Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.38
Elizabeth Lim
Elizabeth Lim Yorumları ve İncelemeleri
Elizabeth Lim sözleri ve alıntılarını, Elizabeth Lim kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
#kitapyorumu
4/5 ⭐️⭐️⭐️⭐️
8/10 ⭐️⭐️⭐️⭐️
Mesele onu kurtarmaksa güneşten, aydan ve yıldızlardan bile vazgeçebilirim.
O- bir adı bile olmayan ama yine de binlerce adı olan çocuk. Elleri yıldızların kanıyla lekelenmiş çocuk.
Sevdiğim çocuk.
Kitabı sevdim.
Çoğu kitaptan farklı ve benzersiz bulduğum bir kurguya sahip olan Şafağı Ör kitabını birkaç
Kitap benim için biraz sönük kaldı şahsen belki ilk kitap olduğu içindir sonu zaten ikinci kitapta olayların daha çok olacağına dair bellirti vardı bakalım ne olacak.
Maia imparator terzisi olmak istiyodur ama kızları yapmıyorlardır ve o da abisi gibi davranıyor ve o şekilde katılıyor. Bu sırada testlere tabir tutulup kimin kazanacağını seçmeye karar vereceklerdir. Ve yeni gelecek olan kraliçe Maia'yi baya zorlamaya çalışır ve ondan bilgi de almak ister. Bakalım neler olacak.
Bir de kitapta Edan'ı çok sevdim. Maia'yla ilk başta uğraşması, ilişkilerinin ilerleyişi en çok hoşuma giden kısımdı. İkinci kitap umarım beklentimi karşılar. Çünkü ilk kitap fazla karşılamadı. Her neyse okuyacak olanlara şimdiden iyi okumalar.
Bir başka serinin daha sonuna geldik. Konu bakımından hoşuma giden kitap oldu. Maia elbiseleri tamamlamıştır ve düğün olmak üzeredir ama işler ters gider. Ters giden olayları düzeltebilecek mi yoksa daha da mı kötü olacak. Edan'ı bulabilecek ve her şeye göğüs gerip mutlu sona kavuşmak için her şeyi yapmaya hazırlar.
Maia ilk kitapta beni sinir etmeye başlamıştı bu kitapta da devam etti ama yapacak başka seçeneği olmadığını düşündüğü için yaptı olarak farz ettiğim zaman o kadar da sınır olmamaya başladım. Edan'sa cidden en sevdiğim karakterlerden biri oldu naifliyle beni benden aldı. Khaunujin aşırı derecede nefret edilesi karakter ve okurken de çokça söylediğim oldu.
Genel olarak beğendiğim bir seri oldu.
#kahvelikitaplaaryorumluyor
5/5
- Edan. Beni buldun.
' Seni her yerde bulurum, xitara.'
Ahhh Edan!
Sanıyorum ki ikinci kitabı Edan için okudum.
Çünkü bu kitap sanki böyle yazayım bitsin gibi olmuş. Keşke üç kitaplık bir seri olsaymış ya o can alıcı noktalar hızlıca geçilmeseymiş. Ya da seriyi çok sevdim o yüzden bitsin istemediğim için böyle konuşuyor da olabilirim.
İkinci kitap için açıkcası daha çok beklentim vardı. Çünkü ciddi anlamda ilk kitap çok iyiydi o büyülü evren, o karakterler, karakterlerin kişiliği duruş ve tavırlarını çok beğenmiştim. İkinci kitap kötü değildi ama ki sadece birazcık her şey hava da kalmış.
Maia, yapması gereken üç elbiseyi tamamlarken iblise verdiği sözden ötürü onlara benzeyecek ve onlara gardiyanlık edecektir. Ve bu süreçte değişime uğrama sürecinde de kafasının içindeki iblislerle ve Edan'ın tekrardan güçlerine kavuşması ve Maia 'yı da kurtarmak istemesi açısından pek kendisi yoktu.
Kitapta Kral' ın sonu, Sarnai ve bir çok karakter bana birazcık geçiştirilmiş gibi geldi. Onun dışında kurguyu karakterleri çok sevdim. Asya mitolojisine de ilginiz var ise bu kitap tam sizlik diyebilirim.
