Tam bir yalnızlık belki de çekebileceğimiz en büyük cezadır. Her haz arkadaşlıktan ayrı olarak duyulduğunda ruhsuzlaşır, her acı daha acımasız ve dayanılmaz olur.
Bir insanın diğeri için her şey olması gerektiği, iki insanın kusursuz bir birlik oluşturabileceği beklentisi aşkı imkansız kılar. Sonuçta diğer kişinin onunla buluşmamızdan önce de bir hayatı vardı ve bu hayat geçmişten hiçbir iz bırakmadan bizimkiyle öylece karışıp kaynaşamaz.
Yalnız kişi sevilmediğini, kimsenin ona dostça davranmadığını düşünür ama belki sorun daha ziyade şudur: dostluktan ve arkadaşlıktan karşılanması imkânsız talepleri olduğundan birini sevmeye ya da birine dostluk göstermeye yeteneksizdir.
"Aşk dediğiniz şey benim gibi adamların çorap satabilmek için icat ettiği bir şey. Yalnız doğdunuz ve yalnız öleceksiniz ve bu dünya, bu gerçekleri unutmanız için üzerinize sadece bir demet kural serper."