İkisi de gülümsüyordu. Sarıldılar ve bir süre konuşmadan o halde kaldılar. Birbirlerine ne söyledilerse kabul ettiler ve düzeltmeyi vaat ettiler. İkisininde belki söyleyecek çok şeyi vardı ama ikiside susmayı tercih etti. Bu susma daha sonra ortaya çıkarmak üzere yapılan bir sinir gömme değildi. Söyleyeceklerinin artık bir önemi kalmadığını gösteriyordu. Bu düşünceler, unutulma kutusuna atılmış söz öbeklerinden ibaretti sadece.