Döndüm geldim sınıfıma. Bizim veliyi tarih köşesinin başında gördüm. Fatih portresinin başındaydı, sallanıyordu, portreyi göstererek:
- Bu Yeni Caminin imamı Arap Kadir mi? diye sordu.
- Yoo, Fatih, dedim.
- Demek Fatih Camisinin ha? Ya şu kulağı küpeli de kim?
- Yavuz…
- Hiç kulağı küpeliden yavuz olur mu öğretmen bey?
Ki ki ki, diye gülüyordu.
- Haydi buyrun siz oturun, toplantıyı açacağım, dedim.
- Aç aç, ben dinlerim, dedi.