Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Hâkimü'l-Haremeyn" değil, "Hadimül Haremeyn"!...
Sayfa 133 - Sultan Selim Han
"Bu dünya ne küçükmüş!.. Belki bir hükümdara yeter, fakat iki hükümdara muhakkak ki, az gelir!..."
Sayfa 123 - Yavuz Sultan Selim Han
Reklam
Sultan Selim Han
Ulemânın atının ayağından sıçrayan çamur, bizim için bir şereftir!
Sayfa 150 - Sebil YayınlarıKitabı okudu
Dînin karışmadığı hiçbir beşerî fiil olamaz.
Sayfa 117 - Sebil YayınlarıKitabı okudu
"İslâm nazarında hâdiseler dînî ve lâdînî olarak ikiye ayrılmaz. Sadece bazı hâdiselerin dîni vasıfları ön plana çıkar, bazı meselelerin de dünyevî vasıfları.
Sayfa 117 - Sebil YayınlarıKitabı okudu
Sultan Selim Han
Hasımların hücumunu püskürtmek için çâre birliktir!
Sayfa 63 - Sebil YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"-Sultanım!" dedi. “İslâm nazarında hâdiseler dînî ve lâdînî olarak ikiye ayrılmaz. Sadece bazı hâdiselerin dînî vasıfları ön plâna çıkar, bazı meselelerin de dünyevî vasfı. Yoksa dînin karışmadığı hiçbir beşerî fiil olamaz. Çünkü her fiil, hasenât veya seyyiâta sebep olması îtibariyle dînin ilgi alanındadır." dedi.
Sayfa 117Kitabı okudu
Ulemânın atının ayağından sıçrayan çamur bizim için bir şereftir!.. dedi ve sonra arkasından gelenlerden birine işaret edip çamurlu kaftanını çıkararak O'na teslim etti ve: "-Bunu iyi muhafaza edin! Vasiyetimdir: Öldüğüm zaman tabutumun üstüne koysunlar!.." dedi.
Sinan Paşa, hayretle sordu: -Peki, niçin Sultanım Sultan Selim cevap verdi: Paşa, bu kadar meşakkat çektik. Cihad sevabı aldık Şehre gündüz girersek halkın bizi alkışlaması kaçınılmazdır. Bu durumda hangi kabadayı gurura kapılıp da kazandığı cihad sevabını heder etmeyecek! Sen, Peygambar Elendimizin meşakkatli bir seferden dönerken -Küçük cihaddan büyük cihada dönüyoruz. O da nefesimizle cihaddır! dediğini duymadın mı? deyince Sinan Paşa utancından başını önüne eğdi.
Sultan Selim Han, bu suale cevap verip vermemek arasında tereddüdde idi. Paşa'yı uzun uzun süzdükten sonra:"-Paşa! Siz sır tutarsınız. O'nun için size söyleyebilirim. Şehre girmesine elbet gireceğiz, ama karanlık bastırdıktan sonra!.."dedi.
Reklam
10 Temmuz 1515'te ordusu ile Çamlıca Tepesi arkasındaki Bulgurlu'ya ulaşınca konaklama emri verdi. Halbuki herkes, evine, çoluk çocuğuna kavuşmak için acele ediyordu. Sinan Paşa sordu:-Sultanim! En son Maltepe'de konaklamışken, acaba neden bir kere de burada tevakkut edip (duraklayıp) şehre girmiyoruz!"
Kemah'ın alınması ve Dülkadir Beyliği'nin ortadan kalkması üzerine Sultan Selim Han, Anadolu'da daha fazla kalmayarak İstanbula, hükümet işlerinin başına avdet etmeyi daha doğru bularak dönüş emrini verdi.
44 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.