Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
93 syf.
10/10 puan verdi
·
5 günde okudu
" Güzel; insanı bekletir,zaman içinde belirir,çiçeklenir..."
Zamanımızın filozoflarından sayılan Han ; pürüzsüz, pürüzsüz beden, dijital güzel, örtmenin estetiği, yaralanmanın estetiği, güzel ideali,hakikat olarak güzel, güzel politikası,pornografik tiyatro, güzelde durup kalmak, hatıra olarak güzellik, güzelde doğmak başlıkları altında "güzellik" olgusuyla alakalı harika tespitler yapmış.Eski çağ düşünürlerden de alıntılar yaparak özünde kendi bakış açısını oturtuyor cümlelerine.Sade ve yoğun bir dil kullanıyor. İnce ama her cümlesinin altı çizilebilecek bir kitap.O yüzden birkaç kez okunması gerektiğini düşündüm. Yazar, günümüzün tüketim anlayışıyla yozlaşmış güzellik unsurunun, tüketim endüstrisinin artık ham maddesi olduğunu yazarken, bizler de gerçek güzeli tekrar keşfetmemiz ve sorgulamamız gerektiğini hatırlıyoruz.
Güzeli Kurtarmak
Güzeli KurtarmakByung-Chul Han · İnsan Yayınları · 2018640 okunma
93 syf.
·
Puan vermedi
Güzel Kadınlar Gözlerin Acısıdır (Kitaba dair spoiler içerir)
Byung Chul Hang'ın "Güzeli Kurtarmak" adlı eseri, güzellik kavramını farklı filozofların gözünden ele alarak, okuyucuya derin bir düşünce yolculuğu sunuyor. Kitap, güzelliğin tek bir anlamı olmadığını, sanatta, kadında ve daha birçok alanda farklı hazlar uyandırdığını vurguluyor. Özellikle Longinos'un "Güzel kadınlar
Güzeli Kurtarmak
Güzeli KurtarmakByung-Chul Han · İnsan Yayınları · 2018640 okunma
Reklam
Yaralanmanın estetiği, hakikatliği
Günümüz pozitif toplumu yaralanmaya sevk edebilecek yüksek her bağlılıktan kaçınır. Libidinal enerjiler tıpkı sermaye yatırımları gibi çeşitli nesnelere yayılır, böylece tam kayıp önlenir. Empatik anlamda görme her zaman başkayı görmektir, buna tecrübe denir. Kişi kendisini yaralanmaya maruz bırakmadan başkasını göremez. Görmek incinebilir olmayı gerektirir. Diğer türlü aynı şeyleri tekrar eder. Duygululuk incinebilirliktir. Yaralanmaya görmenin hakikat anı denilebilir. Yaralanma olmadan hakikat yoktur. Aynının cehenneminde hakikat yoktur.
YARALANMANIN ESTETİĞİ
İsimlendirebildiğim şey beni gerçekten tutsak edemez. Bir şeyi isimlendirebilmeye muktedir olmamak; huzursuzluğun açık bir işaretidir.
Sayfa 38 - İnsan sanatKitabı okudu
YARALANMANIN ESTETİĞİ
Kişi kendisini yaralanmaya maruz bırakmadan başkasını göremez. Görmek incinebilir olmayı gerektirir. Diğer türlü, hep aynı seyler tekrar eder. Duygululuk incinebilirliktir. Yaralanmaya 'görmenin hakikat anı' denilebilir. Yaralanma olmadan hakikat yoktur; doğruyu almak, yani algılama da yoktur. Aynının cehenneminde hakikat yoktur.
Reklam
YARALANMANIN ESTETİĞİ
"Yaralanmaya görmenin hakikat anı denilebilir."
Sayfa 36 - İnsan YayınlarıKitabı okudu
YARALANMANIN ESTETİĞİ
"Kişi kendisini yaralanmaya maruz bırakmadan başkasını göremez."
Sayfa 36 - İnsan YayınlarıKitabı okudu
YARALANMANIN ESTETİĞİ
Tecrübe kişinin kendisini tehlikeye maruz bırakmak zorunda olduğu bir karşıdan karşıya geçişe benzer.
Sayfa 36
YARALANMANIN ESTETİĞİ
Kişi kendisini yararlanmaya maruz bırakmadan başkasını göremez. Görmek incinebilir olmayı gerektirir. Diğer türlü hep aynı şeyler tekrar eder. Duygululuk incinebilirliktir. Yaralanmaya, görmenin hakikat anı denilebilir. Yaralanma olmadan hakikat yoktur; doğruyu almak, yani algılama da yoktur. Aynının cehenneminde hakikat yoktur.
Sayfa 36 - İnsan Yayınları, 4. BaskıKitabı okudu
Reklam
YARALANMANIN ESTETİĞİ
"Fakat empatik anlamda görme her zaman başkayı görmektir. Buna tecrübe denir. Kişi kendisini yaralanmaya maruz bırakmadan başkasını göremez. Görmek incinebilir olmayı gerektirir. Diğer türlü hep aynı şeyler tekrar eder. Duygululuk incinebilirliktir. Yaralanmaya görmenin hakikat anı denebilir. Yaralanma olmadan hakikat yoktur; doğruyu almak, yani algılama da yoktur. Aynının cehenneminde hakikat yoktur."
Sayfa 71 - İnsan sanatKitabı okudu
YARALANMANIN ESTETİĞİ
İsimlendirebildiğim şey beni gerçekten tutsak edemez. Bir şeyi isimlendirebilemeye muktedir olmamak huzursuzluğun açık bir işaretidir.
Sayfa 38
YARALANMANIN ESTETİĞİ
Yaralanma olmadan hakikat yoktur; doğruyu almak, yani algılama da yoktur.