Bize, diyorum, güvensiz ve aynı zamanda rutin bir edayla, hayatlarının yağmurlu ve uzun bir günden, bedenlerinin de o gün için gereken bir şemsiyeden başka bir şey olmadığını hissetme noktasına gelmiş insanlar başvuruyor.
İyi
“Mutluluğun bana aittir“ dedi. “Koşullar ne olursa olsun ben de saklıdır. Sadece karnım tokken, sevildiğimde veya hava güzelken mutlu olursam o zaman rüzgârlarda savrulan bir yaprak gibi olurum, çünkü insanların durumu günden güne değişir, ne olacağını kimse bilemez. Bana mutluluk veren şeylerin giderken mutluluğumu da götürmesine izin veremem. Herkesin hayatında soğuk ve yağmurlu günler olur, bulduğumuz kadar kaybederiz, tok olduğumuz kadar da aç kalırız. Mutluluğumu dışardaki rüzgârlara bağlamadım, Kalbimdeki ateştir , onu her nefeste beslerim ve huzurum onun sıcaklığından gelir.”
Sayfa 122 - destekKitabı okudu
Reklam
Selam size güzel yagmurlu bir günden
400 syf.
·
Puan vermedi
Franz Kafka, Prag'da bir dost meclisinde tanıştığı gazeteci Milena Jesenská'dan öykülerini Çekçe'ye çevirmesini ister. Kafka ile Milena'nın yollarını kesişmesine neden olan bu dilek, bir ilişkinin başlangıcı, Milena'ya Mektuplar başlığı altında toplanan bu yazışmalarsa kısıtlı bir iletişimin tek aracı olacaktır. Milena'ya Mektuplar eşi benzeri olmayan bir kitap, mektuplara örülmüş bir aşk romanıdır. Kafka'nın Milena'ya Nisan 1920 tarihli ilk mektubunda yağmurlu bir günden söz ederek deyiş yerindeyse bir roman tadında başlattığı bu yazışmalar, yazarın ölümünden kısa bir süre öncesine değin süregiderken, ümitsizliğin, çaresizliğin ve tıkanışın anlatımına dönüşür. Çünkü Kafka'nın da dediği üzere, Mektup yazmak, hayaletlerin önünde soyunmak demektir, ki onlar da aç kurtlar gibi bunu bekler zaten. Yazıya dökülen öpücükler yerlerine ulaşmaz, hayaletler yolda içip bitirir onları.
Milena'ya Mektuplar
Milena'ya MektuplarFranz Kafka · Can Yayınları · 202355,2bin okunma
240 öğeden 221 ile 230 arasındakiler gösteriliyor.