Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Adam Blade

9.0/10
703 Kişi
3.692
Okunma
35
Beğeni
11,1bin
Görüntülenme

Adam Blade Gönderileri

Adam Blade kitaplarını, Adam Blade sözleri ve alıntılarını, Adam Blade yazarlarını, Adam Blade yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Damarlarımdaki kan…..
Tom hâlâ altın zırhın güçlerine sahip olduğunu bilmesine rağmen, böylesine bir Canavarın karşısında kendisini çaresiz hissetti. Fakat olduğu yerden kıpırdamadı. Savaşmayı denemeden vazgeçemezdi. “Damarlarımdaki kan akmaya devam ettikçe, bu Canavarı yeneceğim,” diye yemin etti
Beyaz balinaKitabı okudu
136 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
benim görüşüm
Sevgili okurlar; Kitap bana göre gayet eğlenceli, iyi ve maceralıydı. Kitabı 40 yaşına kadar herkes okuyabilir. Kitap çok sarıyor tavsiye ederim. Sıkılmadan okuyabilirsiniz. İlk 6 kitapta 2 arkadaşın şehirlerini korumak için çıktıkları yol anlatılıyor.
Canavar Peşinde 1 : Ateş Ejderhası Ferno
Canavar Peşinde 1 : Ateş Ejderhası FernoAdam Blade · Beyaz Balina Yayınları · 2010250 okunma
Reklam
136 syf.
10/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
En önden Tom, arkasından da arkadaşları geçide girdiler. Giriş arkalarından kapanıverdi. Tom, yeni bir dünyaya açılan ışığı izlerken, vücudunu kaplayan sıcaklığı hissetti. Annesine sormak istediği soruların da sırası gelecekti. Ama önce onu kurtarmak zorundaydı. Gwildor’daki Görevi sona ermişti. Ve yeni bir Görev başlamıştı.
Canavar Peşinde 30 : Böceklerin Kraliçesi Amiktus
Canavar Peşinde 30 : Böceklerin Kraliçesi AmiktusAdam Blade · Beyaz Balina Yayınları · 201547 okunma
Ayağını kaldırıp içeri adım attı. “Bundan emin misin?” diye sordu Elenna. “Bu geçit her yere çıkıyor olabilir... Aduro’nun büyüsü bile seni bulmaya yetmeyebilir... Bir daha asla evine dönemeyebilirsin,” diye devam etti. Tom, kararlı bir sesle “Gitmek zorundayım. Freya benim annem,” dedi. Elenna başıyla onayladı. “O halde biz de geliyoruz.”
Beyaz Balina YayınlarıKitabı okudu
Velmal, Freya’yı bileğinden yakaladı ve onu geçide sürüklemeye başladı. Omzunun üzerinden son bir defa Tom'a baktı. Gözlerinde vahşi ve zafer kazanmış bir ifade vardı. Hemen arkasındaki Freya biraz daha bekledi ve o da Torna baktı. Duyduğu minnet, gözlerinden okunabiliyordu. Sonra Velmal geçidin içine daldı ve Freya’yı da beraberinde götürdü. Gözleri kör eden bir parıltıyla yok oldular.Tom, hâlâ açık olan geçide doğru koştu ve içeri baktı. “Hayır!” diye bağırdı. Annesini daha yeni bulmuşken bir kez daha kaybetmişti.
Beyaz Balina YayınlarıKitabı okudu
“Amiktus!” diye bağırdı. Bir an, orman sessizliğe büründü. Sonra kulakları sağır eden bir gürültü koptu ve dev böcek, ağaçların arasından kule gibi yükseldi. Pençesiyle kocaman bir ağacın gövdesini yerinden söktü ve Velmal’e fırlatmaya hazırlandı. Büyücünün yüzü bembeyaz kesildi. “Hayır!” dedi köpürerek. Elini havada bir defa salladı ve gökkuşağı renklerinde bir geçit açıldı. Tom ve Elenna şaşkınlıkla nefeslerini tuttular. Parlak çember tünel gibi derinleşti. Bir anda ormanın ortasında beliren bu geçidin diğer ucu kim bilir nereye çıkıyordu.
Beyaz Balina YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Tom öne çıktı ve kılıcını çekti. “Bu işi burada bitirelim,” diyerek kötü büyücüyü, ölümüne dövüşmeye davet etti. Arkasında duran Elenna’nın da oklardan birini çekip yayma yerleştirdiğini duydu. Velmal gür bir kahkaha attı. “Bu toprakları terk et delikanlı. Yoksa yemin ederim ki... annenin ölümü uzun ve acılı olur.” Freya’nın parmaklarını öyle kuwetle sıktı ki kadın savaşçının kemikleri çatırdamaya başladı. Freya acıyla savaşmak için gözlerini sımsıkı kapattı. Acıdan bacakları titriyor ama o, dimdik ayakta durmaya çalışıyordu. “Hayır!” diye haykırdı Tom. “Ben Gwildor’un oğluyum.” Bunu duyan Freya’nın gözleri kocaman açıldı. “Bu topraklar için savaşmak benim görevim.”
