama sonrasında Zehra' nın hikayesi de geri planda kaldı ve biz sadece otelde bulunan kişilerin art arda sıralanmış hayatlarını okumaya başladık. Her hayat kendi içinde çarpıcı durumları taşısa da bunlar haber izleyen, gazete okuyan kişileri çok şaşırtabilecek şeyler değil çünkü yazarda konuları ülke gündeminden seçmiş. Ülke gündemimizde de malzeme çok olduğu için hepsine kendi düşüncesini katarak yer vermek istemiş. Ama bu bence kitabın ikinci kısmını sıkıcı ve gereksiz uzun yapmış. Yazarın beğendiğim kitapları olmuştu ama bu kitabı bana daha çok toplumla ilgili gözlem ve fikirlerini aktarmak amacıyla yazılmış izlenimi verdiği için ve anlattığı şeyler zaten bir çok yerde karşımıza çıkan can sıkıcı haberlerden alınmış olduğu için bu eserini pek beğenemedim.
Konstantiniyye Oteli
Konstantiniyye OteliZülfü Livaneli · İnkılap Kitabevi · 202018,3bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
475 syf.
·
Puan vermedi
·
9 günde okudu
Pınar Kür'ün olduğunu bilmeden okusam eserin whatpadd yazarlarından birine ait olduğunu düşünebilirdim. Daha öncede yazarın kitaplarını okumuş ve beğenmiştim o yüzden bu kitabı beni şaşırttı. Bir kere konu olarak ve seçilen tipler olarak fazla alışılmış durumlar var. Yazar kendisi de örnek kişileri anlatmadığını belirtiyor ama yaşanan ilişki bana aşk değil de hastalık derecesinde saplantı gibi geldi. Kitabı hem kadın hem de erkek karakterlerin ağzından okuyabiliyoruz. Buradaki erkek karakterin iç dünyası bana çok yapmacık geldi özellikle hayatına giren kadınlara taktığı lakapları okurken göz devirmek istedim. Yazar, kahramanlarıyla empati yapmamız için baya uğraşmış ama ben anlatılan ilişkide kadına da erkeğe de hak veremedim hatta bazı yerlerde rahatsız oldum. Bence kitap adının aksine tam bir anti aşk romanı olmuş. Belki aşk romanlarında daha naif ilişkiler görmeye alışık olduğumuz için mi bilmiyorum ama bitmeyen bir aşktan çok bitmeyen bir takıntı okumuşum gibi geldi. Kitap okurken bazı olayları yaşamayı da bazı karakterlerin hayatımda olmasını dilerim ama burada tam tersini diledim. Bana yakın gelen bir şey bulmak zor oldu kitapta.
Bitmeyen Aşk
Bitmeyen AşkPınar Kür · Everest Yayınları · 2003364 okunma
348 syf.
1/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Olumlu yorumlara bakarak almıştım ama hayal kırıklığına uğradım. Sebebi kişisel gelişimin kitaplarda anlatıldığı gibi basit gerçekleştiğini düşünmemem. O yüzden kitabın hikayesi, karakter beni etkilemedi. Benim gibi kişisel gelişim kitaplarını sevmeyen kişilerin beğeneceğini pek sanmıyorum. Bunun dışında okuması kolay, insanı yormayan bir kitap yine de okurken yaşanacaklar fazla tahmin edilebilir bu yüzden devamını merak edemedim. Sadece ilk bölümde yaşanan ilişki ilginç geldi ama o da kitabın zaten küçük bir parçası çoğunluk kişisel gelişim konusu ağırlıklı. Anlatılmak istenenin daha kısa anlatılabileceğini de düşünürüyorum. Yorumlardan dolayı beklentimi yüksek tuttuğum için de bu kadar hayal kırıklığına uğramış da olabilirim.
Seyir
SeyirPiraye · Mona Kitap Yayınları · 20219,7bin okunma
Reklam
199 syf.
