Charles Foster, Cambridge Üniversitesi’nde veterinerlik ve hukuk eğitimi aldıktan sonra, hukuk ve biyoetik alanında doktorasını aynı üniversitede tamamlamıştır. Halen Oxford Uehiro Center for Practical Ethics’de araştırma görevlisi olan yazar, Oxford Üniversitesi’nde Sağlık Hukuku ve Etik dersi vermektedir. Foster altı çocuğu ve karısıyla Oxford’da yaşamaktadır.
Tam adı:
Charles A. Foster
Unvan:
İngiliz Yazar, Gezgin, Veteriner Hekim, Avukat, Filozof
''Bir metre arkandayım ve burada olduğumun farkında bile değilsin. Yeteneklerinin o kadar büyük kısmını yitirmişssin ki ben senden daha iyiyim. Şu anda da bu korkunç gürültülü kornayı çalarak sana ikinci bir şans daha veriyorum.''
Yaptıklarım duyularımı geri kazandırdı bana. Elinde silah tutan bir adam, elinde kuş kitabı ve dürbün olan bir adamdan çok daha fazlasını görür, duyar, koklar ve sezer.
Ölüm gerçeği susamurunun ilk önce yüzüne vurur. Nehirde burun delikleri haricinde her yeri suya gömülmüş yatarken, önce koku ve eş değiştirme hikayelerini, ardından avcılar için verilen baloda pastaların kifayetsizliğini ve sonra içlerinde en tedirgin edici olan sesi, kızılağaçların altındaki yuvasından uluyan bir av köpeğine diğerlerinin koro halinde eşlik etmesini duyar.
Fakat bunların hiçbiri önemli değildir, hepsini defalarca deneyimlemiştir. Av köpekleri yalıçapkınlarının mesken tuttuğu ağaçtan sekip suyu yararak susamurlarına yaklaştığında işin seyri değişir.
Ne zaman ki yanaklarını okşayan su av köpeklerinin hareketiyle çalkalanıp titremeye başlar, o zaman yan gelip yarmak yerine fırlayıp kaçarlar. Yanaklar üzerlerine düşeni yapıp sahneyi görme duyusuna bıraktığındaysa sona gelinmiş olur.
Sinir kabloları ne kadar önemli olsa da yanaklardaki bölgesel hissiyatın yoğun kalması gerekir. Susamurunun kafası mütemadiyen şişkin salgı bezleri gibi olmalı ve dış dünyayı can havliyle zorlayarak daha fazla algıya kucak açmalıdır.
Benim kendi yanaklarımı yeniden eğitebilmek için yapabileceğim pek fazla bir şey yoktu.
Charles Foster, vahşi olmayı, insanın unutulan vasıflarının keşfine düşmek amaçlı doğada yaşayan hayvanlar ile insanı irdelediği kitabı.
ancak buna gerek de yokmuş aslında. keza insanın vahşiliğe dair unuttuğu şey ''ihtiyacı olduğu kadar yemek için öldürmek'' hepsi bu. ve bugün insan eski vahşi özelliklerini mumla aratacak vahşetler yaratan bir yaratıktır artık. yazarımız vahşi doğayı merak ederken asıl vahşiliği kaçırmış.
kitap, şehre hapsolmuş insan profilinin mental durumlarını anlamak için aslında birebir. ancak insanı hayvanlaştırmanın hayvana hakaret olduğunu düşünüyorum. bu yönüyle kitabı sevemedim diyebilirim. oldukça samimi bir dil kullanılmış olması kitabın masumiyetini gösteriyor ancak konumuz vahşi doğanın vahşetiyse, insan olarak zaten bu vahşeti biz yaratıyoruz. diğer canlılar canlılık hayatlarını sürdürmek için yaşıyor sadece.
Hayvan OlmakCharles Foster · Kolektif Kitap · 201639 okunma
Büyük bir umutla başladığım hayal kırıklığına uğradığım bir eser...
Zaman kaybı...
Bağlantısız sözler...cümleler. ..mantık hataları..
Din ile bilim iç içe bazen red ediş ...
Kararsızlık. ...
Hayvan OlmakCharles Foster · Kolektif Kitap · 201639 okunma
Kitap sade ve anlaşılır bir dilde yazılmış ve akıcılığı gayet iyi. Genel olarak kitap insanların başkalaşmasını konu edinmiş ve farklı türden hayvanları, onların yaşam tarzını, insan doğasına uyarlayarak anlatmaya çalışmış. Okunmaya değer bir eser.
Hayvan OlmakCharles Foster · Kolektif Kitap · 201639 okunma