Kureyş dışındaki diğer kabilelerde ise bu asabiyet duygusu, İslam'a karşı Kureyş'ten gelen bir peygamberi (Hz. Muhammed'i) kabul etmektense kendilerinden bir yalancıyı (Müseylime'yi) peygamber olarak kabul etme şeklinde yansımakta idi. Bu kör taassup, bir kabile mensubunun, kendi kabilesi dışındakilerle cennette olmaktansa kendi kabilesi ile cehennemde olmayı istemesi noktasına kadar varmıştı.