Nasıl şiir yazabilirim üstad?"
Diye sordum.
Üstad tebessümüne kardığı anlaşılmaz bir hüzünle cevap verdi:
"Bülbülü bilir misin?"
"Bilirim elbet!"
"Gülü bilir misin?"
"Onu da bilirim elbet!"
“Peki öyleyse dinle?"
Diyerek devam etti:
Eline batmadıysa dikeni,
gülü anlatma bülbüle.
Avucunda atmadıysa kalbi,
bülbülü anlatma güle."
Üstad ardını dönüp uzaklaşmaktaydı ki seslendim:
"Üstad peki ya şiir?"
Anlamadığımı anlayan gözlerini gözlerime dikti:
"Şiir ya evlat, şiir!"
Alıntı.....