Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

E. H. Gombrich

E. H. GombrichSanatın Öyküsü yazarı
Yazar
9.2/10
331 Kişi
1.202
Okunma
118
Beğeni
7,4bin
Görüntülenme

E. H. Gombrich Gönderileri

E. H. Gombrich kitaplarını, E. H. Gombrich sözleri ve alıntılarını, E. H. Gombrich yazarlarını, E. H. Gombrich yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Beğenilerin tartışılamayacağını söyleyen o eski atasözü doğru olabilir; ama bu, beğenilerin geliştirilemeyeceği anlamına gelmez. Buna günlük yaşamımızda basit bir örnek verebiliriz. Çay içmeye meraklı olmayanlara hangi harman olursa olsun tüm çaylar aynı tadı verebilir. Ama farklı harmanları keşfetmek için uygun zaman, istek ve olanak bulurlarsa, tam olarak hangi çay karışımını tercih ettiklerini ayırt edebilecek yetenekli bir Çeşnici olabilirler ve artan bilgileri sayesinde en seçkin harmanların tadına varırlar.
“Duygular bazen öylesine güçlü ki, insan çalıştığını farketmiyor bile… ve fırça vuruşları, bir konuşma ya da bir mektuptaki sözcükleri andıran bir sıra ve ilişkiyle birbirini izliyor” Vincent Van Gogh
Reklam
Kuzey sanatı ile İtalyan sanatı arasındaki bu farklılık uzun yıllar sürdü. Gerçeğe yakın bir tahmin yapmak istiyorsak, eğer bir yapıt, nesnelerin, çiçeklerin, mücevherlerin ya da kumaşların betimlenmesinde mükemmelliğe ulaşmışsa, bunun kuzeyli, olasılıkla Flaman bir sanatçı tarafından yapıldığı; buna karşılık, eğer bir yapıt, güçlü dış hatlar, kusursuz bir perspektif ve mükemmel bir insan vücudu betimlemesine sahipse, bunun bir İtalyan sanatçısı tarafından yapıldığı söylenebilir.
Resim yapmanın aşağılık bir iş olmadığını ilk düşünen ve ressamları esinlenmiş şairlerle aynı kefeye koyanlar Çinlilerdi.
Naziler 1933 yılında iktidara gelince, modern sanatı yasakladılar.
Sayfa 567 - Remzi KitabeviKitabı okudu
688 syf.
10/10 puan verdi
·
21 günde okudu
Sanat tarihi yazımında kuşkusuz başyapıt sayılabilecek bir eser. “Görsel” Sanat tarihini, tarih öncesinden 20. Yüzyılın ilk yarısının deneysel sanatına kadar dönemlere ayırarak, örnekler üzerinden, her dönemin birbiriyle ilişkisini evrimsel süreç içindeki sürekliliği ile ve her dönemin sanatını etkileyen toplumsal, siyasal, sosyal…vb. etkenleri belirterek anlatıyor. Yazara göre her sanat yapıtını ve dönemini geçmişle ve gelecekle ilişkisi içinde değerlendirmek gerekiyor. Dolayısıyla her dönemin sanatını bir önceki dönem ve sonraki döneme etkisi içinde ele almış. Bu bilimsel bakış açısı’da anlatılanların daha iyi anlaşılmasını sağlıyor. Sanat eserlerinin görselleri bolca verilmiş ancak resimlerin çoğu siyah beyaz basılmış, renk incelemesi için ben Google’dan faydalandım, size de tavsiye ederim.
Sanatın Öyküsü
Sanatın ÖyküsüE. H. Gombrich · Remzi Kitabevi · 2017895 okunma
Reklam
Sanatta salt gelişmeden söz etmek olanaksızdır, çünkü bir doğrultudaki her kazanç, başka bir doğrultudaki bir kayıpla dengelenir. Geçmişin sanatını büyük harfle SANAT olarak kabul edersek şimdinin sanatını tehlikeye atmış oluruz. Sanat tarihi, ancak, bunun niçin böyle olmadığını ve sanatçıların değişik durumlara, kurumlara ve kuramlara niçin değişik biçimde cevap verdiklerini belirttiği an bir anlam kazanmaya başlayabilir.
Sayfa 490Kitabı okudu
Eğer 20. Yüzyılı niteleyen bir şey varsa, o da, bütün araçları ve görüşleri deneyebilme özgürlüğüdür. İfadecilik, Kübizm ve İlkelcilik akımları, zaman içinde düzenli bir biçimde ortaya çıkmamış, daha çok sanatçının imgeleminde kesişen ve birbirini etkileyen üç seçenek olmuştur. Önceki yüzyıllarda üslupların birbirini izlediğine bizi inandıran şey belki de, aradan uzun bir zaman geçmiş olmasından ileri gelen bir görme yanılsamasıdır. Bu kitapta ayrıca şunu da gördük; Gotik’le Rönesans, birbiri ardından gelmemişlerdir. Tersine, bu iki akımdan hangisinin başı çektiğini söyleyemeyeceğimiz evreler olmuştur kuşkusuz. Oysa sabırsız okur “cilik, izm” üzerinde her şeyi bilmek ister.
