Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Andrey Platonov

Andrey PlatonovCan yazarı
Yazar
7.9/10
646 Kişi
2.401
Okunma
235
Beğeni
13,7bin
Görüntülenme

En Yeni Andrey Platonov Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Andrey Platonov sözleri ve alıntılarını, en yeni Andrey Platonov kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bazen yaşamaktan neden utandığını, kendisini bir kadın gibi, mutluluk ve haz arayan bir insan gibi hissetmekten neden kederlendiğini açıklayamıyordu; yalnızken bile bu yüzden elleriyle örterdi yüzünü, avuçlarının altında kıpkırmızı olurdu.
Sayfa 149Kitabı okudu
Hiçbir halk, Can bile, birbirinden ayrı yaşayamaz; insanlar birbirlerini sadece ekmekle değil ruhla da beslerler, birbirlerini hisseder ve hayal ederler; yoksa ne düşünsünler, hayatın şefkatli ve güven veren gücünü nerede tüketsinler, kederlerinin dağıldığını ve teselli bulduklarını nerede öğrensinler, nerede fark edilmeden ölsünler... Her insan, hayalleriyle sırf kendini beslediğinden, ruhunu da yer tüketir çok geçmeden, korkunç bir fukaralık içinde tükenir, delice bir keder içinde ölür gider.
Sayfa 132Kitabı okudu
Reklam
"Nazar, ben ne bekliyorum devamlı?" diye sordu Aydım. "Nedense çok mühim bir şey gibi görünüyor ama sonra bir şey çıkmıyor... Neden sızlamaya başlıyor yüreğim?" "Büyüyorsun, Aydım," dedi Çağatayev. "Bırak başında tuhaf bir şey olsun; bırak sızlamaya başlasın yüreğin; korkma sen, bu ıstırap olmadan hayat da olmaz."
Sayfa 123Kitabı okudu
Başkasına ait bir eşyaymış gibi hissetti kendini, malsız mülksüzlerin boş yere israf etmeye yeltendiği som mülküymüş gibi..
"Yaşamak bize göre değil," dedi sonra, "her gün denedik, olmadı.." "Olsun varsın, birlikte öğreniriz, " "Biraz sabredelim bakalım, sonra zaten hepimiz öleceğiz."
…farkına varmadığımız bir saadet sıkça yaşar gider böyle yanı başımızda.
Reklam
"Neden ölmek istediniz?" "Ruhumuz yaşamaktan uyuştu..."
Ama insanlar doğduklarından ötürü yaşarlar, akıldan ve hakikatten ötürü değil; yürekleri çarptıkça onların çaresizliğini işler, böler, kendi de sabır ve emek içinde kendi özünü yitirerek yıkılır gider.
"Ben seni tanımıyorum," diye cevap verdi Çağatayev. "Tanımazsın, yer gibi yaşıyorsun çünkü, içine giren hemen sonra dışına çıkıyor. Oysa bende her şey birikiyor..."
Bir gün anne olursam ben olucak gibi bu :°)
"Ve yüzümü ona eğip, 'Ne istiyorsun? Orası sıcak, sakin, ben de sinirlenmeyesin diye pek az hareket etmeye çalışıyorum, neden çıkmak istiyorsun içimden?..' diyorum. Ona alıştım, devamlı yanımda bir insanmış gibi yaşıyorum seninle yaşamak istediğim gibi, doğurmaktan korkuyorum; canım yanacağından değil, doğum onunla sonsuza kadar ayrılığın başlangıcı olacak, şimdi tekme vurduğu ayakları anasından ayrılmak için can atacak, hep uzaklara, daha uzaklara gidecek diye; ömrü boyunca, oğlum benden, benim ağlayan gözlerimden tamamen gizlenene kadar...
Reklam
Yani bütün mülkü göğsündeki yüreği; o da çarptıkça...
"İnan, Nazar, yıllar hızla geçiyor, ayrılığa alışırım ben." "Kötü bir şeye neden alışasın?" dedi Çağatayev; neden herkese inanılmaz gelirdi mutluluk ve insanlar neden birbirlerini sadece kederle baştan çıkarmak amacını güderlerdi, anlayamıyordu.
Ümitsizlik, keder, muhtaçlık minicik bir nokta gibi büzülebilir insanda; sadece ölümden önceki son nefes çıkarıp atabilir onları.
Çağatayev anlamamış gibi durdu kadının önünde. Kadının acısı değildi ona tuhaf gelen, yalnızlığın kaderinde olduğuna inanmasıydı; oysa Çağatayev onunla evlenmiş, onun kaderini paylaşmıştı. Acısını saklıyordu kadın ve harcamak için de acelesi yoktu. Demek ki insanın idrakinin derinlerinde ve yüreğinin tam ortasında, ömrünün baharındaki canlı, parlak gözleri sevenin kollarında, hatta çocuklarının öpücükleri arasında bile bulanıklaştırabilecek düşman bir kudret vardır.
Yalnız bana yalan söyleme, heyecanlanma; insanları kaybetmeye alışkınım ben.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.