Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Julien Gracq

Julien GracqSirte Kıyısı yazarı
Yazar
7.6/10
29 Kişi
130
Okunma
13
Beğeni
2.365
Görüntülenme

En Eski Julien Gracq Sözleri ve Alıntıları

En Eski Julien Gracq sözleri ve alıntılarını, en eski Julien Gracq kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Uzun cümlelere örnek - 1
Vadinin dönemecinde birdenbire, beyaz tozdan unlara bulanmış değirmenci yollarının ortasında, güneşle birlikte kalkmış, sık mavi pullarla örtülü damlarıyla sabah sisinin içinden bir lüfer sürüsünü aratmayacak sedef parıltılarıyla çıkan, dua kitabındaki minyatürleri andıran tertemiz şirin bir kasaba, küçük köprüsünün ucunda mütevazi tepeciğine yaslanmış duruyor; evlerinin üzerinde, çok yukarılarda, şatonun geniş ve yüksek duvarı iki elle tutulup boylu boyunca açılmış bir kırallık baş bağı gibi yayılıyordu.
Sayfa 85 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Uzun cümlelere örnek - 2
İlerledikçe gece de değişiyordu; geceyarısının uyuşukluğu yavaş yavaş ağaçların doruklarına tırmanıyor, rüyaların daha hafif havası ağaç altlarına mavitırak tütsü buğusunu akıtıyor, ay yükseliyor, yağmurdan sonra gelen güzel havanın yolları kurutması gibi bütün dünyayı göz alabildiğine geçilebilir kılıyordu.
Sayfa 60 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Uzun cümlelere örnek - 3
Hava acı ve hemen hemen ılık oluyor, öğleyin orman yolunda yürürken her yan patikadan, güneşin vurup karları ışıldattığı yerlerde çözülen buzun karın gurultusunu andıran boğuk gürültüsünün yükseldiği duyuluyordu; ama kısacık akşam üzeriyle birlikte Meuse'ün ufukları da pempeleşmeye başlar başlamaz soğuk yeniden Çatı'nın üstüne sihirli bir gerilim seriyor; mühürlenen orman bir sessizlik tuzağı, kapalı demir parmaklıklarının yalnızca hayaletlerin gidiş gelişine teslim ettiği bir kış bahçesi olup çıkıyordu.
Sayfa 65 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Dejavu yaşıyorum sanki, ne kadar da Tatar Çölü bir kitap bu böyle...
''Gençsin, seni anlıyorum. Ben de vaktiyle senin gibiydim, görev aşkıyla doluydum. Doğrusunu istersen, çok bencil bir görev aşkıyla doluydum. Başımdan çok özel şeyler geçeceğini düşünüyor, yazgımın öyle olduğuna inanıyordum. Sen de benim gibi yaşlanacaksın, anlayacaksın Aldo. İnsanın başından özel şeyler geçmiyor. Hiçbir şey olmuyor... Belki aslında bir şeylerin olması da iyi değildir. Amirallikte canın sıkılır. O ufuktan bir şeyin doğduğunu görmek istersin. Senden önce başka insanlar tanıdım, hepsi de senin gibi gençti; hayalet gemilerin geçtiğini görmek için gecenin bir yarısında uyanırlardı. Sonunda da görürlerdi. Bu, burada bizim bildiğimiz bir şey: Güney serabı. Gelir, geçer. Sirte'de imgelem aşırı çalışır, baştan söyleyeyim; ama o işin de sonu gelir, insan sonunda imgelemini yıpratır. Bozkırlarımızda koşturan kanatları körelmiş kuşları gördün. Onlar bence güzel bir örnek. Üzerine konacak ağaç olmayan bir yerde kuşların uçmasına gerek kalmaz. Kendilerini çevreye uyarlamışlar. İnsan, amirallikte de kendini uyarlıyor ve işler böyle yürüyor, böylelikle yolunda gidiyor. Böylece burada güvenlik içinde yaşıyorsun. Aşırı can sıkıntısı çekiyorsan ve kendini o sıkıntıya, burada başarılı bir yol gösterici olan o tekdüzeliğe teslim etmek istemiyorsan... ...Sana buradan gitmeni öğütlüyorum.''
Sayfa 44 - YKYKitabı okudu
Dengenin güven verici yanı, dengeye getirilmiş olan şeylerin hiç kıpırdamamasıdır. Dengenin gerçeği ise, hafif bir soluğun her şeyi yerinden oynatmaya yetmesidir. Burada hiçbir şey yerinden oynamıyor...
Sayfa 45 - YKYKitabı okudu
Ben seni, uyuyan bu taşlar üzerinde düş kurmayacak kadar alçakgönüllü olmamakla suçluyorum...
Sayfa 45 - YKYKitabı okudu
Reklam
Her zaman görkemli bir hava içinde, sadakatle kutlanan bayram günlerinde sıradan halkın yüzünde, zevk alma taklidinin ardına özenle gizlenmiş bıkkınlık ifadesi vardı.
Sayfa 59 - YKYKitabı okudu
402 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.