" Zaman tüm yaraları hafifletir, kalp yaralarını bile. "
" Gücün bazen işleri iyiye değil daha kötüye götürebileceğini biliyorum."
#yabancıyayınları
#akşamıçöz
Size okuyanın dilinden düşmeyecek efsane bir kitap önerisiyle geldim. Yazarın anlatımı çok akıcıydı. Kesinlikle bir gecede rahatlıkla bitirebileceğiniz masal tadında bir kitaptı. Zaten “Mulan ve Project Runway’in göz alıcı bir birleşimi” cümlesi ile çok tanıtıldı. Benzerlikler olduğu da oldukça dile getirildi. Özellikle Mulan ile benzer temaya sahip olduğu iddia edildi. Bu konuda biraz araştırma yapınca neden benzerlik olduğunu daha iyi anladım. Çünkü ikisinde de hayalleri uğruna erkek kılığına giren güçlü kadın karakter var. Fakat başka zamana uyarlama söz konusu olduğu için benzerlikler bununla sınırlı kalıyor. Kitapta en beğendiğim özellik olay örgüsünün romantizm ile harmanlamasıydı. Normalde romantizm ile harmanlanmasını yapay bulurum. Ama bu kitapta bu düşüncem tamamen değişti. Çünkü Edan 'ın aşırı sempatik olduğunu düşünüyorum. Karakteri baya sevdim yahu. Maia ile oldukça uyumlulardı. Sadece olay örgüsünde ufak bir boşluk hissettim. O da daha çok olayın geçtiği mekan tasvirleri az olmasından kaynaklandı. Ha bir de büyü vardı. Ama büyünün kaynağı nereden geliyordu? Yani bu kadar yoğun olan bir büyü nasıl ortaya çıkmıştı? Bu sorulara cevap alamadım. Bilgi eksikliği olduğu için boşluk hissetmeme sebep oldu. Tabi kurgu o kadar muazzam ki bunlar görmezden gelinebilir. Çünkü akışa kapıldığınız an olaylar sizi içine çekiyor. Seri olmasına çok sevindim ama keşke seri tamamlanınca okusaymışım. Çünkü öyle bir yerde bitti ki devamını çok merak ettim. Umarım yayınevi arayı fazla açmadan devam kitabını bizlerle buluşturur.
Bu senenin favori listesine girecek Şafağı Ör yorumuyla geldim.
Fantastik sevgim zaten sonsuz. Bildiğimiz türlerin ve dünyanın dışına çıkarak yazılmış bir kitap okuyunca çok daha mutlu oluyorum.
İçinde yeterli dozda -her yaşa uygun olacak kadar- romantizm var ve bunların yanında şahane bir büyülü dünya düşünün. İşin içine sanat girince kitabı
2021 SENESİNİN EN FAVORİ FANTASTİK KİTABINI BİTİRDİMM
Kitabımızın ana karakter olan Maia Tamarin hayali olan sarayda terziliğe adım atmak için yapmam dediğini şeyleri yapıp, zorlu bir maceraya adım atar.
Kendinden ödün vermesi gereken bu yolda kaos, entrika ve yalan hepsi ile mücadele etmesi gerekir. Ailesine duyduğu özlem ise tarifi imkansız acısı…
Bir diğer karakterimiz olan Başbüyücümüz Edan ise sarayda sıkılmalarına yeni bir heyecan katmak için Maia ile ilgilenmeye başlar. Gizemli havası, alaycı konuşması ile Maia’yı deli etmek isterken sonlarına mı yaklaşıyorlar yoksa her şey daha yeni mi başlıyor bilinmez.
Arkadaşlar Edan’a aşık oldum!! O nasıl güzel kurgulanmış bir karakterdir öylee. Kitabı okurken zaten hep bir soluksuz kalıyorsunuz. Ne oldu ne olacak acaba şimdi mi çıkıyor olaylar derken her sayfayı merakla çeviriyorsunuz. Tabi bunda çevirinin de payı çok büyük.
