Elisabeth Özdalga

Tarihsel Sosyoloji yazarı
Yazar
7.5/10
10 Kişi
57
Okunma
5
Beğeni
1.306
Görüntülenme

En Yeni Elisabeth Özdalga Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Elisabeth Özdalga sözleri ve alıntılarını, en yeni Elisabeth Özdalga kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Reform gemileri, açık denizlere yönelmek ve güçlü rüzgarlar yakalamaya çalışmak yerine, yelkenlerin indirildiği ve yüce ruhların dizginlendiği durgun sularda zapt edilir.
İşte insanın kafasının içi tahıl dolu olunca
İslamcılar imam hatip okullarını kadınlar için eğitim, belki de bir meslek edinme yolu olarak görürken, laikler orada sadece örtünen ve böyle yaparak kendi özgürlükleri ve kurtuluşlarına set çeken kadınlar görürler.
Reklam
Arap alfabesini kaldırmak, aynı zamanda Türk halkını Kur'an'ın dilinden koparma amacına da hizmet etti. Bu, laikliğin, yeni eğitim programının temel taşlarından biri olduğunu ortaya çıkardı. Kültürel reformlar, dini devletin denetimi altına sokmayı amaçlayan reformlarla sıkıca bütünleştirildi. Halifelik 1924'te kaldırıldı ve 1928'te İslam'ı devletin dini olarak kabul eden Cumhuriyetin ilk anayasasının ikinci maddesi, değiştirilerek, din ve devlet işlerinin ayrılması ilkesi getirildi. 1937'de laiklik ilkesi anayasaya dahil edildi. 1927'de din dersleri okul müfredatından çıkarıldı ve 1933'te teologlar, imamlar ve hatiplerin eğitimi, öğrenci yetersizliği nedeniyle sona erdi. Arapça ve Farsça 1929'da müfredattan çıkarıldı.
Kestirme, çoğunlukla etraftaki en uzun yoldur.
DOĞUBATI
Tarihsel Sosyoloji
Abrams’a göre iyi tarih aynı zamanda yeterince de sosyolojik olmalıdır ve samimi, yeterli bir tartışmaya açık bir şekilde teorik yapısını net bir şekilde ortaya koymalıdır. Aynı tema benzer şekilde Mehmet Genç’te karşılaştığımız bir ilgi noktasıdır. Genç’e göre de örneğin Türk tarihçiliğinin en büyük eksiği kendini milli sınırlar içine hapsederek, zaman ve mekan bakımından gelişme gösterememesidir. Ayrıca bunun sonucu olarak da muhteva bakımından son derece dar ve çoğu geleneksel kalan konuların sınırları içine hapsolmuş bulunması; bilim tarihi, teknoloji tarihi ve toplumsal tarih gibi alanlarla ilişki kuramaması ve sonuçta tarih formasyonunun sosyal bilimlerin diğer alanlarına karşı kapalı olmasıdır.
Sayfa 99 - Doğubatı Yayınları
Tarih her zaman yeniden yazılır.
Her dönem (tarihi) öncekinden teslim alır ve onu kendine hakim düşünce eğilimleri ile damgalar. Övgü ve suçlama buna göre pay edilir. Tüm bunlar meselenin kendisi tanınmaz hale gelinceye kadar sürüp gider. Ondan sonra artık orijinal kanıtlara geri dönmekten başka hiçbir şey işe yaramaz. Fakat bugünün etkisi olmadan tarihi incelememiz hiç mümkün olacak mı?... Tamamen gerçek bir tarih mümkün mü?
Sayfa 66 - Doğubatı Yayınları
Reklam
27 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.