Emir Şekip Arslan Sözleri ve Alıntıları
Emir Şekip Arslan sözleri ve alıntılarını, Emir Şekip Arslan kitap alıntılarını, Emir Şekip Arslan en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sulh ve sükûn hali Enver'in gözünde yokluk ile birdi. Ona göre, erkeğin hayatının amacı ve sonu, harp meydanlarında savaşçıların başında kahramanca dövüşerek hayat sürmek ve savaş alanında ölmek olmalıdır.
Merhum Talat Paşa ise, "Bu milletin, benim gibi bir cahilin cehaletine katlandığı yetmiyormuş gibi, bir de hırsızlık yaparak, millet malı çalarak soygunculuğumun ve cinayetimin yükünü de mi sırtlarına yükleyeyim!" derdi.
Kuran değişmemiştir; değişen müslümanlardır
Enver Paşa, yapılacak tek makul işin, Rusya'ya geçip Ruslarla anlaştıktan sonra Türkistan'ı ayaklandırmak ve Kafkaslar'da kurulacak bir örgüt vasıtasıyla düşmana karşı savaşmayı sürdürüp bu halde bir hayır ve zafer gözlemek; nasip değilse, aynı yolda ölmekten ibaret olduğunu söyledi.
Gerçekten, müslümanların bugünkü durumu,ne din ve dünya, ne de madde ve mana yönünden memnuniyet vericidir. Başkaları ile birilkte oturan müslümanların,
onlardan her şeyde geri olduklan görülür.
Yalnız bundan pek azları müstesnadır.
Sayfa 14
Hak etmeden üstünlük
aramağa ekip biçmeden mahsul almağa, çalışıp çabalamadan başarı kazanmağa,azıcık gayret göstermeden
Allah’dan yardım görmeğe ne denir .
Birinci Dünya Savaşı boyunca Osmanlı İmparatorluğu'nun yönetimini ellerinde tutmuş ve dünya tarihinde kendilerine özel bir yer verilmiş olan bu üç zatın varlığı, işte böyle, bir yıl ve birkaç ay gibi kısa bir zaman içerisinde ufalanmış, kuru ot misali dağılıvermiştir.
Gerçek şudur ki, gözler kör olmaz, fakat sinelerin içindeki kalpler (ibretgözleri) kör olur (Hac/46)
Sayfa 51
artık insanlara göre memleketteki her problemin sebebi kötü idare, kötü idarenin sebebi de her yerde bulunan casuslar ile hürriyetin yokluğuydu. bu bir dereceye kadar doğru olmakla birlikte mutlak doğru değildi. çünkü ülke sorunlarının hem iç hem dış sebepleri vardı. bu sebepler yanında casusların adını anmaya bile değmezdi. iç sebepler; eğitim düzeyinin olması gerekenin çok altında kalması, cehaletin her yeri istila etmesi, ülkenin her yerinde birbirinden farklı hedefler peşinde koşan milletlerin varlığı, bunlardan kimisinin osmanlı devleti'nin yok olmasından başka bir şeye razı olmayacak biçimde düşmanca çalışması, bütün insanların devletin sonunun geldiğine inanması ve onu artık iyileşme ümidi kalmamış bir hasta gibi görmeleri gibi şeylerdir.
dış sebeplerin başında avrupa devletlerinin bu ülkenin çeşitli yerlerine göz dikmesi gelir. her avrupa devleti bu mirastan bir pay alma peşindeydi ve istediklerini elde edebilmek için göz diktikleri yerlerde türlü entrikalar çeviriyorlardı.
Sayfa 29Kitabı okudu