·
Puan vermedi
《Spoiler içerir》 Oktay Rıfat' ın şiir gibi bir anlatımla yazdığı, bittiğinde insanın içinde buruk bir his bırakan bir kitap bu. Filiz' in roman boyunca içinden geçirdikleri, kendini sorgulayışı o kadar gerçek ki... Mutlu olmadığının farkında ama dışarıdan hayatına bakıldığında mutlu olması gerektiğini hissediyor, çünkü görünürde evli bir kadının sahip olması gereken bir çok şeye sahip. Ama bu görünürde, Filiz'in içinde eşi Bedri'nin aksine onu oyun oynamadan sevecek, gerçek birinin sevgisinin isteği yatıyor. Bu istek karşılığını Selim' de buluyor. İkisi de içlerindeki boşluğu birbirleriyle doldurmaya başlıyorlar ancak bu maalesef mutluluğu getirmiyor. Kitap boyunca Bedri'ye gıcık olmamak elde değil çünkü kimseyi ciddiye almayan, insanlara hep yukarıdan bakan biri. Filiz'ide ciddiye almıyor hatta ona başka erkeklerle olabileceğine dair imâlarda bulunuyor ama Selim ile ilişkisini öğrendiğinde onu ele veriyor. Bunu kitapta açık bir şekilde anlatmasa da kitabın ortalarında Selim'in ölümünden sorumlu olduğunu itiraf ettiği görülüyor. Kitap genel olarak bir kadının dışarıdan görünen hayatı ile iç dünyasındaki zıtlıkları anlatsa da arka planda ülkenin sosyal ve siyasal bazı durumlarına özellikle azgelişmişlik kavramına da sıkça değiniyor. Bittiğinde insanın içinde burukluk ve yarım kalmışlık hissi bırakıyor.
Bir Kadının Penceresinden
Bir Kadının PenceresindenOktay Rifat · Yapı Kredi Yayınları · 2019718 okunma
324 syf.
·
Puan vermedi
Kitabın bazı bölümleri bana bu kitaptan daha sonra yayımlanan Sabahattin Ali'nin İçimizdeki Şeytan kitabını hatırlattı. Sebebi ise: iki kitapta da kadın karakterlerin ailesiyle uyuşmazlık içinde olması, ardından sevdiği kişinin yanına kaçması ve bir sefaletin ortasına düşmesi, gençlerin hayalleri, arkadaşlarıyla kurdukları düzeni değiştirme istekleri... bunun yanında Peyami Safa nın yine insan psikolojisine ne kadar hakim olduğunu gösteren bir başka kitabı, kitabın içindeki tespitler ve isyan edilen bazı şeylerse maalesef hala toplum içinde varlığını sürdüren meseleler. İnsan hiç mi ilerlememişiz diye şaşırıyor bu yüzden. Bir de ben eseri Ötüken yayınlarının 26. basımından okudum ve bır çok imla hatası olması beni rahatsız etti, özellıkle bazı yerlerde şeylerin bitişık yazılması, ayrı yazılması gereken kelimelerin bitişik yazılması vs.
Mahşer
MahşerPeyami Safa · Ötüken Yayınları · 20202,131 okunma
143 syf.
·
Puan vermedi
·
26 saatte okudu
* az spoiler içerir Reşat Nuri'nin bu kitabı tam bir kuruntu romanıdır. Çocukluğundan beri içinde başkaları gibi olmayı arzulayan ve bir paşanın oğlu olan İffet, halasının ona anlattığı hikayenin kahramanına özenerek sevdiği kadın için büyük bir fedakarlıkta bulunur.Bunun sonucunda da hayatı boyunca "hırsız" damgası ile yaşamak zorunda kalır. Bu damga ona hayatının her alanında zorluk çıkarır ancak o yine de yaptığı fedakarlıktan pişmanlık duymaz hatta zamanla gerçekmiş gibi bu damgayı sahiplenir. Artık hayatını bu damganın gölgesinde şekillendirmeye başlar. Kitap, kahraman bakış açısıyla anlatılan bir dizi olaydan oluşur. Hırsızlık damgasının, insanlar üzerindeki tesirini gören ve hayattan, insanlardan umudunu yitiren İffet, bir çok zorluğa göğüs gerdikten sonra nihayet hayatını yoluna koymayı başarır. Ancak yine de hırsız damgasını sahiplenmeye ve hayatıyla ilgili kararları verirken bu damganın arkasına sığınmaya devam eder. Lakin sonunda acı bir şekilde tüm bunların boşa olduğunu anlar. Zamanında halasından dinleyip etkilendiği, kahraman olarak anlatılan İsmail gibi olmak isterken aslında nasıl bir hata yaptığını acı bir şekilde tecrübe eder ve tüm hayatını bir kuruntu üzerine kurduğunun farkına varır.
