Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Peter Marshall

Peter MarshallAnarşizmin Tarihi yazarı
Yazar
8.3/10
21 Kişi
75
Okunma
14
Beğeni
2.622
Görüntülenme

Peter Marshall Gönderileri

Peter Marshall kitaplarını, Peter Marshall sözleri ve alıntılarını, Peter Marshall yazarlarını, Peter Marshall yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yapılmış küçük işler, planlanmış büyük işlerden çok daha iyidir.
Peter Marshall
Peter Marshall
O "dünyanın örgütlü ruhtan yapıldığına inanan bir idealisttir."
Blake'in metafiziği, en iyi biçimde bir çeşit panteistik idealizm olarak tanımlanabilir. Dış dünyayı evrensel yasaların yönettiği devinen madde olarak gösteren Newton'un rasyonalizmini, Bacon'un ampirizmini ve Locke'un sensualizmini reddeder. Onlar için dünya tartılan, ölçülen ve sınıflandırılan sınırlı bir nicelikten oluşmuştur. Blake, kendi zamanında egemen dünya görüşünü biçimlendiren bu mekanikçi felsefenin, algılayan aklı algılanan nesneden, gözlemciyi gözlenenden ayırmasının büyük hata olduğuna inanır.
Reklam
Nietzsche, devamla, Devlet'in gereksiz bir icat olduğunu söyler. "İyi ve kötü, herkesin zehir içtiği yere Devlet diyorum: İyi ve kötü herkesin kendini kaybettiği yerdir Devlet: Devlet evrensel yavaş intihara hayat denilen yerdir." O, "ölümün vaizleri"ni çağırır. Yeryüzünde kendisinden büyüğünün olmadığını, "Tanrının düzenleyici parmağı" olduğunu iddia eder. "Kurnaz bir Cehennem aygıtı... ilahi onuru tuzağa düşürürken şarkı söyleyen bir ölüm atı"ndan başka bir şey değildir. Kilise de bir Devlettir ve Devlet "ikiyüzlü bir köpek"tir, çünkü yeryüzünün mutlak anlamda en önemli hayvanı olmak ister.
Sayfa 240
Devlet bütün soğuk canavarların en soğuğudur. Soğuk bir biçimde yalan da söyler; ağzından şu yalan dökülür: "Ben, yani Devlet, halkın ta kendisiyim."
Sayfa 240
Nietzsche
Hepsi de tahta ulaşmak için çırpınıyorlar: Sanki mutluluk o tahtın üzerinde oturuyormuş gibi, çılgına dönmüşler! Oysa çoğu kez pisliktir tahtın üzerinde oturan ve pisliğin üzerinde oturan da taht.
Sayfa 239
İsa, Blake'in en çok değer verdiği şeylerin simgesidir: bağışlama, enerji ve yaratıcılık. 
Reklam
Blake yaşama stoacı ve baskıcı yaklaşımlara topyekün karşı çıkar; Lavater'e düştüğü dipnotunda “Gerçek Hıristiyan felsefesinin en has Epikürcülüğü ve en yüksek miktarda tat almayı öğrettiğini” belirtir.
Sonuçta Blake cinsiyetin sadece bölünmüş zaman ve mekân dünyasına ait olduğuna inanır: “Gerçek İnsanlık Cinsiyet nedir bilmez” ve “İnsanlık çok ötesindedir / Cinsel örgütlenmenin.” Burada Sonsuz İnsan'ın çiftcinsiyetli (hermafrodit) olduğunu ileri süren Boehme'nin öğretisini kabul eder.
Bir ulus içindeki en yüksek güç olarak devlet ayrıca son çözümlemede askeri güce dayanır: “Bilinen en Güçlü Zehir Sezar'ın Defne Tacından gelir. İnsan Irkını yozlaştıramaz hiçbiri Zırhın demir kelepçesi kadar.”
“Çocuklar Boğazlanmak için yetiştiriliyor; bir zamanlar Çocuk Süt ile beslenirdi, fakat niçin Çocuklar şimdi kan ile besleniyor?”
Reklam
Blake için ilahi emir bahanesiyle konulan bütün kurallar “İsa'nın, perişan kılan Kin olarak açıkladıklarıdır.”
Kilise Devlet ile birleştiği zaman daha da zararlı bir güç yaratmıştır, çünkü “Devlet Dini bütün zulmün kaynağıdır.”
İlk günahı reddetti, çıplak vücudu övdü, fiziksel arzunun özgürce doyumunu savundu, Milton ve Catherine'i sevdi. “Kadının çıplaklığı Tanrı'nın yapıtıdır” diye yazdı. Ve Blake ona bakmaktan utanç duymadı.
Yaşamı boyunca ruhsal ve toplumsal özgürlüğü araştırmış; Devlet ve Kral, Kilise ve Tanrı, Ruhban ve Mammon, biçimlerindeki bütün otoritelere baş kaldırmıştır. Kan akıtılmaya başlandığı zaman Fransız Devrimi sırasında giydiği bonnet rouge'u çıkarıp atabilmiş, ancak ilk kez Amerikan bağımsızlık savaşının esinlemiş olduğu özgür toplum düşüne sıkıca sarılmıştır. Son günlerine dek bir “Özgürlük Çocuğu” olarak kalmıştır.
Ancak FAl'nin sempati grupları, kuşku götürmez biçimde öncü eğilimlere sahip olsalar da, ideolojinin yanı sıra karşılıklı sempati ve gönüllülük esasıyla bir arada tutulan özgür birliklerden oluşuyordu. Bunlar katı bir disiplin ve hiyerarşi içinde örgütlenen Komünist Parti hücreleri ya da kadrolarıyla kıyaslanamaz. Kendi aralarında kurdukları sıkı bağlar dikkate alındığında, geniş bır aileye benziyorlardı. Genellikle kendi inisiyatifleriyle harekete geçiyorlardı. Bu özellikleri otoriter Sol içinde onlara los incontrolados (denetlenemeyenler) denilmesine yol açtı. Ayrıca FAl, tıpkı CNT gibi konfederal çizgide örgütlenmişti; Yarımada Komitesi siyaset oluşturmaktan çok alman kararları uyguluyordu. Onların Bolşevizm ile aralarındaki farkın bilincinde olan ancak gerçek niteliklerini anlayamayan Troçki, FAl ye CNT'ye "burjuva demokrasisi arabasının beşinci tekerleği" diyordu.
Sayfa 636
705 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.