Anının gerçekten olup bitenle örtüştüğü koşullar vardır. Ama aynı zamanda öyle yerler ve anlar da vardır ki -terapide, hayatımıza dönüp bakarken, anne babamızı hatırlarken, özyaşam öykümüzü kaleme alırken olduğu gibi– insan kendi anılarının değişmiş olduğunu anlayıverir; bellek güvenilmez olduğundan değil, bir olay ya da yaşantı artık bambaşka bir gözle görüldüğünden ve eskiden taşıdığı anlamı artık taşımadığından.