Ali elverdi paşa, Deniz gezmiş ve arkadaşları idam edilirken görevliydi. Deniz gezmiş ve arkadaşlarına İmam geldi ister misiniz diye sordu. Deniz gezmiş ve arkadaşları da bizim imamla dinle alakamız yok dediler. İdam sehpasına çıktığında : Yaşasın Marksizm , Leninizim yüksek ideolojisi! Kahrolsun emperyalizm! Yaşasın bağımsız Türkiye! Yaşasın Kürt ve Türk halkları!.. diyordu.
İşte bu beyni yıkanmış militanlar ölüm sehpasında dahi komünizm propagandası yapıyor ve kendisinin arkasından gelecek olanlara cesaret vermek istiyordu
Askerlerin bildiği şey şudur: Orduların yapamayacağı şeyi, iki satırlık propaganda yapar. Eğer bir orduyla karşıdaki birliğe taaruz ediyorsanız, muvaffak olamıyorsanız; oraya yalan bir haber gönderin. Bütün cephe çözülür ve sizin yapamadığınız, ordunun yapamadığı şeyi, o iki satırlık haber yapar.
Bunların işte adeta Türklüğe alerjileri vardır. Asla kabul etmiyorlardı. Bazıları savcılıkta verdiği ifadede: "Ben Türk de değilim, Müslüman da değilim!..." Demiştir.
Bu İlhan Selçuk denen kimse Moskova'ya gittiğinde, Lenin'in mezarını ziyaret etmiş, sarılıp öpmüştür. Ama bu şahıs, acaba bir bayram günü babasının mezarına gidip fatiha okumuş mudur?...
Sosyalist kelimesini taşıyan her türlü fikrin arkasında mutlaka Komünizm vardır. Sosyal demokrasi, komünizmin aşamasıdır. Mao söylüyor. Ben söylemiyorum.
Deniz Gezmiş, kamuoyunca da etraflıca ve açıkça bilindiği üzere, 1972'den önce kendi davranış ve düşünceleriyle Anayasaca benimsenmiş olan ilkeleri zorla kaldırmak çaba ve eyleminde bulunmuş ve bu isbatlanarak mahkümiyet kararı verilmiş, yerine getirilmiştir. Kendisi yerine getirme tutanağında da saptandığı üzere milli bütünlüğün karşısındadır ve
Gizli anarşist örgütleri ile CHP militanlarının kahraman mertebesinde göstermeye yeltendikleri Deniz Gezmiş ve benzerlerinin, vatan haini ve komünist oldukları, Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 28.1.1975 gün ve 30 sayılı dosyası hakkında, 1975/3206 esas ve 12932 sayı ile son defa ve kesinlikle aldığı karar tescil olunarak tarihe maledilmiştir.