Kafanın içindeki kendi sesinden dolayı uyuyamamak... Her konuya bir cevap, bir çözüm bulmaya çalışıyor. Ve işin kötü tarafı beni hiçbir şekilde dinlemiyor. İstediği gibi konudan konuya atlıyor. Yarın sabah erkenden kalkıp hayat için mücadele etmem gerekmeseydi hiç önemli değildi🤦
Uyuyamamak ile uyumamak farklı şeyler. Uykusuzluk korkusu olanlar konuşur da konuşur. Uyuyamayan farklıdır, uyumayan farklı. Yeni bir günden korkan uyumaz mesela. Ne kadar dibe batsa da meçhul sabaha habersiz yakalanma korkusu vardır. Acaba yine ne olacak korkusu vardır. Belki psikolojik süreçler. Uyumayan 'Hiç olmazsa bildiğim sıkıntılarla takılayım...' der ve uyumaz. Uyuyamamak edilgen ama uyumamak etkendir.
Reklam
uykusuzluk, uyuyamamak mı?
Ne kadar az bilirsen o kadar iyi uyursun” der Gorki. İzahını Sartre yapar; “Uyursan gece biter,uyuyamazsan sen.” Son noktayı Freud koyar: “Çok uyumak kaçmaktır, uyuyamamak ise yakalanmak.”
Uyumamaya yemin etmiş gibi yine gözlerim Aklımı doldurmaya yetti yine hasretli sözlerim Hiçbir zaman tutmadım ki ben kendime söz verip Şimdi öyle duygusalım ki seninle her anımı özlerim Her gece istisnasız bu göze uyku girmiyor Geceleri ne dertlerle boğuştumu kimse bilmiyor Gün boyu baş ağrısı ve uykusuzluk dinmiyor Sizin gibi yaşamak nedense
İyi geceler perdedeki örümcek
Gecenin en kör saatlerinde, beni bir başına tavan ile konuşturan herkese küskünüm. İnsan hayatını büyük ölçüde etkilemesi muhtemel kötü ya da iyi bir olay olduğunda başa gelebilen durum. Kişi yatakta bir sağa döner, bir sola döner fakat nafiledir zira beyin aynı olayı sürekli başa sararak kişiye oyunlar oynamakta, ilerde olabileceklere dair
Reklam