Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Christophe Grojean

Christophe GrojeanHiggs Bozonu yazarı
Yazar
8.2/10
21 Kişi
81
Okunma
1
Beğeni
746
Görüntülenme

Christophe Grojean Sözleri ve Alıntıları

Christophe Grojean sözleri ve alıntılarını, Christophe Grojean kitap alıntılarını, Christophe Grojean en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Nötrinolar maddeyle o kadar zayıf ilişki içindedirler ki bir kurşun levhadan geçmeye çalışan nötrinoların yaklaşık yarısını durdurabilmek için bu levhanın bir ışık yılı, 10.000 milyar kilometre kalınlığında olması gerekir.
Simetriler
Matematiksel açıdan bir simetri bir dönüşüme bağlı bir sistemin sürekliliğidir. Bir daire, kendi merkezi çevresinde dönünce değişen hiçbir şey olmaz. Dönme açısı bütünüyle mutlak bir değer alabilir. Sürekli bir simetriden söz edilir. Bir düzlem üstündeki bir kare bir daireden daha az simetriktir: 90 derecelik dönmelere bağlı olarak değişmezliğini korur. Eşkenar bir üçgen 120 derecelik dönmelerle sabit kalır. Kare ve eşkenar üçgen sadece kesintili dönüşümlere bağlı olarak değişmezlik gösterirler. Fizikte gözlemlenen dönüşümler çoğu zaman bir gözlemcinin görüşlerine denk düşerler. Sözgelimi bir olaylar kronolojisi yaz saatine ya da kış saatine göre ayarlanmış bir saatten hareketle değerlendirilebilir. Bütün ölçüler bir saatlik bir sapma gösterebilir ama zaman aralıkları zamanın kökeniyle ilgili bu hareketten etkilenmezler.
Reklam
Yaklaşık yüz yıl önce on kadar fizikçiydiler. Rutherford, Planck, Einstein, Bohr, Heisenberg, Pauli, Dirac, de Broglie, Schrödinger gibi devler ilk düşüncelerinden çıkmış gözüken bu fikirlere bir anlam kazandırabilmek için kafa patlatıyorlardı. Kendilerini kabul ettirmeye başlayan fiziğin bu yeni kurallarını kimse anlamıyordu. Ve bugün, tüm dünya ülkelerinin gayrisafi yurtiçi hasıla toplamının üçte birinden fazlası onların keşiflerinin meyvesidir.
Termodinamiğin kurucularından biri olan Thomson -273 derece mutlak minimal bir ısının varlığını anlayan ilk bilim insanıdır ve enerji aktarım kurallarını çok iyi biliyordu. Güneş enerjisinin kökeni kimyasal olsaydı Güneş'in üç bin yıldan fazla parlayamayacagini ta o zaman hesaplamıştır. Darwin'e göre İngiltere'nin güneydoğusundaki kent düzlüklerinin bugünkü morfolojisi en azından üç yüz milyon yıllık bir erozyonun sonucudur. (Ancak) Thompson'un kuramında Güneş'in yaşı konusunda, Darwin'in ihtiyaç duyduğu üç yüz milyon yıl söz konusu değildir. Thompson'un bilimsel otoritesinin ağır basması sonucu Darwin kitabının son baskılarında Dünya'nın yaşı değerlendirmesinden vazgeçmek zorunda kalmış ancak türlerin doğal ayıklanma yoluyla evrimi düşüncesinden vazgeçmemiştir.
Charlie Chaplin bir gün Albert Einstein'a söylediklerini bu bozanla ilgili olarak da tekrarlardı hiç kuşkusuz: "Beni alkışlıyorlar çünkü herkes anlıyor; sizide alkışlıyorlar çünkü hiç kimse anlamıyor."
"Her saniye Güneş'te 620 milyon ton hidrojen 615 milyon ton helyuma dönüşür ve bu sırada açığa çıkan enerji miktarı, tüketilen bin kere milyar kere milyar litre benzine eşittir."
Sayfa 15
Reklam
LHCb bir alt kuark içeren ve evrenin niçin antimaddeden değil de maddeden oluştuğunu anlayabilmemizi sağlayacak olan hadronların incelenmesine yönelik bir deneydir.
LHC'de hangi tip parçacıklar çarpışır?
Farklı parçacık hızlandırma mekanizmaları elektriksel alanların kullanımına dayanır ve bu parçacıkların yörüngeleri manyetik alanlarla belirlenir. Sadece elektromanyetik etkileşime duyarlı ve dolayısıyla elektrik yüklü parçacıklar kullanılabilir. Ayrıca bu parçacıkların istikrarlı olmaları, yani kendiliklerinden başka parçacıklara bölünmemeleri gerekir; çünkü aygıtın içinde saatlerce dolaşabilmelidirler. Bu durumda şunlar kullanılabilir: elektronlar, protonlar (ve antiparcaciklari) ve iyonlar.
