Alfabe meselesi öyle basit tarafından bir <kolay okuyup yazmak>meselesi yahut şekle ait bir teknik değildir. Yazısı bir milletin hüviyetinin (kimliğinin) temel faktörlerindendir. Kanı A Rh pozitif olan bir adamın bu kan grubu nasıl değiştirilemezse, yazısı da değiştirilemez.
Elifbaya gelince bir harsçı-lisaniyatçı, ihsaiyatçı-iktisadiyatçı sıfatıyla söylüyorum ki,
elifba değiştirmek bizim medenî ve iktisadî cihetlerden yükselmemize asla yardım etmemekle kalmaz, bu sahadaki terakkilerimize büyük engel de olur.
Bizi medenî ve iktisadi inkişafa doğru ve yürümekte olduğumuz şâh-rahdan saptıracak adımları atmayalım, efendiler!..
Yazı ve alfabe ne kadar zor olursa, dil ne kadar işlek, zen- gin ve engin olursa, gelenekler ne kadar köklü ve eski olursa kültür o kadar kuvvetli, aydınlar o kadar yüksek, ilim-irfan ve eğitim o kadar müessir, millet ve devlet o kadar kuvvetli olur. Bilenle bilmeyen o kadar açık ve seçik ayırt edilir.
Gerisi lâf ü güzaftır.
Not: Latin harfleriyle yazmayan milletler ve devletler:
Bir milyarlık Çin, bir milyarlık Hindistan, bütün Arap âlemi, İran, Afganistan, Rusya, Ermenistan, Gürcistan, İsrail, Habeşistan, Yunanistan, Kore, Japonya vs.)
Yazı insana ötelerden, yüceliklerden verilmiş bir mevhibedir.
Yazı akıl gibi, iman gibi, güzellik gibi, aşk gibi ulvî bir şeydir.
Onu basit bir araç olarak görmek, kolay olsun, ucuz olsun, okuryazar çoğalıversin konusu yapmak hataların hatasıdır.