Yahudiler genellikle güneşin batışından bir sonraki gurub vaktine kadar yemek yemiyor, din adamı cübbesi giyiyor, başlarına kül serpiyor, yıkanmıyor, başlarını sabunlamıyor, çığlık atarak yalvarıyor ve ağlıyorlardı.
Kendisine: "Ey Allah'ın Rasulü, aşure günü Yahudi ve Hıristiyanların kutsal saydığı bir gündür." dediklerinde, Peygamber (sas) : "Gelecek sene olduğunda Allah izin verirse Muharrem'in dokuzuncu günü oruç tutarız." buyurdu. Gelecek sene olmadan Rasulullah (sas) vefat etti.
Peygamber (sas) Medine'ye gelince, Yahudilerin Aşura günü oruç tuttuklarını gördü ve onlara bunun sebebini sordu. Onlar bugünün Allah'ın Firavun ailesini denizde boğduğu, Musa ve beraberindekileri kurtardığı gün olduğunu haber verdiler. Peygamber (sas) : "Biz Musa'ya sizden daha yakınız." buyurdu ve oruç tuttu. İnananlara da o gün oruç tutmalarını emretti. Ramazan orucu farz kılınınca, aşure günü orucunu tutmalarını emretmediği gibi nehyetmedi de.