Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Arthur Schopenhauer

Arthur SchopenhauerAşkın Metafiziği yazarı
Yazar
7.9/10
10,4bin Kişi
54,3bin
Okunma
5,6bin
Beğeni
214bin
Görüntülenme

En Yeni Arthur Schopenhauer Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Arthur Schopenhauer sözleri ve alıntılarını, en yeni Arthur Schopenhauer kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ne var ki kimse boş yere övünmesin. Nasıl ki her insan, isterse en büyük dehalardan biri olsun, öyle veya böyle bir bilgi alanında belirli sınırlamalarla karşı karşıyadır ve dolayısıyla insanların esas itibariyle huysuz ve budala çoğunluğuyla ortak kökünü açıkça ortaya koyar, tıpkı bunun gibi her insan, tabiatında müspet manada kötü olan bir şey barındırır. Hatta en iyi, dahası en soylu yaradılış bile zaman zaman zafiyetle malul münferit huylarıyla bizi şaşırtır; deyiş yerindeyse sanki böylelikle o, aralarında alçaklık, rezillik hatta gaddarlık yahut acımasızlığın her türlü derecelerine tesadüf edebileceğimiz insan soyuyla akrabalığını teslim eder. Çünkü o içindeki bu kötü unsurun, bu kötü ilkenin gücü dolayısıyladır ki zorunlu olarak bir insan olmuştur.
Ahlaki ve metafizik meseleler üzerine kafa yormalarının ve daha derin görüşlere sahip olmalarının bir neticesi olarak Budacılar büyük erdemlerden değil, büyük günahlardan yola çıkarlar; çünkü erdemler ancak kötülük yahut günahların karşıtları ya da onların etkisiz hale getirilmeleriyle görünür hale gelirler.
Reklam
Kim olursa olsun, her ne zaman bir insanla ilişki kurarsan, onun hakkında vakar ve kıymetine göre nesnel bir değerlendirme çabası içerisinde olma. Onun iradesinin kötülüğünü, anlayışının sınırlılığını veya fikirlerinin tersliğini nazarı itibara alma; çünkü ilki seni kolaylıkla nefrete, ikincisi küçümsemeye götürür. Tam tersine dikkatini sadece onun ıstırapları, ihtiyaçları, endişeleri ve acılan üzerine yoğunlaştır. O vakit her zaman onunla akrabalığını hissedecek; onun duygularını paylaşacak ve nefret ya da aşağılama yerine şefkat ve merhameti tecrübe edeceksin, ki sadece bu, İncil'in bizi davet ettiği αγαπη'dir
Sayfa 89 - Kardeşce sevgi demekmiş o Yunanca kelimeKitabı okudu
Dünyanın sadece maddi bir anlamı olduğunu ve manevi-ahlaki anlamının bulunmadığını söylemek, bütün yanlışların en büyüğü ve en tehlikelisi, en büyük ve en temel gaf, gerçek ruh ve mizaç sapkınlığıdır.
İntihar
Korkunç, kâbus gibi bir rüyada ruhsal gerilimin en yüksek noktasına ulaştığımızda, dehşet bizi uyandırır, gecenin bütün canavarları dağılır. Aynı şey, hayat düşünde de olur, dehşetin en azami haddi bizi ondan ayrılmaya zorlar.
Hepimiz fenomeniz
Kendinde şey ile mukayese edildiğinde bizler fenomenlerden başka bir şey değiliz, bu, varoluşumuzun conditio sine qua non'unun (olmazsa olmaz şartının) beslenme olarak sürekli bir ihtiyaç olan maddeden ve maddeye daimi bir akış oluşuyla teyit edilir, elle tutulur ve apaçık hale gelir. Dolayısıyla bu tür fenomenleri dumana, ateşe, ya da su fıskiyesine benzetiriz, ki hepsi de madde tedariki olmadığı zaman derhal kesilir veya durur.
Reklam
Dolayısıyla bizatihi zamanın biçimi hiç kuşku yok bize her türlü dünyevi coşku ve hazzın beyhudeliğini belletmenin çok iyi hesaplanmış bir yoludur.
Keşke şu kafaya ulaşabilsem
Geçmişte ele geçen ve şöyle ya da böyle bir haz yahut mutluluk vaat eden fırsatları değerlendirememekten ötürü üzülüp pişman olmak bir insan için ne büyük budalalıktır! Şimdi onlardan geriye elimizde ne kalacaktı? Bir hatıranın gölgesi sadece.
En akıllıcası hayatı bir desengaño, bir yanılsama olarak görmek olacaktır; başımıza gelen her şey bunun böyle olduğunu yeteri kadar açık biçimde gösteriyor.
Hayat kendisini öncelikle bir vazife, de gagner sa vie'nin (hayat kazanmanın) bir ödevi olarak sunar. Eğer bu yerine getirilirse, kazanılmış olan bir yüke dönüşür ve ikinci vazifeyi, can sıkıntısını uzaklaştırmak için bir şeyler yapma ödevini içerir, ki tıpkı bir av kuşu gibi her nerede güvenli hale getirilmiş (ihtiyaçlardan yakasını kurtarmış) bir hayat görse bu baş belası hemen başına çökmeye hazırdır onun.
Reklam
Keza ne doymaz bir varlıktır insan! Ulaştığı her tatmin yeni bir arzunun tohumudur, dolayısıyla onun ebediyen doyurulamaz arzularının sonu yoktur.
Dolayısıyla insan hakkında genel olarak, umutla şaşkına dönmüş vaziyette ölümün kollarında dans ettiği söylenebilir.
Dolayısıyla çoğu insan, hayatının sonuna gelip de geriye dönüp baktığında bütün ömrü boyunca ad interim yaşadığımı görecek ve dikkat etmeksizin ya da tadını çıkarmaksızın bakıp geçtiği bir şeyin hayatın ta kendisi oldugunu - bir başka söyleyişle, yaşamayı beklediği (ya da beklentisi içinde yaşadığı) şeyin bizzat kendisi olduğunu görüp şaşıracaktır.
Hayatımızın tabloları kaba mozaiklerle yapılan resimlere benzer, ki yakından bakıldığında hiçbir etkisi yoktur, güzelliklerinin anlaşılabilmesi için belli bir bakış mesafesi gereklidir.
Her şeyden evvel hiçbir insan mutlu değildir; bütün hayatı boyunca hayali bir mutluluk peşinde koşup durur, onu nadiren ele geçirir ve ele geçirse bile, geçirmesiyle birlikte bir yanılsamadan, bir düş kırıklığından başka bir şey kalmayacaktır geride; ve kural olarak sonunda bütün umutları suya düşecek ve limana bir enkaz halinde girecektir.
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.