Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

F.N.G

F.N.G
@user77391748247
"Hissettiğin bu acılar habercidir. Onları dinle"
"insanoğlunu tasarılarında hiç yeri olmayan yönlere saptırabilecek bir duygu daha vardı: umutsuzluk."
Sayfa 30
Reklam
On Bir Dakika
"Edindiğim azıcık deneyim bana gösterdi ki, kimse herhangi bir şeyin efendisi değildir, hepsi sadece bir yanılsamadır."
Sayfa 16
Doğunun Limanları
“Her milletten insanın Doğu’nun limanlarında yan yana yaşadığı, dillerin birbirine karıştığı o çağ, eski zamanların bulanık bir anısı mıdır? Yoksa geleceğin bir belirtisi midir? Bu rüyaya sıkı sıkı sarılmış olanlar geçmişten kopamayanlar mıdır, yoksa gönül gözüyle geleceği görenler mi? Buna cevap vermeye gücüm yetmez. Ama babam, işte buna inanıyordu. Bir Türk ile bir Ermeni’nin gene kardeş olabileceği, sepya rengi bir dünyaya.” 
Sayfa 36 - YKYKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Doğunun Limanları
“Seçimlerimizi biz kendimiz yapmadık, bizim yerimize hep Tarih kendi seçti.”
Sayfa 42 - YKYKitabı okudu
Son
"Katya, Sergiyi açtıktan sonra Cihangir'de Sermet'ten kalan evi satıp ülkesine dönmüş. Ne yapsın kızcağız, bu ülke sevdiği iki erkeği de aldı ondan..."
Sayfa 397 - Everest Yayınları
Reklam
Vee son!
"Ben, bu romanı Kenan'ı neden öldürdüğümü bulabilmek için yazdım." - Beyoğlu Rapsodisi 2003
Sayfa 400 - Everest Yayınları
Otuz üçüncü bölüm
"Deyim yerindeyse bu romanda ben, hem katil hem de kurbanlardan biri oldum"
Sayfa 396 - Everest Yayınları
Otuz üçüncü bölüm
"Katya, Sergiyi açtıktan sonra Cihangir'de Sermet'ten kalan evi satıp ülkesine dönmüş. Ne yapsın kızcağız, bu ülke sevdiği iki erkeği de aldı ondan..."
Sayfa 397 - Everest Yayınları
Otuz üçüncü bölüm
"Ancak sonra elmasların parıltısına kapıldı, kendi sönük hayatının yanında taşlar o kadar ışıltılıydı ki, neden bu hazine benim olmasın diye düşündü."
Sayfa 392 - Everest Yayınları
Otuz üçüncü bölüm
"Hayatta güçlü olacaksın, çünkü gerçek yasa güçtür. Adil olmanın, haklı olmanın, ahlaklı olmanın, merhametli olmanın hiçbir kıymeti harbiyesi yoktur. Kötüye kullanılsa bile, insanların önünde eğildiği tek değer güçtür."
Sayfa 384 - Everest Yayınları
Reklam
Otuz İkinci Bölüm
"Gökyüzünde karınları siyah, iri bulutlar birer felaket habercisi gibi dolaşsa da, güneş onlara inat parıldamayı sürdürüyordu."
Sayfa 375 - Everest Yayınları
Otuzuncu Bölüm
"başarıya koşarken, tek başına yürüyecek, yenildiğinde elimden tutun diye bize seslenecek..."
Everest Yayınları
"Çünkü, ırkı, dili, dini, rengi ne olursa olsun bütün insanları sevmem öğretiliyordu bana."
Sayfa 320 - Everest Yayınları
Yirmi Sekizinci Bölüm
"Doğru ateistim. Ne Musa'ya on emri gönderen kutsal yaratıcıya ne İsa'nın babasına ne de Muhammed'in Allahı'na inanırım. Fakat Musa'nın da, İsa'nın da, Muhammed'in de çabasına hayranlık duyarım. Beni asıl etkileyen onların yaşama anlam verme uğraşıdır. Bu büyük arayışa saygı duyarım. Dinlerin de, felsefenin de bilimin de kaynağında bu büyük arayış var. Kökleri insanın var oluşuna kadar uzanan bu düşüncelerin karşılığını bugünkü yaşamımızda görebiliriz."
Sayfa 323 - Everest Yayınları
Yirmic Yedinci Bölüm
"Aslına bakarsanız bu didişmede, bu kan ter içinde süren amansız koşuda Kenan benden daha şanslı. Çünkü o kendi yolunun doğru olduğuna inanıyor. İnanmak insanı mutlu eder. Ben ise kendi yolumun doğru değil, zorunlu olduğunu biliyorum. Zorunluluk insana sıkıntı verir, işte o zaman da ortaya benim gibi tepeden tırnağa mantık, tepeden tırnağa irade, sıkıcı bir adam çıkar."
Sayfa 326 - Everest Yayınları
Reklam
Cuma Akşamı
"Mutluluk, avuçlarımızın arasından sert bir ip gibi kayıyordu, yakalamak için ellerimizi kapatıp, sıkıca tutmamız gerekiyordu."
Sayfa 82 - YKYKitabı okudu
Beyaz Geceler
"Derler ki, müzik güzelse, verdiği tat bütün duygulara ayak uydurur."
Dokuzuncu bölüm
"Biliyorsun Hitler de inanmış bir adamdı, Stalin de. Sana böyle yüzlerce isim sayabilirim, ama hiçbiri dünyayı daha yaşanır bir yer haline getiremedi."
Sayfa 92 - Everest Yayınları
Yirmi ikinci bölüm
"Hepsi göstermelik" dedi avukat Caner, "içerisi cephanelik gibi. Silahtan, cep telefonuna, uyuşturucudan, ameliyat aletlerine kadar ne istersen var. Üstelik hepsinin en kalitelisi..." "Nasıl oluyor bu Caner Bey?" dedim şaşkınlıkla. "Burası devletin cezaevi değil mi?" "Oluyor işte Selim Bey, oluyor. Burada oluyor, burası Türkiye."
Sayfa 252 - Everest Yayınları
Yirminci Bölüm
"Cinayetten hüküm giyene kadar hiçbir zanlı katil değildir. Hatta hüküm giyse bile katil olmayabilir..."
Sayfa 223 - Everest Yayınları
On Yedinci Bölüm
"Bir insanı sevmek, onu zayıflıkları, zaafları, yanlışlarıyla birlikte kabul etmek demekti."
Sayfa 192 - Everest Yayınları
Reklam
On Yedinci Bölüm
"Gerçekten de güzel günlerdi" diyerek usulca başını salladı, "Ama hiçbir güzellik sonsuza kadar sürmüyor" dedi..."
Sayfa 186 - Everest Yayınları
Dokuzuncu bölüm
"İnancımız yoksa, düş kuramıyorsak, yaşam büyüsünü yitirmiş demektir."
Sayfa 92 - Everest Yayınları