Charlie Chaplin bir gün Albert Einstein' a söylediklerini bu bozonla ilgili olarak da tekrarlardı hiç kuşkusuz: " Beni alkışlıyorlar çünkü herkes anlıyor, sizi alkışlıyorlar çünkü hiç kimse anlamıyor!"
Yıldızlararası uzamın ısısı
Gözlenebilen evren kozmolojik derinliklerin içinde yüzer. Gördüklerimiz mikro dalgaların dalga uzunluğuna yakın bir fotonom ışınımıdır. Evrenin bugünkü ısısı yaklaşık 3 Kelvin derecedir. Teoriye göre, bu ışınım Büyük Patlama'nın sonucudur. Varlığı 1948 yılında açıklanmış ve daha sonra deneysel açıdan gözlemlenmiştir. Bu gozlem Big Bang teorisinin en güçlü kanıtlarından biridir. Kesinlikle çok değerli olan eski televizyon bu kozmolojik derinliği görselleştirebilir: televizyonun ayarı kötü olduğunda ekrandaki karlanmanın nedeni bu fosil ışınımıdır.
Reklam
Karikatürize edilmiş bilgin imajlarına baktığımızda genellikle ak sakallı, saçları diken diken olmuş bir kişi görürüz. Odası tavana kadar yükselen karmakarışık kağıt yığınlarıyla doludur. Karatahtası doğal olarak anlaşılması mümkün olmayan matematik formüllerle kaplıdır. Bu klişelerden bazıları çok doğru olmakla birlikte, bütün disiplinlerden bilim insanlarının takıntısı çoğu zaman farklılıkta bir düzen bulmak amacıyla gözlemledikleri şeyleri sınıflandırmaktır. 18. yy'da botanikçilerin, daha sonr 19. yy'da kimyacıların önemli uğraşısı budur. Parçacık fizikçilerinin sırası 20. yy'ın ortasında gelir.
Evrensel bir zaman söz konusu değildir, nedensellik kavramı artık basit kronoloji sorununa indirgenemez çünkü farklı yerlerde meydana gelen iki olayın düzeni bütün gözlemciler için aynı olmayacaktır: sadece bu iki olayı birbirinden ayıran zaman ve mekan aralığının bir kombinozenu aynı olacaktır bütün gözlemciler için. Özel göreliliğin öteki önemli önerisi evrensel bir üne sahip formülle özetlenmiştir: E=mc2. Yani kütle bir enerji biçimidir.
LHC’de hangi tip parçacıklar çarpışır?
(…) Farklı parçacık hızlandırma mekanizmalarının elektriksel alanların kullanımına dayandığını ve bu parçacıkların yörüngelerinin manyetik alanlarla belirlendiğini gördük. Sadece elektromanyetik etkileşime duyarlı ve dolayısıyla elektrik yüklü parçacıklar kullanılabilir. Ayrıca bu parçacıkların istikrarlı olmaları, yani kendiliklerinden başka
Sayfa 76 - SayKitabı okudu
Dinamiğin yani güçlerden oluşan bir bütünün simetriler oluşturabileceğini sezgilerimizle anlarız. Fizikte de aynı durum söz konusudur: elektromanyetik dalgaların dolayısıyla ışığın yayılmasını dikte eden Maxwell denklemleri bu ışığın boşlukta aynı hızla yayılmasını gerekli kılarlar. Kısacası Einstein'in hızların eklenmesi yasası yani farklı gözlemcilerin göreli hareketleri ne olursa olsun ışık hızını aynı ölçmeleri elektromanyetik dalgaların yayılması dinamiğinin bir sonucu şeklinde ortaya çıkar. (Maxwell denklemleri artık bir neden değil bir sonuçtur)
Sonsuz küçük içinde maddenin yapılanmasını sağlayan üç temel kuvvet vardır. Hadronlar içinde kuarkları tutan "güçlü kuvvet". Nükleer dönüşümü gerçekleştiren "zayıf kuvvet". Ve atomlardaki elektronları döndüren ve atomlar arasında bağlantı kuran "elektromanyetik kuvvet". Bunlar doğada çok farklı biçimde ortaya çıkan ve doğanın zenginliğini ve farklılığını oluşturan üç temel kuvvettir. Dördüncü temel kuvvet, Newton'un kuvvetidir; sizi maddenin sırlarını bulmaya çalışırken koltuğunuzda tutan bu kuvvetin yani yercekiminin sonsuz küçük dünyada yeri yoktur. Ya da daha doğrusu bu kuvvet parçacıklar dünyasını yöneten öbür üç kuvvete göre o kadar zayıftır ki bilinmez.
44 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.