Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Alimcan Şeref Bey

Alimcan Şeref BeyHarflerimizin Müdafaası yazarı
Yazar
9.0/10
2 Kişi
9
Okunma
1
Beğeni
2.291
Görüntülenme

En Eski Alimcan Şeref Bey Sözleri ve Alıntıları

En Eski Alimcan Şeref Bey sözleri ve alıntılarını, en eski Alimcan Şeref Bey kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Milli alfabenin zor olması hiçbir sakınca teşkil etmez. Aksine bir güç ve kuvvet kaynağıdır bu zorluk; Japonya'ya bakınız. Onlar, okur-yazar olmak için en az üçbin ideogram, kültürlü olmak için de on binin üzerinde kargacık burgacık şekil ezberlemek zorundadırlar. Geri mi kalmışlardır? Tam tersine, bu alfabe onları sabırlı, azimli, enerjik, güçlükleri yenen en ileri derecede zihin ve zeka talimleriyle pişmiş bir topluluk haline getirmiştir.
Bir milletin gücü ekonomisyle ve maddî terakkisiyle değil; kültürünün, karakterinin, şahsiyetinin üstünlüğü ile ölçülür.
Reklam
Bin yıllık milli yazı ya ne oldu
HALİDE Edib Adıvar, «Türkiye'de Şark Garp ve Amerikan Tesirleri» adlı kitabında, Kemalizm'in Türkiye'de lisana ve tarihe yaptığı baskılar kadarını Stalin'in Sovyetler Birliğinde. Hitler'in Nazi Almanya'sında yapmadığını yazar. Gerçekten de böyledir. Memleketimizde 1928'de tepeden inme bir inkılâpla milletimizin bin yıllık milli yazısı yasaklanmış, yerine Latin harfleri getirilmiştir.
Bu asrın başlarında kelime hazinesi 200 bini geçen Türkçemiz, yazı değişikliği ve sadeleştirme tahribatı yüzünden bugün, çoğu teknik terim olmak üzere, yirmi bin sözcüğün altına düşmüştür. Günlük gazeteler yayınlarında birkaç yüz kelime kullanabilmekte, halk kendi arasında iki-üç yüz kelime ile anlaşmaya çalışmaktadır.
Milli-İslami yazımızın yasaklanması yüzünden arşivlerimizi, kütüphanelerimiz: dolduran milyonlarca kitap, risale, vesika anlaşılmaz hale gelmiş. İstanbul Üniversite'sinin kapısındaki büyük Türkçe kitabeyi profesörler bile okuyamaz hale düşmüştür.
Sovyetler Birliği'nin çöküşünden sonra bağımsızlıklarını kazanan Türk ülkelerine, dış telkinlerle Latin yazısı devrimini ihraç eden Türkiye, aradan iki sene bile geçmeden, ekmiş olduğu Latincilik ve lâdincilik rüzgârının fırtınalarını biçmeye başlamıştır.
Reklam
Müslümanların ve Türklerin bin yıllık kültür vasıtası İslâm-Kur'an alfabesidir. Bütün kültür hazinelerimiz bu harf- lerle yazılıp kayda alınmıştır. Binaenaleyh asıl dönülecek alfabe budur.
Japonya'ya bakınız Geri mi kalmışlardır?
Milli-İslami alfabenin zor olması hiçbir sakınca teşkil etmez. Aksine bir güç ve kuvvet kaynağıdır bu zorluk; Japonya'ya bakınız. Onlar, okuryazar olmak için en az üç bin ideogram, kültürlü olmak için de on binin üzerinde kargacık burgacık şekil ezberlemek zorundadırlar. Geri mi kalmışlardır? Tam tersine, bu alfabe onları sabırlı, azimli, enerjik, güçlükleri yenen en ileri derecede zihin ve zekâ talimleriyle pişmiş bir topluluk haline getirmiştir. Japonya, eğer kendi öz yazısını değiştirip de Latin harflerini kabul etmiş olsaydı, bugünkü üstün ve başarılı duruma asla gelemezdi.
Türkleri kendi öz benliklerinden uzaklaştırdılar
Komünistler ve Ruslar, sömürmek istedikleri Müslü- manları ve Türkleri kendi öz benliklerinden uzaklaştırmak, yabancılaştırmak için bir kültür emperyalizmi siyaseti takip ederek onların aslî alfabelerini değiştirmiştir, önce latin sonra da rus alfabesini kullandırtmışlardır.
Türkiye idarecilerini ikaz etmiş
1927'de, İstanbul Darülfünunu (üniversitesi) profesörlerinden Avram Galanti adlı Musevi mütefekkir «Arabi Harfleri Terakkimize Mâni Değildir» unvanıyla bir kitap yazarak. Türkiye idarecilerini ikaz etmişse de onun bu uyarılarına kulak asan çıkmamıştır. Neticede Latin harfleri kabul edilmiş, eski alfabe yasaklanmış ve Türkiye büyük bir kültür erozyonuna maruz kalmıştır.
23 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.