Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Filistin topraklarına Yahudi göçü
Filistin’den toprak satın alınması için tüm dünya Yahudilerinden para toplanıp bu bölgede 1920’de 22.363 dönüm, 1930 da 278.627 dönüm, 1940’ta 515.950 dönüm ve 1948’de de 700.000 dönüm toprak satın alınmıştır. 1948’de Yahudîler, Filistin topraklarının %6 sahip olmuşlardı.
Sayfa 149Kitabı okudu
Bu bizim değil Yahudilerin savaşıdır. Fransız Yahudiler güçlerini kaybetmişlerdir ancak Amerikan ve İngiliz Yahudiler işbaşındadırlar. Bu savaş “Altın Standardını” koruma ve dünya ekonomisini kontrol için çıkarılmıştır
Reklam
Hitler’den ne kadar nefret edersek edelim bu adamın savaşa zorlandığı açıktır. Hitler’in tüm istediği 1. Dünya Savaşı’nda Almanya’dan alınan toprakların geri verilmesiyken, Avrupa Almanya’yı düşman ilan etmiştir. Hitler’in tek savaşı Yahudilere karşıdır ve İngiltere dışında Avrupa’da Yahudi hegemonyası ortadan kalkmıştır. Avrupa’dan kaçan Yahudiler şimdi Amerika’ya kanunlar çiğnenircesine kabul edilmektedirler ve Hitler’le savaşlarına ülkemizden devam edeceklerdir. Protokollerinde belirttikleri gibi Yahudiler Amerikan silahıyla Hıristiyanları dize getirmeyi kararlaştırmışlardır. İşin acısı Yahudiler Amerikan siyasetindeki güçlerini Amerikalıların bildiğinden daha iyi bilmektedirler.
Özellikle dünyevileşmenin yaygınlaştığı, yani “Yahudileşildiği” günümüzde, Allah‘ın ayetleri, özellikle Kur’an‘ın başörtüsü, faiz, içki gibi konulardaki hükümleri şöhret, medyatik olma ve para karşılığında son derece değersiz dünya menfaatleri ile değişilmektedir. Pek çok alanda olduğu gibi, bu alanda da Yahudiler taklit edilerek “ Yahudileşilmektedir.”
Hitler konuşmasında Yahudi kökenli Alman yönetiminin Almanları düşürdüğü zavallı hale işaret etmiştir. Hitler konuşmasında şöyle devam etmektedir: “Yahudi parazitler milleti iliklerine kadar sömürmüş sonra da halkı kışkırtmaya başlamışlardır. Tek amacı milletimizi yok etmek olan Yahudiler korkunç bir işsiz ordusu yaratarak Bolşevik Devrimi’ne benzer bir Komünist devrime zemin hazırlamaktadırlar. Çürüyen siyasi erk, Yahudi medyası sayesinde kafaları karışan halk, artan açlık, işsizlik ve ekonomik acılar Bolşevik fikirlerin yeşermesine zemin hazırlamaktadırlar. İşsizlerden oluşan ve kendine ‘Dünya Yahudi Devrim Ordusu’ diyen bu kitle bu gün yedi milyon kişiye ulaşmıştır.”
Milletler Cemiyeti fikri Başkan Wilson’dan kaynaklanmamıştır. Kimin fikri olduğu da tam belli değildir ancak Yahudiler bu fikrin babaları olduğunu söylerler. Şüphesiz Milletler Cemiyeti Yahudilerin icadıdır çünkü onların tüm kurnazlıklarını içinde barındırmaktadır. Görünüşte tüm ülkelerin üye olacağı ve gelecekteki savaşları önleyecek bir oluşum gibi durmaktadır ancak asıl amaç tüm dünya ülkelerinin yönetimi altında toplanacakları “Süper Dünya Hükümeti”dir.
Reklam
Almanya Rusya’yı 1. Dünya Savaşı’nda Müttefiklerden uzaklaştırmayı planlamıştı ve Yahudiler sayesinde bunu başardı. Almanya’nın Yahudi yönetimi Lenin ve çetesine Moskova’ya kadar gideceği treni ve lojistiği sağladı. Yahudi bankacılar ise devrimi finanse etti. Devrimin finansörleri arasında Federal Reserve bankalarının başındaki Paul Warburg ve bir Rothschild firması olan Kuhn, Loeb&Co vardı.
Yahudiler protokollerinde söyledikleri gibi altını, borsaları ve medyayı kontrol etmekte, siyasileri yönlendirmekte, savaşlara neden olarak dünya tarihini amaçları doğrultusunda değiştirmektedirler.
Sidonia şimdi yani 1940 yılında dünya başkentlerini gelip bir dolaşsa durumun değiştiğini fark edecektir. Bu günlerde Yahudiler politik güçlerini ve kutsal “Altın Standartlarını” Hıristiyanları birbirleriyle savaştırarak korumakla uğraşmaktadırlar. Tüm ordu ve donanmalar bu amaçla oluşturulmuşlardır. Sidonia şimdi Hitler’in Yahudileri Almanya, Çekoslavakya, Polonya, Danimarka, Norveç, Hollanda, Belçika, Fransa ve Romanya’dan kovduğunu ve İngiltere Yahudilerinin de güçlerini ellerinden almayı planladığını görecektir. Benzer şekilde Mussolini İtalya, Arnavutluk ve Etiyopya’yı Yahudilerden kurtarmıştır. Ancak maalesef biz hala Yahudileri İngiliz ve Amerikan hükümetlerinde görebilmekteyiz.
"Bu dünya, erkeklerin çok çalışıp para kazandıkları, tutumlu davranıp eşlerine baktıkları, kadınların ise eşliği zanaat haline getirip hep küçücük bezelyeler pişirdiği dünya, Hilda'nın bildiği ve hayal edebildiği tek dünyaydı. Hep o dünyada yaşadı; iki kızını o dünyada yaşamak beklentisiyle büyüttü. "
322 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.