Lokman Hekim hastaya önce neresinin ağrıdığını değil hikayesini soruyordu. Hikayesini anlatan hasta hiç farkında olmadan tedavi olmaya başlamış oluyordu. Çünkü dinleyen bir çift hekim kulağı ya da gülümseyen bir hekim yüzü, yüz reçeteye bedeldir.
İnsanoğlunun icat ettiği en güzel ve en çirkin, en yüce ve en aşağılık, en dâhiyane ve en aptalca şey belki de aynadır. Çünkü insan gerçeği hiç ekleme ve çıkarma yapamadan sadece aynada tüm çıplaklığıyla seyredebilir.
Merhum Mehmet Niyazi Özdemir, "Dâhiler ve Deliler" kitabında şöyle bir hakikati dile getiriyordu: Öyle yazarlar vardır ki bir tek kitap yazmış; o kitapla ölüm zarını yırtmış, ölümsüz olmuşlar. Hatta bazı yazarlar hiç yazmamış, sadece sanatkârca yaşamışlar. Fakat onların hayatından başkaları nice eserler çıkarmışlar."
İşte 44 yıllık ahir ömrüne sadece iki tane muazzam eser sığdırmış mistik bir şahsiyetin, ikinci kitabıdır Cebrail'in Kanatları. İlk olarak okuduğum Ölü Beyazı kitabı kadar bakir konusu ve Türkçeyi ilmek ilmek işleyişiyle, Cebrail'in Kanatları da okunmayı kesinlikle hak etmektedir. Güzel ve tefekküre yönelik kitap okumak isteyenler, Sancaktutar'ın zikrettiğimiz bu iki kitabından kana kana içebilirler...