Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ekmek Ve Çiçek.
- sevdiğin biri var mı? + evet -seni seviyor mu? + evet - nereden biliyorsun? + her seferinde okuması için ödünç verdiğim kitapları geri verirken içine çiçek koyuyor. - oda insanlığı kurtarmak istiyor mu? + evet - nereden biliyorsun? +altını çizdiği cümlelerden.
“Şunu yapanlar ilgi arıyordur..” kalıplı bir yazı daha görmek istemiyorum. Dünyada ilgi aramayan mı var? Asya dağlarında münzevi Budist rahip bile bir gözüyle mindfullnes yaparken diğer gözüyle bu yıl hangi depresif new yorklu iş adamı buraya gelip beni dinleyecek diye bakıyor. Hatice Acar
Reklam
şubat - 24.bölüm
duble: niye bakıyorsun gülüm? bir şey mi var? gülüm: bakmıyorum. hem sen nereden- duble: ben seni görürüm gülüm. göz gerekmez bana, görürüm ben seni. gülüm: nasıl görürsün? duble: insan kendini göremez. sen kendine bak bakalım kendini görebiliyor musun? gülüm: göremiyorum. duble: ama insan kendini bilir. kızınca ne olduğunu, mutlu olunca nasıl güldüğünü bilir. işte ben seni böyle biliyorum, gülüm. öyle görüyorum. kendimi nasıl biliyorsam, öyle görüyorum seni. gülüm: sen beni yanlış gördün duble. hep yanlış gördün. gerçek beni bilseydin, sevmezdin. içimi görseydin... duble: senin için, benim göğsümün kafesi gülüm. senin için kötü, yalnız, kıskanç; benim yarım gibi. duble'nin diğer yarısı gibi.
Birlikte kitap okuyup tahlil yapmak isteyen arkadaşlar var mi
Soru cevap
Her durum için atasözü ve deyim var mı?
Yaşını, Görüntünü, Elbiseni Boş ver... Ruhun genç mi? Kalbin güzel mi? Vicdanın rahat mı? Sen ondan haber ver... Hayatın da bir müziği var. Bir rengi, bir ritmi... Duyabilene, Görebilene, Hissedebilene...
İnan Durak Taş
İnan Durak Taş
Reklam
Üstümde çok değişik bir sakinlik var, kafamın içi deliriyor ama sakin sakin duruyorum. Hiçbir şeyin yolunda gitmeyişini mi kabullendim yoksa kusursuz bir sinir krizi öncesi sessizliği mi ayırt edemiyorum.
Şen Bilim
Bu boğucu, iç karartia havanın, yaşamın avuntusu çiydir. Şair, kendinin ar- dındadır, kendine varamamanın, kendine yalan söylemek zo runda oluşunun acısıyla, kendinin, kendisiyle aradığı hakikatin ardındadır. Hakikatin ardında, onunla sevişmek, onunla evlen- mek için. Ulaşamayacağını bile bile arayan: Delidir şair. Işıltılı. parlak, renkli
oturdum ölümü düşündüm Yirmi yaşında ve hayat o kadar da güzel değilken
Ömrünün fasl-ı baharını neden aynı döngüye mahkum eder insan... Kendini kabuğunu aşamayan, bı sığlıkta debelenerek kendini kurban eder mi insan. Adım silinsin,izim kalmasın istiyorum demiştim ya Ali Lidar'ın "belki kadar kesin ve keşke kadar imkânsız" dizesine takılı kalmışken.. Zaten bı iz bırakmadan kaybolup gidişine tesselli İbrahim tenekeciyi bulmuşken, hani o demişti; "Rabbim sen olmasan Kimin aklına gelirim ben." Seni hiç unutmayan Rabbine sunacak güzel bir hikayen yokken... Yaşından yorgun..yaşam tembelliği sanılan bu ağrılar kimden emanet,hangi alemden sirayet bilmiyorum. Durup durup ölüm var diyorum kalbime.. Kazınan 'huvelbaki'bile çok koşmaya, durmadan koşmaya yetmiyor.... Aklım kadar karışık, gönlüm kadar damıtılmaya muhtaç bir ömür bırakıyorum geriye.. Her adımda biraz daha savruluş...
