Kişi kendisini yararlanmaya maruz bırakmadan başkasını göremez. Görmek incinebilir olmayı gerektirir. Diğer türlü hep aynı şeyler tekrar eder. Duygululuk incinebilirliktir. Yaralanmaya, görmenin hakikat anı denilebilir. Yaralanma olmadan hakikat yoktur; doğruyu almak, yani algılama da yoktur. Aynının cehenneminde hakikat yoktur.