Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Aslı Solakoğlu

Aslı SolakoğluAkıl Deliği Anadipsi yazarı
Yazar
7.2/10
5 Kişi
27
Okunma
2
Beğeni
1.310
Görüntülenme

Aslı Solakoğlu Sözleri ve Alıntıları

Aslı Solakoğlu sözleri ve alıntılarını, Aslı Solakoğlu kitap alıntılarını, Aslı Solakoğlu en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Kimin kimsen olmayınca kaçmak, dünyanın etrafını yaşım kadar dönmek, döne döne kaçmak oluyor.”
Sayfa 15
Kalbin delirmesi, diyor yanımdaki baba, ancak aşk ile olur.
Sayfa 79 - Notabene Yayınları
Reklam
“Çünkü ağaç hep vardır. Kökü evreni genişletir, dalları cümlelerimizi. Yaprakları birbirine dokunur bir sevinçle. İlk onlar duyar söylenecek olanı. Dildir ağaç.”
Sayfa 30 - Notabene Yayınları
-gece ona kalsın ister bazen-
“Herkes uyusun, gece ona kalsın ister bazen. Hikâyesi olsun ister. Bunu bilir: Gündüzün sesi duvara çarpıp duvar olurken, geceninki hep dokunulmazdır.”
Sayfa 20
-zaman da sıkılır-
“Öylece bekleyen biri vardı. Büyük patlamadan da önceye uzanan bir geçmişe sıkışmıştı bedeni. Zaman geçmiyordu. Zaman da sıkılır.”
Sayfa 9
"Kadın başkadır bütünde, çünkü kendini doğurur her seferinde. İyileşmek tuhaftır."
Reklam
"Insanın acısını akıtacağı bir yer olmalı. Eski aşklarını gömebileceği... Örneğin bir çimenlik, toprağı açıkta bir çimenlik olmalı. Bahar yeşilinin arasından hayat görünmeli, kurduyla solucanıyla. Çıplak ayakları ısırganlar dolamalı, yakmalı insanın canını. İnsanın kendi sevebileceği, acısı ile büyüyebileceği bir parça toprağı olmalı."
Sayfa 48
"Marketler köşe başlarını tutmaya başladığından beri, bakkallarda taze hiçbir şey bulunmuyor artık."
Sayfa 125
"Ellerim sonsuza kadar kapalı kalacak sanki. Yumruğumla sıkıp avucumun içine hapsettiğim kına değil, yüreğim. Tedirginim. Çevremde dönenler de benden değil, kendi türküsünü söyleyen çocukluk hayallerim sanki. Ya bu kayan görüntüler? Onlar karanlıkta ışıldayan mumlar değil, gözlerim... Gözlerim kapalı. Bekliyorum. Ağlama anne!"
Sayfa 126
"Ayran ekşimişti. Serinlikten çok, acı bir tat bırakmıştı ağzında. Beklediği gibi olmamıştı bu sefer. Bu sefer... Nasıl olurdu? Aynı köylünün, köylüsünün getirdiği keçi sütündendi. Değişiklik keçide miydi yoksa köylüde mi? Sütte miydi yoksa ayranda mı? Yoksa? Evet ağzının tadı kaçmış artık. Ne dizlerinde derman, ne de yüreğinde heyecan kalmıştı. Sıradanlaşan radyo haberleri gibi yavanlaşıyordu hayat. Yitiyor muydu umudu? Hayır! Bir bekleyişi kalmıştı, ama..."
Sayfa 38
Reklam
İnsanın acısını akıtacağı bir yer olmalı. Eski aşklarını gömebileceği... Örneğin bir çimenlik, toprağı açıkta bir çimenlik olmalı. Bahar yeşilinin arasından hayat görünmeli, kurduyla solucanıyla. [...] İnsanın acısıyla büyüyebileceği bir yer olmalı.
Sayfa 40 - Yitik Ülke YayınlarıKitabı okudu
Kimin kimsenin demedikleriyle yola gelmiştim, tohum atmıştım, filiz vermiştim kendime.
Bir film başlıyor zihnimde. İçindeyim ama değilim. İzliyorum ama oynuyorum. Başlıyor ve bitiyor.
"Yüzümü, kenarları gül oyalı tülbent örtüyor. Aralıklarından gördüğüm o dünyada ben yokum. Bu gece, bu kalabalık, küçük odada ve karanlıkta... Bana bakan gözler, bana gülen ağızlar, bana söylenen türküler... Anamın bir tane kızıydım. Çocukken. Ya şimdi? Hoşça kal anne!"
Sayfa 129
Parmaklarımı hissetmiyorum. İğnenin küt ucunda sallanan koyu kırmızı ipi, yemeniye sokup yemeniden çıkarıyorum. Düşlerime batırıp dünyadan çıkarıyorum. Toprağa batırıp gökyüzünden çıkarıyorum.
Sayfa 72 - Yitik Ülke YayınlarıKitabı okudu
39 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.