Damga
DamgaReşat Nuri Güntekin · İnkılâp Kitabevi · 20173,304 okunma
459 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Serinin ilk kitabına göre ikinci kitapta Memed'e daha az yer verilir. Onun yerine köylü ve ağaların çatışmaları, Cumhuriyetin ilanıyla yaşanan değişimler, köylülerin iç dünyası ağırlıklı olarak anlatılmıştır. Memed ise bu kitapta karşımıza daha çok kafası karışmış, kararsız, bir çıkış yolu arayan, ne yapacağını bilemeyen haliyle aktarılır. Ancak Memed'in bu hali bile köylülere umut olmaya yeter ve direnişlerini güçlendirir. Kitap boyunca açgözlü ağaların eziyetlerine direnen köylülerin bu çabalarını umutsuzlukla izleyen bir İnce Memed görürüz. Memed, ağaları öldürmenin köylüler için daha iyi mi yoksa daha kötü mü olduğu konusunda kararsızlığa düşer. Çünkü bir ağa gider onun yerine daha acımasız başka bir ağa gelir tıpkı Abdi'nin yerine Hamza'nın gelmesi gibi. Bu çıkmaz kitap boyunca onu derinden sarsar, köylülerin durumunu, kendi halini sorgular. Bu da onu uzun bir süre eylemsiz kalmaya iter.Onun bu eylemsizliği zamanla köylülerin de sabrını taşırır ve ona gücenmeye başlarlar. Ancak ağaların baskısının artması,köylülerin özellikle Koca Osman'ın ve Seyran'ın da Memed'e yüz çevirmesi eski İnce Memed'in dönüşünü tetikler.
İnce Memed 2
İnce Memed 2Yaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202029,3bin okunma
120 syf.
·
Puan vermedi
Kerim Usta'nın Oğlu, Türk edebiyatının ustalarından Halide Edib Adıvar'ın son romanlarından biridir. İşgal ve Kurtuluş Savaşı yıllarının sosyal hayatına odaklanan, yazarın hemen hemen bütün eserlerinde ortaya koyduğu Doğu-Batı çelişkisini gözlemleyen bir eserdir. Romanın anlatıcısı meşhur doktor Kasım Derman, zor bir hayat yaşamış ve bir gün yaşadıklarını yazmaya karar vermiştir. Doktor Kasım, muhallebici Kerim Usta'nın oğludur. Kurtuluş Savaşı başlarken çetecilere katılan Kerim Usta, dükkânını bir arkadaşına teslim eder ve karısıyla çocuğunu başka bir kimlikle İstanbul'a gönderir. Ama Kasım bir daha babasını göremeyecektir. Kerim Usta, onlardan ayrıldıktan bir ay sonra şehit düşmüştür. Babasının vasiyeti üzerine, insanların dertlerine "derman" -babasının ona verdiği soyadıdır bu- olmak için çok çalışır, eğitimini Amerika'da tamamlar ve yurduna dönerek başarılı bir doktor olur. İstanbul yaşamı, savaşın perde arkası, eğitim hayatı, meslek edinme telaşı anlatılır. 1958 ‘de yayımlanan Keirm Usta’nın Oğlu eseri yazarın, Mev’ut Hüküm adlı romanını bazı noktalarında çokça hatırlatır. Eser Halide Edip Adıvar’ın Heyula isimli romanıyla aynı baskı içinde yer almaktadır.