''Nakaratları bize ait olmayan birlik şarkıları söylemenizden yıldım, tiksindirici oluyorsunuz; birlikte durduğunuz adamları öldürdüğünüz zaman... ah, bir bakın şu işe, nasıl da beraber olmuş düşmanlarla dost bildiklerimiz, yoksa bizler daima kendimizi mi kandırmıştık... hiçbirinin önemi kalmadı, sanki önemi var mıydı bu hayatta, böylesine bir ahmaklığın zihinlerimizde... medet ummakla geçti hayatımız, kendini bilmez domuzlara ağız açarak ve kendimizi kaybettik, zayıflık hattında. Ve sonra hayıflanıyoruz; kırılırken kanadımız ve sonra hayıflanıyoruz, düşerken kanımız yere... sokuluyor kanımıza şarkılar, naralar, seni beni yadırgayan; üzerimize çullanılan ve iftiralarıyla coşan... o utanmaz, o karaktersiz, o hain bakışlarıyla, leş akbabaları üşüşüyorlar, kurşunlarla parçalanan yapayalnız bedenlerimize... üzülme akıncı halime, üzülme ki zannetmesinler kazandık!'' D.p
Reklam
Birinden kitap hediye almak/vermek
📚 Birkaç gündür düşüncelerin içerisinde boğuldum durdum. Yıllar önce bir arkadaşım bana bir kitap hediye etmişti. Adı da
Serenad
Serenad
. İçine de harika bir not bırakmıştı ilk sayfasında. Eve dönüşte kitaba başladım. Henüz üniversite yıllarımdaydım fakat lise zamanlarımdaki gibi çok kitap okuyamamak beni üzüyordu. Ama bu güzel hediye beni yeniden heyecanla kitaba başlamaya itmişti. Ve sonunda metrobüste, otobüste, metroda... Kısacası her yerde elimde kitapla yolculuk etmeye başladım. Ders biter ve ben yolda kitabıma devam ederim. Birkaç günde bu şekilde bitirdim kitabı. Sürükleyici ve çok da duygu yüklüydü satırlar. Ne zaman kitaplığıma göz atsam hep dikkatimi çekip bana bir tebessüm ettirir. Çoğu kişi sevmeyebilir Livaneli'yi ama ben severim. Özellikle de Serenad'ından sonra. Geçtiğimiz hafta kitabı elime aldım yeniden. İçindeki nota baktım ve aslında bir insana duygularını açmak için ne kadar da anlamlı bir yolmuş diye düşündüm. Benim toyluğum bunu fark edememiş olabilir ama böyle olması daha da iyi olmuştur belki de. Sözün özü geçmişten gelen bir serenadı yeni fark etmiş olmak beni biraz duygulandırdı. Kitaplar duyguların aktarılmasında harika aracılar 🍁 ❓Sizler ne düşünüyorsunuz? Var mı duygularınızı aktardığınız ya da başkalarının size duygularını göstermek için kullandığı kitaplar?
Gidenler
Yaşadığımız anların tekrarı olup olmayacağını düşünmeden yaşıyoruz. Aslında bu anların, bu davranışların bir dahakine aynı şekilde olmayacağının farkındayızdır. Ama insanoğlu yaşarken, bir şeyleri anıda bırakırken bunların tekrarı olmayacağını düşünerek yaşamaz. O an sadece bize sunulduğu şekliyle düşünmeden ve hesap kitap yapmadan yaşanıyordur.
Yüreğinde azıcık yerim var mı...? Gelsem çay demlesek... İki kelam edib gülümsesek... Sonra benim gözüm " senin " bakışlarına değse .. Bir türkü çalsa eskilerden biraz Hüzünlensek sonra Pencereyi açsak iki kişi bir yıldıza baksak Olmaz ya hani .. Olsa.......!
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.