Dylan Evans Gönderileri
Dylan Evans kitaplarını, Dylan Evans sözleri ve alıntılarını, Dylan Evans yazarlarını, Dylan Evans yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.arzu (désir).
...
Arzu ne doyurulabilecek bir iştah ne de sevgi talebidir, arzu ilkinin ikincisinden çıkarılmasından kaynaklanan farktır" (E, 287).
Sayfa 41Kitabı okudu
arzu (désir).
...
Arzuya dair hakikat bir dereceye kadar her sözde mevcut olsa da söz hiçbir zaman arzuya dair hakikatin bütününü dile getirmez. Ne zaman söz arzuyu dile getirecek olsa arkasında daima sözün ötesinde kalan bir artık bırakır.
Sayfa 40Kitabı okudu
aşk/sevgi (amour).
...
Ego alanına ait imgesel bir fenomen olan aşkın, simgesel düzene, yani Öteki'nin alanına kaydedilmiş olan arzunun zıttı olduğu şüphe götürmez (S11, 189-91 [199-202]). Aşk bir metafordur (S8, 53),arzu ise bir metonimi; hatta aşkın arzuyu öldürdüğü bile söylenebilir, zira aşk sevgiliyle bir olma fantazisidir (S20, 46) ve bu fantazi arzunun doğmasına neden olan farkı ortadan kaldırır.
Sayfa 46Kitabı okudu
aşk/sevgi (amour).
...
Aşk yanıltıcıdır; "Aynada yansıyan bir serap olarak, aşk özünde yanıltıcıdır" (S11, 268 [282]). Yanıltıcıdır çünkü insanın sahip olmadığı bir şeyi (yani fallusu) vermesini içerir; sevmek "sahip olmadığın bir şeyi vermektir" (S8, 147). Aşk, aşk nesnesinin sahip olduğu şeye değil, onda eksik olana, onu aşan bir hiçliğe yöneltilir. Nesne bu eksiklik alanına girdiği müddetçe değerlidir (bkz., S4, 156'daki örtü şeması).
Sayfa 45Kitabı okudu
aşk/sevgi (amour).
...
Aşk söz konusu olduğunda imgesel bir mütekabiliyetten bahsedilebilir, çünkü "sevmek esas olarak sevilmeyi istemektir" (S11, 253 [267]). Aşk yanılsamasını "sevmek" ile "sevilmek" arasındaki bu mütekabiliyet meydana getirir; aşkı hiçbir karşılığı bulunmadığı, sadece saf etkinliğin yer aldığı dürtülerin düzeninden ayıran da tam olarak budur (S11, 200 [211]).
Sayfa 45Kitabı okudu
aşk/sevgi (amour).
...
Simgesel düzende etkileri olmasına rağmen (bu etkilerden biri "simgeselin hakiki bir yitimi" ni yaratmaktır -S1, 142) aşk, Lacan tarafından bütünüyle imgesel bir fenomen olarak görülür. Aşk otoerotiktir ve temelde narsisistik bir yapıya sahiptir (S11, 186 [196]), çünkü "âşıkken insanın âşık olduğu şey insanın kendi egosudur, imgesel düzeyde yaratılan egodur" (S1, 142; bkz. NARSİSİZM).
Sayfa 45Kitabı okudu
Özne (sujet)
...
1953 yılında Lacan gelecekteki çalışmalarında sabit kalacak temel bir ayrım yaparak özne ile EGO'yu birbirinden ayırır. EGO imgesel düzenin bir parçasıyken, özne simgesel düzene aittir. Dolayısıyla özne bilinçli bir faillik duygusuna değil bilinçdışına denk düşer, zira bu duygu egonun yarattığı bir yanılsamadan ibarettir. Lacan'ın "öznesi" bilinçdışının öznesidir.
Sayfa 205Kitabı okudu
İmgesel (imaginaire).
....
İmgeselin insan öznelliği ve hayvan etolojisi arasındaki en yakın temas noktasını temsil etmesine rağmen (S2, 166) onunla hiç de özdeş değildir; insanlardaki imgesel düzen simgesel tarafından yapılandırılmıştır ve bu, "insanın [doğayla] imgesel ilişkisinin sapmış" olduğu anlamına gelmektedir (S2, 210).
Sayfa 152 - S2, The Seminar. Book I. Freud'a Papers on Technique kitabını ifade eder.Kitabı okudu
Gösteren (signifiant)
....
Lacan'a göre bir şeyin gösteren olmasının tek koşulu, değerinin yalnızca diğer bileşenlerden farklılığına binaen belirlendiği bir sisteme kaydedilmiş olmasıdır. Gösteren işte bu farklılığa dayalı doğası yüzünden asla tek ve sabit bir anlama sahip olamaz (S4, 289).Bilakis anlamı yapıda işgal ettiği konuma göre değişiklik gösterir.
Sayfa 132 - S4, Le Séminaire. Livre IV. La relation d'objet'i ifade eder.Kitabı okudu
Gösteren (signifiant)
....
Gösteren her şeyden önce farklılık üzerine kurulu kapalı bir sistemin anlamdan yoksun bileşenidir. Lacan söz konusu "gösterileni olmayan gösteren"e "saf gösteren" der -gerçi burada söz konusu olan kronolojik değil mantıksal önceliktir. "Hakiki gösterenlerin her biri esasında hiçbir şeyi imlemeyen gösterenlerdir. Bir gösteren ne kadar az şeyi imlerse o kadar dayanıklı olur." (S3, 185).İşte özneyi belirleyen de söz konusu anlamdan yoksun, dayanıklı gösterenlerdir; gösterenin özne üzerindeki etkileri bilinçdışını, dolayısıyla da bütün bir psikanalizin alanını teşkil eder.
Sayfa 131 - S3, The Seminar Book. III. The Psychoses, kitabını ifade eder.Kitabı okudu
