Sevgili dostlarım, fikri bunalım her zaman sağlık belirtisidir. Ancak ve ancak fikri bunalım sayesinde birilerinin size yalan söylemeye, iktidarın belirlediği gerçekleri yaymaya, dahası insanların düşlerini ele geçirmeye yöneldiğini fark edebilirsiniz. Size ait gizli tarihi korumak için düşlerinize ve uydurma hakkına sahip çıkın. Uydurmak bir haktır. Uydurmaktan utanmayın. Çünkü herhangi bir yüzeyselliğin ya da iktidarın el koyamadığı bir kaleyi gerektiğinde korumanın en güçlü yolu özgürce uydurmaktır. Özgürce uydurun.
Her şeyi bildiğinizi, anladığınızı, okuduğunuzu ve eleştirebileceğinizi düşünüyorsunuz. Hayatın size sunduklarından memnun, gönül rahatlığıyla semiriyor, tüketiyorsunuz. Oysa sevgili dostlarım; kendi kendini ortadan kaldıracağı noktaya doğru hızla ilerleyen bir dünyada artık iktidarlara güvenmemek gerekiyor. Güvenmemek gerekiyor çünkü iktidar, midelerimizi doldurma karşılığında yalnızca davranışlarımızı değil, düşlerimizi de denetleme hakkını kendinde görüyor. Kendimizle barışmamızı, çatışmaya girmememizi istiyor.
“Huyumu, suyumu soracaksan, kafası karışık bir adamım. Yeterince büyük imtihanlardan geçmemiş olduğum için belki de. Yok geçtim sayılır aslında. Ya da şöyle söyleyeyim.”
....
“Her insanın onu bekleyen bir imtihanı olduğuna inanırım. O imtihanı bulmak gerekir, şahsi imtihanını seçmek insanın asli görevidir diyebilirim. Geçer ya da geçmez, o ayrı konu.”
...
“Bazılarından geçtim, bütünlemeye kaldıklarım var arada. Kafa karışıklığının fena bir şey olamadığını anlayınca biraz sakinleştim. Belki imtihanımı bulmaya hazır değilim diye düşündüm.”