Bernard Victorri

Dilin Kökenleri yazarı
Yazar
5.7/10
11 Kişi
47
Okunma
0
Beğeni
296
Görüntülenme

En Beğenilen Bernard Victorri Gönderileri

En Beğenilen Bernard Victorri kitaplarını, en beğenilen Bernard Victorri sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Bernard Victorri yazarlarını, en beğenilen Bernard Victorri yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kendi kendine "Büyük bir beyin neye yarar?" diye soran yazarın cevabı şu olmuştur: "Çölde şarkı söyleyerek yürümeye yarar."
Kendi kendine “Büyük bir beyin neye yarar? diye soran yazarın cevabı şu olmuştur: “Çölde şarkı söyleyerek yürümeye yarar.”
Reklam
Dil eğer özü itiba­riyle enformasyonel bir kaide üstüne yaslanıyorsa, faydasız lakırdılar için bunca zaman harcanması şaşırtıcıdır.
112 syf.
5/10 puan verdi
Gelişime, antropolojiye ve psikolojiye ilginiz varsa zevkle okuyacağınız kısa bir kitap. Yaşam boyu biyolojik ve bilişsel gelişim dersimizin bağlamında önerilen bir kitap olduğu için okumuştum ve derste anlatılanlar bağdaşması benim için çok faydalı oldu.
Dilin Kökenleri
Dilin KökenleriPascal Picq · Bilge Kültür Sanat · 047 okunma
İnsan ile diğer sosyal memeliler arasındaki büyük farklılık şudur: İnsanda sosyal kontrol biyolojik düzeyde gerçekleşmez,sosyokültürel düzeyde gerçekleşir. Yasaklar, söz yoluyla ve sosyal grubun baskısıyla ve de yasaklar biyolojik olarak bloke edilmiş olmadığı için insana em­poze edilir; bu, kültürel olarak yasaklanan ve cezalandırılan o tür fiiller işlemeye muktedir oluşumuz (ki maalesef örnekleri az değildir) dolayısıyla böyledir. Bu farklılık, hominidlerin biyolojik evrimi çerçevesi için­de açıklanabilir. İnsanlaşma, beynin dikkat çekici bir gelişimiyle karakterize olan bir süreçtir; bilhassa da, evrimsel açıdan bakıldığında en yeni olan kısmının, yani neokorteks'in gelişmesi. Bu bölgeler, memelilerde içgüdüsel tepkilerden sorumlu olan, alt-kortikal ve daha ''arkaik" merkezleri kont­rol eder. Demek ki hominidlerin bilişsel kapasitelerinin artı­şı, yerleri daha uyumlanabilir ve daha ''düşünceye dayalı'' davranışlarla ikame edilen içgüdüsel davranışlara giderek daha fazla hakim olmaya sevk eder. Bir başka deyişle, bireysel zekanın gelişimi, in fine, (grup içindeki saldırganlığı kontrol eden içgüdüler gibi, türün devamlılığı için hayati olduklarından) en sağlamca yerleşmiş olanları da dahil iç­güdüsel tepkilerin kaybıyla orantılı gerçekleşmiştir.
... türümüzü Homo sapiens narrans diye adlandırmak gerekecektir; çünkü, türümüzü, onu önceleyen diğer Homo sapiens türlerinden ayıracak olan şey zekası değildir: insan gruplarının -insanlık için kurucu ve yeni bir ''bilgelik'' kaynağı olan- kendi tarihlerini anlatma kapasitesidir.
Reklam