1966 yılında İstanbul'a geldim. Çocukluğum keskin bir acıyla ikiye bölündü sanki. Gerçekleşmeyen düşler, aralarında doğup büyüdüğüm insanları paramparça etti.
Durup dururken yazı yazmıyor insan.Yazmak için bir derdinin olması lazım,normal olarak yaşamı sürdüremediğin için yazı yazıyorsun,bir yenilgiden sonra yazıyorsun.