Abdulkadir Bin Abdulaziz

Tağut ve Destekçileri yazarı
Yazar
9.0/10
9 Kişi
33
Okunma
4
Beğeni
3.231
Görüntülenme

Öne Çıkan Abdulkadir Bin Abdulaziz Gönderileri

Öne Çıkan Abdulkadir Bin Abdulaziz kitaplarını, öne çıkan Abdulkadir Bin Abdulaziz sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Abdulkadir Bin Abdulaziz yazarlarını, öne çıkan Abdulkadir Bin Abdulaziz yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Günümüzde tekfir konusu üzerinde bu kadar çok durulmasının en önemli sebeplerinden birisi de, İslam’a mensup olanların çoğunun herhangi bir zorlama ya da engelleme olmaksızın hanif dininden çıkmalarına sebep olacak küfre düşüren amellerde bulunmalarıdır. Bunun sebebi ise İslam’ın hükümlerinin yürürlükte olmaması ve dinden çıkmayı (riddeti) bir suç olarak kabul etmeyerek bunun karşılığında herhangi bir ceza öngörmeyen beşerî kanunlarla hükmedilmesidir.
Allah’a, Rasulü’ne ve dinine olan hangi düşmanlık, O’nun şeriatının hükümlerini terk etmek ve bu şeriatı küfür kanunlarıyla değiştirmekten daha büyük olabilir ?
Reklam
Dinin kaçınılmaz olarak bilinen meselelerinde cehalet mazeret değildir. Bunlar kolaylıkla elde edilebilecek bilgilerdir. Kaçınılmaz olarak bilinenlerin mukabilinde ise; gizli olan meselelerde cehaletin özür olabileceği söylenir. Çünkü her fert bu tür bilgiyi elde edemeyebilir.
Tevhid’in güzel, şirkin çirkin olduğu akıl ile bilinmeseydi, fıtratta bulunan bir şey olmasaydı, hiçbir yönden akla güvenilmezdi. Çünkü bu mesele açık olan meselelerin en önde gelenidir. Akıl ve fıtrata yüklediği şeylerin en net olanıdır; çünkü Allah bunları açıkladıktan sonra “Akletmiyor musunuz?” yahut “Düşünmüyor musunuz?” der.
“Kim Rahman’ın zikrinden yüz çevirirse , ona bir şeytan musallat ederiz; artık o, ona arkadaştır. Gerçekten bunlar (şeytanlar) onları yoldan alıkoyarlar. Onlar ise kendilerinin doğru yolda olduklarını sanırlar.” Zuhruf Suresi/36-37
Hüccet ikamesi ve hüccetin ulaştırılması başka şey, kendilerine hüccet ikame olunduğunda onu anlamaları başka şeydir. Onların küfrünü belirleyen, anlamamış olsalar dahi, hüccetin kendilerine ulaşmış olmasıdır. Eğer bu durumu anlamak size zor geliyorsa, Allah Rasulü’nün (s.a.v, Hariciler hakkındaki şu sözlerine bakın: “Onlarla nerede karşılaşırsanız öldürün.” “Gökyüzünün altındaki en şerli ölülerdir.”
Reklam
Artık insan için iki şahit vardır; fıtrat ve şeriat...
İbnu’l-Kayyım (r.h) şöyle der: “Allah rahmeti ve ihsanı tam olduğu için ancak rasul gönderdikten sonra azap eder. Eğer kişi kınanmayı ve cezayı hak eden bir amel işlerse, Allahu Teala’nın kulu üzerine iki hücceti vardır, ancak bu ikisi ikame edildikten sonra azap eder. Bunlardan birisi; kulun Allah’ın kendisinin yaratıcısı, Melîki ve Rabbi olduğunu ve Allah’ın kendisi üzerinde hakkının bulunduğunu ikrar etmesi ve bu fıtratla yaratılması. İkincisi ise; Rasulunu bunun ayrıntılarını açıklaması ve tamamlaması için göndermesidir. Artık insan için iki şahit vardır; fıtrat ve şeriat.
Ahkamu Ehli’z-Zimme, 2/564-565Kitabı okudu
Rasulullah (s.a.v) şöyle buyurur: “Kıyamet günü cehennem ehlinden olan bir adama şöyle denilir: ‘Eğer yeryüzündekilerin hepsi sana verilse, onları fidye olarak verir misin ne dersin?’ Adam: ‘Evet’ der. Allahu Teala: ‘Senden bundan daha kolayını istemiştim ve Adem’in sulbündeyken bana şirk koşmaman üzere söz almıştım. Yüz çevirdin ve bana şirk koştun’ der.”
Müslümanın her zaman hakka uyması gerekir. Müslümanların bir imamı (halifesi) varsa ona tabi olmak vacib olur. Hak olan şeylerde kendisine itaat edilir ama batıl olan şeylerde itaat edilmez. Hak daha önce ve evla olandır. Eğer Müslümanların bir imamı mevcut değilse, Cemaat kelimesi birinci manası ile yani mutlak bağlı kalınması gereken İslam dini olarak algılanır ki ona uymak da zaten vacibdir.
Söz ya da fiil türünden olan herhangi bir küfür sebebini işleyen kimse; namaz kılan, zekât veren, oruç tutan ve cihad eden bir kimse dahi olsa bununla kâfir olur.
56 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.