Beyaz Balina YayınlarıKitabı okudu
Tom başını kaldırıp Amiktus’un yüzüne baktı. Canavarın artık sakin bir şekilde nefes aldığını ve gözlerini açıp kapadığını görünce şaşırdı. Canavar, pençesini nazikçe aralayıp Tom’u serbest bıraktı böylece Tom da kolunu kaldırıp yavruları bırakabildi. Sağa sola yalpalayarak uçan böcekler, kanatları düzeldikçe dengelerini bulmaya başladılar. Amiktus’un yüzü artık değişmişti ve neredeyse gülümsüyordu. Eğildi ve Tom’u özenle yere bıraktı
Beyaz Balina YayınlarıKitabı okudu
Canavarın pençesi yeşil yeşil yanıp sönerken Tom, pençeye dev bir dikenin saplanmış olduğunu gördü. Amiktus’un, Tom’a saldırırken parçaladığı meyvelerden birinin dikeniydi bu. Acaba yardım edebilir miyim? diye düşündü Tom. Kalan son gücünü kullanarak, onu sıkan pençenin yanına doğru eğildi. Tom’un ağırlığını hisseden yavrular acıyla çığlık attı. Ama Tom, bunu yapmak zorunda olduğunu biliyordu. Dikene uzanıp, derin bir nefes aldı, ardından dikeni tüm gücüyle kavradı ve kendine doğru çekti.
Beyaz Balina YayınlarıKitabı okudu
“Elenna!” diye arkadaşına seslendi Tom. Güçlükle konuşabiliyordu. “Amiktus, Velmal’in büyüsüyle savaşıyor.” Tom, Canavarın bunu, kendi yavrularını öldürmemek için yaptığını anlamıştı. Onları kurtarmanın tek yolunun, zehri yenip, beni bırakmak olduğunu o da biliyor. Amiktus’un ne kadar zorlu bir savaş verdiğini görebiliyordu. Velmal’in büyüsü çok kuwetliydi.
Beyaz Balina YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Canavar orman boyunca ilerlemeye başladı ve dev bacakları sayesinde çalılıkların üzerinden kolayca geçti. O kadar yaklaşmıştı ki Tom, Amiktus’un pençelerine dizilmiş yüzlerce minik dikeni görebiliyordu. Kabuğu göz alıcı bir şekilde parlıyordu. Yeşil pençelerden özellikle biri, diğerinden daha parlaktı. Demek ki lanetin kaynağı burası, diye düşündü Tom. Velmal’in Canavarı kontrol ettiğini gösteren bu yeşil parıltı, lanetin işaretiydi.
Beyaz Balina YayınlarıKitabı okudu
Elenna kaşlarını çatarak “İyi ama Amiktus’la tek başına dövüşemezsin,” dedi. “Eğer saklanırsanız yalnızca benimle savaşmaya odaklanır ve bu sayede sizin de ona aniden saldırıp şaşırtma şansınız olur,” dedi Tom. “Canavarın ne kadar hızlı hareket ettiğini gördünüz. Eğer dikkatli olmazsak ikimizi de göz açıp kapayana kadar öldürebilir.”
Beyaz Balina YayınlarıKitabı okudu
Zümrüt yeşili bir bacak görüş açısına girdi. Üzeri korkutucu dikenlerle doluydu. Teleskobu daha yukarı kaldırıp iki dev pençe ve bir çift cam gibi gözle karşılaşınca, kalbi hızla atmaya başladı. Gwildor’un son Canavarını bulmuştu. “Amiktus,” dedi boğuk bir sesle. Canavar, üst dallarından kabuklu meyveler sarkan, asit yeşili bir ağacın arkasında duruyordu. Burası, yeşil ve dev bir böcek için olabilecek en mükemmel gizlenme yeriydi. Teleskob olmasaydı Tom, düşmanını asla fark edemezdi.
Beyaz Balina YayınlarıKitabı okudu
"Freya’nın bu ödülü sayesinde, normalde gizlenmiş şeyleri görebiliyoruz,” dedi Tom. “Muhteşem! Bu teleskop, senin gizlenmeni sağlayan sihirli yüzüğün tam tersi.”
Beyaz Balina YayınlarıKitabı okudu
Yollardan biri, pirinçten yapılmış gibi duran, ufak bir teleskop resmine çıkıyor gibi görünüyordu. Diğerinin ucunda ise ufacık bir... böcek vardı! Tılsıma bakan Elenna şaşkınlıkla bir kahkaha patlattı. “Bir böcekle mi dövüşeceğiz yani?” diye sordu. Tom’un vücudundan ise bir ürperti geçti. Bu son Canavarın, resimde göründüğü kadar kolay bir düşman olmayacağını hissetmişti. Resmin hemen altına bir isim kazınmıştı. “Amiktus,” diye fısıldadı Tom. Gerçekten ölümcül bir düşman ismine benziyordu.
Beyaz Balina YayınlarıKitabı okudu
746 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.