Refik Ahmet Sevengil kitaplarını, Refik Ahmet Sevengil sözleri ve alıntılarını, Refik Ahmet Sevengil yazarlarını, Refik Ahmet Sevengil yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Tang devrinde Ts'in denen bir nazım şekli ortaya çıktı. Bunlar eski Türk siirleri gibi dörder mısralık küçük manzumelerdi. Önceleri ayrı ayrı okunan bu manzumler sonraları yan yana getirilerek uzun bir sıra oluşturuldu. Bunlar temsillerde müzik eşliğinde okunurdu. Böylece operanın ilk örnekleri ortaya çıktı.
Türk toplulukları arasında çeşitli ayinler vardı. Bunlardan biri yine antik Yunan tiyatrosunun kaynaklarından olan Dionysos ayinlerini hatırlatır. Yakut Türklerinin inancına göre, en büyük ibadet değeri olan Art Thyun Aga adına yapılan törenlerde gençler sarhoş olup neşeli ve coşkulu sesler çıkararak danslar ederdi. Bu da sonraları Orta Asya'dan Anadolu ve Yunanistan'a geçtiğini tahmin ettiğimiz Dionysos ayinleriyle benzerlik gösteriyor.
Anadolu'daki kazılar ilerleyip çıkarılan eserler hakkında incelemeler arttıkça, Hitit kitabeleri daha iyi anlaşılacak ve birçok Yunan geleneğinin kaynağı bulunmuş olacak.
Sayfa 23 - alfa / kaynak: john gargstang-hitit imparatorluğu
Resim veya harfler kullanılarak yazının icat edilmesinden önce de şüphesiz dram vardı. Düşüncenin dışavurulması bakımından iş ve hareket sözden daha eskidir.
Psikoloji ve sosyolojinin sunduğu bilgiler ışığında ilerleyen düşünce akımları, dram sanatının insanın ortaya çıkışı kadar eski bir geçmişe sahip olması gerektiği sonucuna vardı. O halde artık tiyatro sanatının milattan altı yüzyıl önce Yunanistan'da veya Dionysos ayinlerinde ortaya çıktığı fikrinin karanlığa gömülmesi gerekiyor. Hiç değilse, tarihi ve coğrafi sınırlarla birbirinden ayrılan her kadim insan topluluğunun varoluşlarının ilk safhalarından itibaren ortaya koyduğu çeşitli sanat dalları arasında en kuvvetli mesaj verme ve ifade aracı olan dram sanatını kendiliğinden bulmuş olduğunu kabul etmek gerekir.
Son zamanlarda, bazı Batılı sanat tarihçileri, antik Yunan tiyatrosunun doğum tarihi olarak kabul edilen İÖ VI. yüzyıldan çok daha evvel, Mısır'da, Hint yarımadasında ve Çin'de dram sanatının var olduğunu ileri sürmeye başladı.
İstanbul’un eğlence hayatını fetihten ikinci meşrutiyete kadar kronolojik bir sırayla anlatan kitap, ilk kahvenin İstanbul’a nasıl ve ne zaman geldiğinden tütün ve içki yasaklarına, Lale Devri edebi faaliyetlerinden klasik musiki ve tiyatronun gelişimine kadar eğlence hayatına dair önemli ayrıntıları akıcı ve canlı bir üslupla dile getiriliyor. Hem saray ve çevresi hem halkın eğlence biçimi ilginç ayrıntılarıyla eserde yer alıyor. Osmanlının toplumsal yapısı ve kültürel ortamınına merak duyanların okumaktan zevk alacağı bir kitap.