Kitabın dili akıcı ve olay örgüsü o kadar güzel işlenmiş ki okurken bir bakmışsınız kitap bitmiş
Deli gibi ikinci kitabı bekliyorum ve asıl olayların daha yeni başlayacağına inanıyorum
İlk sayfadan itibaren temposunu koruyan bir kitap. Kitap boyunca betimlemeler tam kıvamındaydı. Öyle ki kendimi dizi izliyormuş gibi hissettim. Hayal gücümün sınırlarında dolaştım ve bu muhteşemdi. Karakterlerin arasındaki uyuma hayran oldum. Oğlanın gizemli olması ilk defa beni sinir etmedi. Başka bir olasılık da yoktu bence. Maia çabuk öğrenen ve öğrendiklerini kullanabilen biriydi. Bu ikiliden kötü bir uyum beklemek saçma olurdu zaten. Gerçekten çok şey yaşanmış olsa da aslında her şeyin yeni başladığını sadece okumakla kalmadım, hissettim. İkinci kitaba başlamak için can atıyorum. Özellikle Edan gibi asırlık sırları olan bir büyücü varken yazarın kitabı nasıl bitirmiş olabileceğini endişeli bir şekilde merak ediyorum.
Kitabın başlangıcı mulana benziyordu galiba uyarlamasıymış açıkçası konusu olsun olayların seyrettiği mekanlar olsun çok beğendim maia ve edan ikilisi kalbimi çaldı diyebilirim o kadar tatlı bir ikili oldularki favori çiftlerim haline geldiler kitapta sürekli bir hareket ve aksiyon olması sizi hiç sıkmıyor üç elde edilmesi gereken malzeme boyunca bambaşka mekanlara gidiyorsunuz tabii bunların yanı sıra beni en etkileyen olay ise maianın elbiseyi giyip edanı esaretinden özgür kılıp kendini iblis olmaya mahkum ettiği o andı fedakarlığın aşkla birleşimini yazar çok asil bir biçimde betimlemişti açıkçası kitabı çok çok beğendim ayrıca yabancı yayınlarını kitabın şömizi için tebrik ediyorum yumuşacık bir dokusu vardı sarılıp uyumak istedim
Maia adlı başkarakter kız erkek kılığına girip saray terzisi olmak için yarışmaya katılıyor çünkü kızların imparator terzisi olması yasak. Başbüyücü Edan var bir de, beğendiğim bir karakter oldu kendisi:) Kitabın ilk bölümleri iyi gidiyordu ama sonlara doğru beğenmemeye başladım. Karakterler çok kararsızdı. Maia da birkaç yönden zayıftı bence kitabın sonlarına doğru kıza bir şeyler oldu -okuyunca anlarsınız- djsisis umarım Leydi Sarnai ve Lord Xina ikinci kitapta daha çok yer alıyordur çünkü onların sonunu da merak ettim. Yani demem o ki orta derece iyi bir kitaptı.
Ah Maia...
Bir serinin daha sonuna geldik. Açıkçası en çok Edan'ı özleyeceğim. Onun yeri benim için her zaman ayrı olacak. Bu kitap hakkındaki düşüncelerime gelecek olursak serinin ilk kitabını ( Şafağı Ör) daha etkileyici bulmuştum. Bu kitapta eksiklikler daha çok ortadaydı. "Heyecan doruktaydı." gibi bir cümle kuramayacağım. Çünkü serinin son kitabı olarak daha etkileyici kısımlarının olmasını isterdim. Okurken "Vay be! Serinin son kitabı nefesimi kesti. Soluksuz okudum. " diyebilmeliydim. İyi yönleri yok muydu? Tabi ki vardı. Birazda onlardan bahsedelim.
Karakterlerin iç dünyası okuyucuya çok başarılı bir şekilde yansıtılmıştı. Büyülü bir yolculuğun romantizm ile harmanlanması bence mükemmeldi. Kitapta Çin kültürüne ait unsurların bulunması ve yazarın kurguya Asya mitolojisine ait efsaneleri ilmek ilmek dokuması etkileyiciydi. Özellikle Maia'nın içsel bir yolculuk yaşarken bambaşka birine dönüşmemek adına verdiği savaş okunmaya değerdi.
Anlayacağız üzere ne kadar eksikler olsa da yazarın kalemini seviyorum. Akıcı olduğu için rahatlıkla okunuyor.