Sayfa 482Kitabı okudu
Sonunda hareket noktamıza döndük. Sanat adı verilebilen bir şey yoktur. Yalnızca sanatçılar vardır, yani biçimleri ve renkleri, tam yerinde oluncaya dek dengeleme gibi şahane doğa vergisine ve aynı zamanda, daha az rastlansa bile, her türlü parçacı çözümü reddedecek öznitelik bütünlüğüne sahip olan, içten bir çalışma için gerekli çile ve eziyeti göğüsleme parası a tüm kolay etkileri ve her türlü yüzeysel başarıları bir kenara iymeye hazır, insanlar vardır ve her dönemde yeni sanatçılar olacağına inanıyoruz. Fakat sanatın yaşayabilmesi, büyük ölçüden biz seyircilere bağlıdır. İlgimiz, anlayışımızla sonucu belirleyebiliriz. Geleneğin ipliğinin kopmaması ve sanatçılara, geçmişimizin kalıtımı olan o değerli inciyi zenginleştirme olanağı vermek için, biz çaba göstermek zorundayız.
Sayfa 474Kitabı okudu
Doğayı yeniden üretme gerekliliğinin, sanatın içsel zorunluluğundan çok, geleneğin bir ürünü olduğunu biliyoruz. Sanatçıya, ona meydan okuyarak zekasını dürtükleyen ve onu olanaksıza ulaşmaya iten o çözülmez sorunu bu gereklilik önermiştir. Ne kadar şaşırtıcı olursa olsun, bu sorunlara bulunan her çözüm, hep başka alanlarda başka sorunlar doğurmuştur ve gençlere, biçimlerden ve renklerden çıkarma yeteneğinde oldukları şeyi gösterebilme fırsatı vermiştir. Nitekim gelenekle bağlarını koparmış olan sanatçı da, çabalarına anlam veren dürtüyü bu geleneğe borçludur. İşte bu nedenle sanatın öyküsünü, her emeğin geleceği haber verdiği ve geçmişi anımsattığı, sürekli bir gelenekler örtüsünün ve değişimin öyküsü olarak anlatmaya çalıştım. Tarihin bundan daha büyüleyici bir yönü yok. Canlı bir zincir, hâlâ günümüz sanatını, piramitler çağının sanatına bağlar. Eski ödevler ortadan kalkınca yerini yenileri almış ve bu yeni ödevler sanatçılara, büyük yapıtların doğmasını sağlayan yönelimi ve hedefi vermiştir.
Sayfa 473Kitabı okudu
Reklam
Kelimeler bazen yararlı yol göstericilerdir; yanlış anlamaları ortadan kaldırmaya yardım ederler.
Sayfa 577 - Remzi KitabeviKitabı okudu
Hiçbir tablo kelimelerle tam olarak "açıklanamaz."
Sayfa 577 - Remzi KitabeviKitabı okudu
Apaçık gerçek şu ki, duygularımız görüş biçimimizi, daha çok da anılarımızı kendi renklerine boyar. Hepimiz, aynı yerin, ruh durumumuza göre nasıl değişik geldiğini denemişizdir.
Sayfa 447Kitabı okudu
Mimaride ve süslemede, yeni bir üsluba varma çabaları Art Nouveau deneylerine götürmüştür ve bu yeni sanatta demir yapı, taşkın süslemelerle birleşmiştir. 20. Yüzyıl mimarisi ve sanatı bu girişimlerden doğacaktı. Yeni ve eski, üslup ve süsleme endişesinden kurtularak yeni baştan başlamayı kim bilmişse, gelecek onun olacaktı. Genç kuşağın mimarları klasik süs motiflerini reddettiler ve bir binayı “işe yararlık” açısından ele almayı amaçladılar.
Sayfa 443Kitabı okudu
Cezanne, Van gogh ve Gaugin ile başlayan modern sanat, sanatsal sorunlar, akademilerde öğretilen teknik beceriden doyum sağlayamayan ve sayıları gittikçe çoğalan gençlerde de paylaşılmıştı. Küçük bir sanatçı grubu şunun farkına vardı; Akademik ilkeler tanınıp, zafere ulaşınca, bir boşluk duygusuyla kalınıyordu. Onlar da doğayı gördüğümüz gibi betimleme çabasında, sanatın elinden birşeylerin kaçtığını duyumsuyorlar ve bir şeyleri çılgınca tekrar yakalamak istiyorlardı. Modern sanat işte bu hoşnutsuzluklardan doğdu. Cezanne’ın Kübizm’i, Van Gogh’un (İfadecilik) Empresyonizm ‘i, Gaugin’in İlkelcilik’i, ilk başta çılgınca görünseler de, onlar, sanatçıların girdikleri çıkmazdan kurtulmaları için somut girişimlerdi.
Sayfa 441Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.