David Gibbins Sözleri ve Alıntıları
David Gibbins sözleri ve alıntılarını, David Gibbins kitap alıntılarını, David Gibbins en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Bunu hayatın pahasına koru," dedi. Kimseye tek bir kelime bile etme. Kendisi de Bede'yi aldı ve bir yandan cep telefonunu çıkararak hızla duvara doğru yürüdü. Tam eğilirken Jeremy heyecanla seslendi.
"Şu harf," dedi. "Bunu daha önce bir yerde gördüğümü biliyordum. Harf filan değil. Burada ne işi olduğunu katiyen bilmiyorum ama sadece tek bir şey olabilir. Yahudi Menora'sının simgesi bu."
Sayfa 47Kitabı okudu
Önemli şeylerin çok azı uzun süre gizli tutulabilir.
Sayfa 55Kitabı okudu
Eski âdetler zor yok olur.
Sayfa 168 - Altın Kitaplar Yayınevi
"Bir insan için küçük ama insanlık için dev bir adım "
Sayfa 345Kitabı okudu
Suikastçıların psikolojisi böyledir. Kendine tamamen güvenmen gerekir. Bu onların hem en büyük gücü, hem de zaafıdır. Özgüven, aşırı özgüven doğurur.
Hinduizm arkeolojik bir alan gibidir. Üst katmanlarını kaldırınca eski tanrıların, eski dinlerin hâlâ orada olduğunu görürüz.
Sayfa 150 - Altın Kitaplar Yayınevi
En kıymetli bilgiler, kâğıda geçirilmeyecek kadar kutsaldır.
Sayfa 56Kitabı okudu
Kadınlar hakkında pek bir şey duymuyor insan, öyle değil mi? Maceralar, savaşlar, hep erkeklerle ilgili. Ama kadınlar onca kayıba, acıya dayanıyor. O dönemde çocukların erken yaşta ölmesine alıştıklarını düşünebilirsin ama bence alışmıyorlardı. Belki bütün o dudak kemirmeler o acıyla başa çıkabilmek içindi.
Sayfa 220 - Altın Kitaplar Yayınevi
Önemli şeylerin çok azı uzun süre gizli tutulabilir.
Sayfa 55Kitabı okudu
Yani bilgiyi satın almak mümkündü?
Sayfa 56Kitabı okudu
Topkapı Sarayı, ........ şimdi dünyanın en güzel arkeoloji müzelerinden biri olmuştu.
Sayfa 111Kitabı okudu
İstanbul’da bir kez yolunu bulmayı becerirsen, hayal edebileceğin en zengin tarihi dokuyla karşılaşırsın.
Sayfa 111Kitabı okudu
İstanbul Boğazı bir kara köprüsüyken, buharlaşma yüzünden Karadeniz de, tıpkı tuzluluk krizindeki Akdeniz gibi alçalmıştı. Fakat Karadeniz; Tuna, Dinyeper ve Don nehirleri sayesinde tekrar doluyordu. Doluş hızı hemen hemen buharlaşma hızına eşitti ve bu yüzden denizin tuzluluk oranı değişti ve Karadeniz sonunda muazzam bir tatlı su gölüne dönüştü.
Sayfa 119Kitabı okudu
Bu yüzler yontucunun savaşta karşılaştığı yüzler. İnsan kendisini öldürmeye çalışaların yüzünü hatırlar.
Uluslararası sularda yapılan arkeoloji çalışmalarını tehdit eden en büyük tehlike, hiçbir ülkenin kontrolü altında olmayan bir sahada çalışmak zorunda kalmaktı.
Sayfa 34 - Altın Kitaplar YayıneviKitabı okudu