En Beğenilen Fahir Armaoğlu Sözleri ve Alıntıları
En Beğenilen Fahir Armaoğlu sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Fahir Armaoğlu kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Selahaddin Eyyubi'nin kardeşi Turhan Şah 1173'te Yemen'i ele geçirerek Eyyubi devletine katmış ve Taiz'i de başkent yapmıştır. Eyyubilerden sonra Yemen Memlüklanın kontrolü altına girmişse de Yemen fiilen bağımsızlığını sürdürmüştür.
Sayfa 176 - Kronik Kitap 7. BaskıKitabı okudu
Arap ülkeleri savaş karşısında Mısır'ı desteklediler. Fakat bu destekleme diplomatik olmaktan öteye gitmedi. Mesela, İsrail'in komşuları Suriye ve Ürdün İsrail'e saldırmaya cesaret edemediler. Bunlar seferberlik ilan etmekle beraber, Suriye ve Suudi Arabistan İngiltere ve Fransa ile, Irak ve Ürdün ise sadece Fransa ile diplomatik münasebetlerini kestiler. Fakat orada kaldılar. Bağlantısızların büyük çoğunluğu da Nâsır'ı destekledi.
Sayfa 166 - Kronik Kitap 7. BaskıKitabı okudu
12-13 Ekim gecesi Ürdün birliklerinin İsrail köylerine saldırmaları ve bir kadın ile iki çocuğu öldürmeleri üzerine Ariel Şaron komutasında bulunan ve Birlik 101 denen beş yüz kişilik bir komando birliği 14-15 Ekim gecesi aynı bölgedeki Kibya adlı Filistin köyüne saldırdı. Yedi saat kadar sürdüğü anlaşılan saldırının neticesinde, dörtte üçü kadın ve çocuk olmak üzere 67 kişi öldürülmüş ve bazıları ağır olmak üzere 75 kişi de yaralanmıştı. Köy okulu ile köyün su deposu da dahil olmak üzere 45 ev de enkaz haline gelmişti. İsrail kuvvetleri Şukba ve Badrus köylerini de ateşe tuttular. Amerika ve İngiltere hadiseyi tepkiyle karşıladılar. Amerika, Dış Yardım Kanunu çerçevesinde İsrail'e yapmayı tasarladığı 60 milyon dolarlık yardımı askıya aldı. Güvenlik Konseyi meseleyi 19 Ekim'den itibaren müzakere etmeye başladı. Neticede, 24 Kasım'da, 2 çekimsere karşılık 9 oyla kabul edilen karar İsrail'i kınamaktaydı. Lübnan ile Sovyet Rusya çekimser oy kullanmışlardı. Lübnan, çok sert ve zorlama tedbirlerinin tatbikini isteyen bir karar için çaba harcamış, bu olmayınca çekimser kalmıştı.
Sayfa 138 - Kronik Kitap 7. BaskıKitabı okudu
Suudi Arabistan Kralı Abdülaziz İbni Suud daha 29 Kasım 1938'de Başkan Roosevelt'e mektup yazıp Arap ve Müslüman lideri olarak Arap meseleleri, fakat bilhassa Suriye ve Filistinle yakından ilgilendiğini belirtmiş ve bu konularda Amerika'nın görüşlerini öğrenmek istemiştir. Başkan Roosevelt de 9 Ocak 1939'da verdiği cevapta. Hem Araplara ve hem de Yahudilere tam manasıyla danışmadan, Filistin konusunda esaslı bir karar almayacağını söylemiştir. Denebilir ki, Kral Suud Başkan Roosevelt Filistin meselesinin içine çekmiş olmaktaydı. Aynı zamanda Riyad'da akredite olan Amerika'nın Kahire elçisi Alexander Kirk de, 1943 Nisan'inda Dahran'da Kral Suud ile yaptığı görüsmede Kral bilhassa şu iki nokta üzerinde durmuştur
1) Filistin konusunda Amerikan hükümeti herhangi bir harekette bulunmadan önce kendisinin fikri alınmalıdır.
2) Irak, Filistin ve Suriye'nin bir Haşimî kontrolü altına giirmesine Suudi Arabistan karşıdır. Kral Suud'un Haşimî kontrolü ile kastettiği şey, Ürdün Kralı (o zaman emir) Abdullah idi.
Sayfa 80 - Kronik Kitap 7. BaskıKitabı okudu
İngiltere'nin sınırlar konusunda Hüseyin'e fazla angaje olmamak istemesinin sebebi, Orta Doğu konusunda Fransa ile anlaşmak istemesiydi. Fransa'nın da Orta Doğu ile, geçmişten gelen yakın bir ilgisi vardı. Bu sebepten, Osmanlı Devleti Orta Doğu'dan tasfiye edilirken, İngiltere Orta Doğu'yu Fransa ile paylaşmak zorunluluğunu hissediyordu. Bundan dolayı İngiltere, Hüseyin'in kendisi ile girişmiş olduğu pazarlıktan, 1915 Kasım'ında Fransa'yı da haberdar etti. Bunun üzerine Fransa Orta Doğu'nun paylaşılması için İngiltere ile müzakerelere girişti ve iki devler arasında 16 Mayıs 1916'da Sykes-Picot Anlaşması denen anlaşma imzalandı. Bu anlaşma ile, Beyrut dahil, Akkâ'dan itibaren kuzeye doğru Suriye'nin bütün kıyı bölgeleri ile Adana ve Mersin bölgeleri Fransa'ya, Bağdat-Basra arasındaki Dicle-Fırat bölgesi de İngiltere'ye veriliyordu. Fakat Filistin için yine bir açıklık yoktu.
Sayfa 41 - Kronik Kitap 7. BaskıKitabı okudu
Her Devir Aynı Oyun
...
"Osmanlı Imparatorluğu çökme halinde bir vucuttur... Bu çöküşe sebep olan fenalıkların başında, ilk temellerini Sultan Selimin attığı son padişahın ise derin bir cahillik ve muazzam bir hayal gücü ile desteklediği, Avrupavâri reform zihniyeti gelmektedir ...
Bizim Bâb-ı Âliye tavsiyemiz şu olacaktır...
Dini müesseselere saygı esası üzerine kurunuz... Türk kalınız, şeriata uyunuz .
...
Sayfa 236 - TimaşKitabı okudu