Kerim Usta'nın Oğlu
Kerim Usta'nın OğluHalide Edib Adıvar · Can Yayınları · 2012218 okunma
Reklam
222 syf.
·
Puan vermedi
Kuyucaklı Yusuf adından da anlaşılacağı üzere Nazilli kazasına yakın Kuyucak köyünde yaşayan Yusuf un romanı. Roman bir gece Yusuf’un evine eşkıyaların basıp anne ve babasını öldürmesinin ardından, küçük Yusuf’un jandarmalar ve kaymakam tarafından bulunmasıyla başlar. Kaymakam Selahattin Bey’in o gece Yusuf’un haline acıması ve onu yanına alarak eve getirmesiyle Yusuf’un hayatı değişir. Sabahattin Ali, kendi çağındaki yazılmış olan romanların ele aldığı Batılılaşma temasının aksine, dönemin sosyokültürel problemlerine ve bütün bunlarla mücadele edemeyen Anadolu insanını da ele almıştır.Sabahattin Ali’nin bu eseri zıtlıklarla ve gerçek hayattan izler taşıyan karakterlerle doludur. Zalim- mazlum, doğal-yapay hayat, yozlaşmış olan- saf kalan, zengin-fakir vb. zıtlıklar eserin geneline ustalıkla yayılmıştır. Eserde aynı zamanda toplumun aksayan yönlerine göndermeler de yapılmıştır. Romanın bu kadar beğenilmesinde romanda yer alan karakterlerin özgünlüğü, toplumsal bir takım meselelere değinilmesi ve Sabahattin Ali’nin üslubu etkili olmuştur.
Kuyucaklı Yusuf
Kuyucaklı YusufSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021173,9bin okunma
120 syf.
·
Puan vermedi
Mehmet Rauf çapkın arzularının peşinden koşan, döneminin dışında düşünen biri. Eylül romanı yasak bir aşkı anlatırken orada hakim olan duygular daha masumane ve daha ruhsal iken bu eserden on yıl sonra şehvetin ve tensel hazların daha ön planda olduğu bir eser yazması da ayrıca dikkate değer bir hadise. Bunda yazarın Eylül romanının ardından ilgiyi üzerinde koruyamaması ve tekrar ilgiyi üzerine çekmek istemesi de etken olmuş olabilir. Bir Zambak Hikayesi her ne kadar tensel hazlarla yoğrulmuş, kadını sadece fiziksel varlığı ile ele almış olsa da bu yazarın kadınlar hakkında ki tek tutumunun bu olduğunu göstermez. yazar şüphesiz ki kadınları sadece fiziksel olarak görmekten hoşlanan birinden ziyade; kadınların toplum içinde en az erkekler kadar var olmasını isteyen, kadının mutluluğunu umursayan, kendi seçimlerini yapmaları gerektiğini düşünen, onların kalplerini de önemseyen biridir. Bu yüzden de yazarın yenilik ve iz bırakma arzusuyla yazdığı bir eserden hareketle onu kötü anmak yanlış olacaktır.
Bir Zambak Hikayesi
Bir Zambak HikayesiMehmet Rauf · Sel Yayıncılık · 2008164 okunma
240 syf.
·
Puan vermedi
İlk baskısı 1993 te yapılan Selim İleri kitabı. Kitapta Halid Zıya Uşaklıgil'in oğlu Vedad'ın hayatı anlatılmakla birlikte Atatürk 'ün Fikrıye hanımla olan iliskisınden, Latife Hanım dan da bahsedilir. Ayrıca Aşk ı Memnu kişileri Bihter,Behlül ve Firdes Hanım'a dair ilginç tespitler vardır. bununla birlikte Halid Zıya'nın yakın arkadaşlarından Mehmed Rauf ve onun Eylül romanı üzerıne de Selim İleri'nın düşünceleri yer alır. roman olarak yayınlansa da klasik roman anlayışından uzak bir eserdir.
Kırık Deniz Kabukları
Kırık Deniz KabuklarıSelim İleri · Everest Yayınları · 201698 okunma