İlk kitapta beklentiyi çok yükselttiği için mi bilmiyorum ama başlarda karakterin ruh hâlini anlatabilmek için olayların ağırdan alınması hiçbir anlam ifade etmedi. İlk kitabın gerçekçiliğinden uzaklaşıldığını düşünüyorum. Maia güçlü bir karakter, soyu Dokuyucu'ya dayanıyor ve Güneşin kahkasından, Ayın gözyaşından ve Yıldızların kanından elbise yaptı ama o yine de bir faniydi ve Başbüyücü Edan yardım etmişti. Ne ara güçlendi de hem kendi iblisiyle hem de diğer sorunlarla tek başına savaşabilecek hâle geldi? Elbiseler parladı diye kız tanrı olmadı herhâlde. Sevdiklerini gördükçe iblisle savaşmak için güç alıyordu ama diğer iblislerin sevdikleri yok muydu? Yani bilmiyorum birinci kitapta da büyü olsun mitolojik unsurlar olsun havadaydı ama ikincide açıklanır diye ummuştum.
Sonundan tatmin olduğumu söylemek istiyorum. Annesiyle konuştuğu bölümü gözüm dolu okudum - ayrıca kafamdaki soru işaretleri arttı çünkü sebepler yine açıklanmamıştı - Leydi Sarnai'nin başa geçeceğini başından beri tahmin ediyordum ama imparatorun ölümü geçiştirilmiş gibi geldi. Üstelik Sarnai gibi derin bir karakterin olmayacak kadar yüzeysel anlatılması da cabası.
Kitap benim için hayal kırıklığı olmadı ancak daha iyi olabilirdi diye düşünmeden edemiyorum. Kesinlikle potansiyeli harcanmıştı.
Öncelikle bu seriyi çok sevdiğimi söylemek istiyorum! Bu büyülü dünyaya, karakterlere, serinin konusuna, Asya’da geçmesine.. bayılıyorum! Akşamı Çöz, geçen yıl okuduğum ve çoook sevdiğim Şafağı Ör’ün devam kitabı. Bu kitabı da çok sevdim ama Şafağı Ör bence daha güzeldi. Daha büyülüydü.(ben nedense her zaman giriş kitaplarını daha fazla
☆HARİKA☆ Çok güzel bir kitap bitirdim az önce. Kesinlikle fantastik severlere önerimdir. Muhteşem!!!. Yazarın yarattığı dünyadan çıkamıyorum. Büyü, sanat ve romantizm dolu sayfalar.. doyamadım. Kesinlikle çok başarılıydı, aklımda hiçbir soru bırakmadı. Çok korktum bu güzel hikayeye yarım bir son bırakır diye ama öyle olmadı. İkinci kitabı 2020 de çıkmış. Yabancı yayınları harika işler yapıyor. İkinci kitabın en yakın zamanda çıkmasını bekliyorum...
İlk yarı çok sıkıcıydı. Canım çiftim kavuşana kadar olaylar sıkıcı ilerledi. Ona rağmen hızlı okundu. Maia imparator tarısı oldu ama sonuçları ağır oldu. Leydi Sarnai düğünden önce kaybolur ve Maia onu bulmak için görevlendirilir. O sırada Maia’nın bedeni değişmeye başlıyor. Alandi’nin korunması Maia’nın seçimlerine bağlıdır. Maia krallığı kurtarmak için Amana’nın elbiselerinden yardım alır.
Bu yolculuğu yavaş yavaş yürek parçalayan bir sondu. Maia bazen sinir bozucu olsa da onu seviyorum. Kararlı, güçlü ve tabii ki aşık.
Sonu biraz aceleye gelmiş gibi hissettirdi. 1. kitaptan daha fazla keyif aldığım bir gerçek. Sonunda mutlu son okumayı ve yan karakterlerin hikayelerini net bir sonunu okumak keyifliydi.
Alıntılar;
“Bir baba çocuklarını gömmemeli Maia.”
“ Seni tekrar bulmuşken bir daha asla bırakmam, Maia. Güneşin ateşi sönene ve ayın ışığı yok olana kadar yanında kalacağım. Zaman yıldızları söndüren ne kadar.”
“Bir zamanlar büyüye aitim, evet,“ diye kabullendi Edan. “Ama Maia sayesinde artık önceden olduğum o büyücü değilim. Artık ona aitim. Her şeyden çok ona.”